“Herkes kahraman olabilir, genç Midoriya.”  

Uzun zamandır bir şeyler yazmaya vakit bulamasam da, hazır bilgisayarım güncelleme yaparken, ben de bu arada sizlerle ilk sezonunu tamamlamış, başarılı bir shounen olan Boku No Hero Academia serisini paylaşmak istedim. 

Bu Çocuk Olmamış, Baştan Yapın

 Hikayemiz insanlığın büyük bir kısmının Quirk (özel güç) sahibi olduğu ve güçleri olmayan kişilerin anormal ve zayıf olarak karşılandığı bir evrende geçmektedir. Quirklerin ortaya çıkışının nasıl oduğu bilinmese de ilk Quirk sahibi insan, Çin’de bulunan Quig Quig şehrinde doğan parlayan bebektir. Yeni doğan bir bebek anne ya da babasının gücünü alır, veya ikisinin güçlerinin karışımı bir güç sahibi olur. Çocuk 4 yaşına geldiğinde özel gücü kendini belli etmeye başlar. 

Özel güçler ortaya çıkınca insanoğlu bunun da suyu çıkarmadan durur mu? Durmaz tabi ki. Özel güçleriyle insanlığı kanser eden, insanlığa zarar vermek için uğraşan suçluların peydah olması çok uzun sürmez. Bu kişilere karşı durmak için ortaya çıkan kahramanlar ve yenilerini ortaya çıkarmak için kurulan kahraman okulları düzeni koruyan yegane kişilerdir. 

Hikayemizin kahramanı Izuku Midoriya’nın en büyük hayali tıpkı Barışın Sembolü olarak bilinen All Might gibi büyük bir kahraman olabilmektir. Midoriya boş vakitlerini kahramanları ve kötü adamları inceleyerek, haklarında not alarak geçiren, gelecek yıl dünyanın en iyi kahraman okulu U.A. High’a gitmeyi hedefleyen zeki bir gençtir. 

Zeka, cesaret, analiz kabiliyeti, kendini feda edebilmek; Midoriya kahraman olabilmek için ihtiyacı olan tüm bu özelliklere sahiptir, fakat diğer kahraman adaylarına göre en büyük eksikliği özel gücünün olmayışıdır. Yazının başında söylediğim gibi özel güçler dört yaşından itibaren kendini belli etmeye başlıyor. Midoriya özel yeteneği olmasa da kahraman olma yolunda ilerlerken, günün birinde idolü All Might ile karşılaşması ona bu yolda başarılı olması için nasıl bir destek sağlayacaktır acaba? Bu soruyu cevaplamam doğru olmaz, cevabı kendiniz izleyerek/okuyarak öğrenin. Bu arada sakın ha gücü olmadığı için Midoriya’yı hor görmeyin, ne de olsa bu onun nasıl dünyanın en büyük kahramanı olduğunun hikayesi. 

Manga & OST 

İtiraf etmek gerekirse mangasını okumadım. Okuyan arkadaşlarımın yorumlarına göre hikayeden sapma yok, fakat fikirleri animenin manga’da verilen duyguları aktarmakta bazen yetersiz kaldıkları yönündeydi. Çizim olarak manga’da kahramanlar daha çizgi romanımsı bir havayla çizilmişken, kötü adamlar daha ürkütücü, karanlık çizimlere sahipmiş. Örnek olarak zekasıyla beni kendine hayran bırakmış karakter Shigaraki’yi göstereyim. 

Serinin müziklerini adına daha önce Death Parade ve 26 Temmuz’da çıkan One Piece Movie: Gold’da rastladığım Yuki Hayashi yapmış. Bazı müzikleri yerinde bulurken bazılarını sevemedim ben, ama “You Say Run” isimli parça var ki duyduğum anda heyecanlanmama neden olur. 

Karakterler 

Izuku Midoriya: Hikayemizin ana karakteri özel güçleri olan ebeveynlerin özel gücü olmayan oğludur. En büyük hayali All Might gibi bir kahraman olmaktır. 

Katsuki Bakugou: Midoriya’nın çocukluktan beri rakibidir. Özel yeteneği olan avuç içinde biriken teri patlatmayı kullanabildiği andan itibaren daha kaba ve kibirli biri olmuştur. Midoriya gibi U.A. High öğrencisidir. (Sasukecilik oynamasa iyi çocuk aslında )

All Might: Barışın Sembolü olarak anılan, dünyanın en iyi kahramanıdır. Midoriya’ya kahraman olabilmesi için yol gösteren hoca rolünü üstlenir. U.A. High okulunda öğretmen olarak yeni kahraman adaylarını eğitir. İnsanları kurtarırken sürekli gülümser. Bu hareketinin insanlara umut verdiğini düşünür. 

U.A. kadrosu: Yeni kahraman adayı olan öğrencilere, tecrübelerine dayanarak farklı alanlarda dersler veren ve tamamı profesyonel kahramanlardan oluşan ekiptir.

League of Villains (Kötüler Birliği): En tehlikeli kötü adamların All Might’ı devirip insanlığı mutsuzluğa sürüklemek amacıyla birleşmesinden oluşan takımdır. Sahadaki liderleri Tomura Shigaraki olsa da, Shigaraki’nin de emir aldığı, monitörün diğer tarafındaki eleman gerçek liderleridir. 

Yazı Sonu 

Benim gibi shounen seven biriyseniz başlamanızı şiddetle tavsiye ederim. Yeni tatlar arayan biriyseniz yine başlamanızı tavsiye ederim. Çok boş vakti olan biriyseniz yine başlamanızı tavsiye ederim. Kısaca başladığınıza pişman olmayacağınız bir seridir benim gözümde. Bir sonraki yazıya kadar mesut kalın efenim.