Japon anime kültürüne aşina insanlar bilirler ki; kendilerini bekleyen, bütün karakterleri, atmosferi ve hatta olayları anlatılış biçimleriyle baştan aşağı abartıyla donatılmış bir şeydir. Ama onu özel ve güzel kılan da budur zaten.

My beloved, prepare to die!

Bu yazımızdaki anime dizimiz, Basilisk. Basilisk’e anlam olarak baktığımızda Avrupa hikayalerinde adı geçen zehirli dev bir yılan olduğunu görüyoruz. Kurbanlarını büyük dişleri ile ısırıp öldürürmüş kendileri. Aynı isim Harry Potter serisinde de benzer bir yaratık için kullanılmış (Fanatikleri beni affetsinler Harry Potter’ı hiç izlemedim!). Her neyse. Anime dizimizin de adı olan Basilisk’in bu konulardan herhangi biri ile anlam veya esinlenme yönünden bir bağı var mıdır bilinmez, ama yazıyı okuyup diziye başlamak isteyen arkadaşlara Japon manga-anime sanatının güzel bir örneğinin kendilerini beklediği müjdesini verelim.

Kısaca künyesine değinmek gerekirse, Basilisk; Japon yapımı bir anime. İlk kez 13 Nisan 2005 ve 21 Eylül 2005 tarihleri arasında yayımlanmıştır. 24 bölümden oluşur, türü aksiyon ve dövüştür. Yönetmeni Kisaki Fumitomo olan animenin Türkiye’deki ilk yayını, 2008 yılında MTV kanalının Anime Night kuşağında gerçekleşmiştir.

Anime dizimiz, 400 yıldır ipe sapa gelmez bir nedenden ötürü aralarında kan davası bulunan Kouga ve Iga klanlarının mücadelesini, bu klanlara mensup -ki her ikisi de veliaht konumunda olan- Gennosuke ve Oboro’nun aşklarını, bu savaşı bitirme isteklerini ve ve yaşadıkları acımasız çaresizliği konu alır.

Başta da belirttiğimiz gibi, Anime-manga türü kendine has özellikleri, sıradışılıkları olan bir tarzdır ki, bu anime dizimizde söz konusu sıradışılığın karakterlerin özellikleri üzerinde yoğunlaştığını görüyoruz.

Her iki klanda da öne çıkan 10’ar kişi var ve her birinin çok enteresan “ninja” yetenekleri var. Henüz izlememiş okuyucular için heyecanı bozmamak adına hepsini tek tek anlatmayalım, ama bir ikisine örnek verelim:

Iga Hotarubi: Hanım ablamız force of nature yeteneğine sahip.

Iga Yashamaru: Savaşırken saçlarını kullanır.

Iga Azuki Rousai: Elleri kolları esneyip uzayabilen bu abimizin patlıcanı andıran tuhaf kocaman bir kafası var.

Kouga Kagero: Tahrik ederek düşmanını alt eder.

Kouga Udono Jousuke: Şişman ve sevimli abimiz kendini bir balon gibi şişirerek dövüşür.

Gördüğünüz gibi alışık olmayan izleyici için aslında epeyce abartılı ve saçma gelebilir ama ben bu tarz fantezi işlerinde mantık aramaktan çok tutarlılık aramayı tercih ederim ki, o da seride ziyadesi ile var.

Daha fazla karakter hakkında bilgi vermek biraz spoil olacağından heyecanı yitirmemeniz adına diğerlerinden bahsetmeyeyim. Zira pek çok özelliği izleyerek öğrenceksiniz ve emin olun, bu o an yaşadığınız heyecanı kat ve kat arttıracak.

İzlemeye niyetli okuyucular için tavsiye vermek gerekirse; ilk bir kaç bölüm sıkılmamak için günde bir bölümden fazlasını izlemeyin. Çünkü heyecan ve ilginçlikler 7. ve 8. bölümlerden sonra epey bir artıyor. Nitekim oraya geldiklerinde kalan bölümleri bir çırpıda izlemek isteyecekler. Animeyi Japonca orijinal dilinde izleyebilecğiniz gibi çeşitli kaynaklarda İngilizce dublajını da bulabilirsiniz ki, İngilizcesini de rahatlıkla tavsiye edebilirim, çünkü oldukça başarılı yapılmış.

Aşk, romantizm, nefret, şiddet ve fantezi ekseninde dolaşan bu manga-anime dizi için karakter konseptleri, animasyon kalitesi, müzikler, seslendirme, konu anlatılışı ve kurgu kriterlerine göre genel bir değerlendirme notu isterseniz 9/10 diyerek kendi şahsi beğeni seviyemi buraya not edeyim. Kısacası diyebilirim ki; “Şimdiye kadar izlediklerimin en iyilerinden!”