“Yıldırımın zayıf bir gürlemesi
Bulutlu gökyüzü
Sanırım yağmur gelecek
Eğer öyleyse, burada benimle kalacak mısın?”

Giriş Yazısı

“Muhteşem çizimleri olan muhteşem bir film…” Bu kelimeleri ilk duyduğumda aklımda pek bir şey canlanmadı açıkçası. Bu tanıma uyan izlemiş filmleri düşüneyim dedim aklıma ilk Byousoku 5 Centimeter geldi. Onun kadar olamaz ki dedim. Sonrasında öğrendim ki, bu film de aynı üstada ait yani Makoto Shinkai’ye. Beklentim çok fazla arttı. Bir yandan da korktum acaba bu film de onun kadar iyi olacak mı diye? Karşımda ikinci bir Byousoku yoktu ama… Daha farklıydı bu. Bu sefer hikaye daha sıralı ve daha sakindi. Yağmur altında huzur ve hüzün karışımındaki duygulara kolayca çekti beni. Biliyorum ki böyle düşünen tek kişi ben değilim. Byousoku’nun kardeşi Kotonoha No Niwa ile tanışın.

Konu

Her şey Tokyo’nun yağmur sezonunda Shinjuku Gyoen isimli bir bahçede ki bir çardakta başladı. Her fırsat bulduğunda ayakkabı tasarımları yapmak için oraya giden Takao bir gün işini ekip çikolata ve birasının tadını çıkarmak için oraya gelen Yukari ile tanışır. Başta Takao bu durumu biraz üzücü bulsa da (Zira tek başına orada oturmayı seviyor) zaman geçtikçe Ukari’yle konuşmaya başlar. Sonrasında ise tekrar tekrar orada buluşurlar ve artık her yağmur yağışında oraya gelmek üzere yazılı olmayan bir söz ile bağlıdırlar. Her ne kadar birbirleri hakkında fazla şey bilmeseler de bahçedeki konuşmaları hem kendilerini hem de hikayeyi ilerleten şey olacaktır.

Karakterler

Takao Akizuki

Hikayede tanıştığımız ilk karakter. On beş yaşında bir liseli olup tüm hayali ayakkabı yapımcısı olmaktır ve bunun için kelimenin gerçek anlamıyla gece gündüz çalışır çabalar. Yaşamı yeni öğrenmeye başlamasına rağmen yoğun temposundan bir nebze nefes almak onu kelimelerin bahçesine (Garden Of Words/Kotonoha No Niwa) getirecektir. Her seferinde(?).

Yukari Yukino

Yirmi yedi yaşında olan öğretmenimiz. Ana karakterimiz Takao ile aynı okulda olsalar da tanıştıkları yer filme ismini veren bahçemiz olur. Hafta içi günlerde Takao gibi okulu ekerek oraya gelmektedir. Kendisinin oraya gelişi ise yaşamının şu anında ve geçmişinde ki zorlu anlardan nefes alabilmektir. Bu da onu her seferinde bahçeye getiren sebep olacaktır(?).

Hakkındaki Diğer yapımlar

Manga

Byousoku gibi bunun da mangasını okuyarak yazmak isterdim ama maalesef ki elime geçebilecek bir fırsat olmadı. Yine de oturdum ve araştırdım. Soru basitti. Byousoku’daki gibi ekstra kısımlar var mı? Hoş bu hikaye o kadar da karmaşık değildi. Makoto Shinkai de benimle aynı fikirde olacak ki mangaya hiç ekstra bir şeyler koymamış En azından okuduğum her şey bunu destekliyordu. Yine de mangası elinize geçerse okuyun. Belki o kadar insan yanlış biliyordur.

Roman

Filmi izlediniz mangasını okudunuz ve bu size yetmedi mi? Yetsin. Evet yetsin diyorum çünkü bu romandan nedensizce umutsuzum. Yine güzeldir. Tasvirleri kelimelerde görmek için bakılabilir ama ekstra bir şeyler görmek manga için bile pek umutlu değilken romanında iş iyice imkansızlaşıyor. Tabi ki tüm bunlara rağmen hikayeyi tamamen yazılı yaşamak isteyenler için tek seçenek bu roman. Onun haricinde bir numarası yok.

OST

Burada işler biraz daha ilginçleşiyor. Eğer bir Makoto Shinkai severiyseniz müziklerin tınısındaki değişimi bu filmde siz de fark etmişsinizdir. Zira filmin müziklerini Tenmon yerine Daisuke Kashiwa üstleniyor. Bu değişimin nedenini bulamamış olsam da tınılar değişmiş olsa da hala çok güzeller. Fazla uzun da değil OST’si sadece 14 dakika. Yine de yeterli. Kaliteli bir Makoto filmi kaliteli müzikler olmadan olmaz.

Son Yorum

Buraya vardım ama ne yazacağımı bilmiyorum. Bir insan sadeliği, yalnız bir yalnızlığı ve bunun sönüşünü nasıl tasvir edebilir ki. Bu anime bilincinizle değil kalbiniz ve ruhunuzla izlemeniz gereken yapımlarda. Tıpkı yağmuru izlermiş gibi. Bitirdiğiniz vakit neyi sevdiğinizi anlamadan severseniz ise şaşırmayın. Zaten filmin temelinde yatan şey bu. Çok basit bir hikaye, sıradan bir tema ama buna rağmen etkileyici bir şekilde ilerleyen bir hikaye. Zaten Shinkai Makoto’dan daha azını beklemek yanlış olur.

“Yıldırımın zayıf bir gürlemesi
Yağmur gelse de gelmese de
Burada kalacağım
Seninle birlikte”