Her Şeye Rağmen Umut Dolu Bir Distopya: Rüzgârlı Vadi

Bir gün bakacaksınız ki gökte uçan kartallar, dağları örten ormanlar yok olmuş, özgür atlar ehlileştirilmiş ve her yer insanoğlunun kokusuyla dolmuş. İşte o gün insanoğlu için yaşamın sonu ve varlığını sürdürebilme çabası başlamış olacak.

Şef Seattle vaktiyle beyaz adamın yaptıklarından ve kendi öngördüklerinden yola çıkarak, kendinden sonra gelecekleri var olabilecek en kötü gelecek tasviriyle uyarmaya çalışmış. Bu onun ormanlarının yok olmasına, özgür atlarının ehlileştirilmesine ve kendi ırkının sonunun gelmesine neden olsa bile uyarmış. Ama gelin görünki, onu katlettikten sonra ismini yaşadığı yere verip sözlerini sayfa sayfa kitaplara basan beyaz adam ve dünyayı onunla paylaşan birçok ırk hâlâ tehlikenin farkında değil.

rüzgarlıVadi1

Yaşayan en muazzam masal anlatıcılarından biri olan Hayao Miyazaki, 1982 yılında aynı isimle yayımlanan mangasından uyarladığı 1984 yapımı Rüzgârlı Vadi (Kaze no Tani no Naushika) animesinde insanlığın başına gelen benzer bir sondan bahsediyor. Dünya üzerinde yaşanan son büyük savaşın ardından endüstri çökmüştür ve aradan geçen bin yıla rağmen insanlar hâlâ kötü çevre koşullarıyla birlikte yaşamaya çalışmaktadır. İnsanları hasta eden ormanlar, solunan havayı zehirleyen polenler ve devasa böcekler her yerdedir. Bitki örtüsü zarar görmüş, çoğu yerde yok olup gitmiştir. Bunca zarardan kısmen de olsa daha az etkilenmiş Rüzgârlı Vadi prensesi Nausicaä, insanlığın vardığı bu hazin durum üzerinde kafa yoran, sık sık planörüne atlayıp gaz maskesiyle birlikte ormanlarda dolanan, böceklerle konuşan ve hatta onlarla anlaşabilen bir genç kızdır. Günün birinde Zehirli Orman’ın ve bitkilerinin kökenini anlayabilmeyi, insanların, hayvanların, bitkilerin ve tüm dünyanın bu zehirli sorununa bir çözüm yolu bulabilmeyi istemektedir.

Bilge kılıç ustası Lord Yupa’nın çıktığı uzun yolculuğun ardından tekrar Vadi’ye döndüğü bir gece, Tolmeika krallığının kargo uçağı kasabaya düşer. Uçaktan geriye kargo kısmı kalır ve taşıdığı değerli yük nedeniyle Vadi krallık güçleri tarafından istila edilir. Uçağın kargo kısmında, bin yıl evvel dünyayı yerle bir eden savaşlara neden olan Büyük Savaşçı’nın embriyosu bulunmaktadır ve savaşçı krallık bunu, çok tehlikeli sonuçları olması ihtimaline karşın, Zehirli Ormanı yakmak için kullanmayı düşünmektedir. Fakat etrafındaki tüm canlılarla uyum halinde olmayı çok iyi bilen, sevecen ve iyi yürekli Prenses Nausicaä dünyayı kurtarmanın, ormanları ve böcekleri yok etmekten, savaştan ve yıkımdan başka yolları da olduğunu düşünmektedir. Böylece mücadeleye girişir.

rüzgarlıVadi2

Rüzgârlı Vadi, Miyazaki’nin Stüdyo Ghibli kurulmadan evvel yaptığı son film olma özelliğine sahiptir ve verdiği savaş karşıtı, çevreci mesajlarla öne çıkar. Bunun haricinde yine Miyazaki ürünü olduğunu haykıran bir görsellik ve sınırsız hayal gücünün ürünü tasvirlerle seyircisini alıp götüren bir eserdir. Yediden yetmişe herkesin sevip saydığı tatlı prenses Nausicaä ve film boyunca yer yer çalıp insanın içine işleyen çocuksu ağıtı o kadar güzeldir ki, dayanamayıp gözleri yaşarmayan, genzi yanmayan, hadi onu da geçtim zihninin bir köşesinden dışarı çıkıp birkaç ağaca, bir sokak köpeğine, kedilere, kuşlara, hatta böceklere sarılmak geçmeyen bir seyirci var mıdır, gerçekten merak ediyorum.

Kim bilir, belki de kendi ellerimizle sonunu hazırladığımız bu dünyayı kurtaracak bir Nausicaä’mız olmayacak bizim ama ihtimaldir ki Miyazaki’nin bu tatlı masalı bize umut etmeyi, tüm canlıları sevmeyi ve her şeyle bir olduğumuzu yeniden hatırlatabilir.

La la la la lallalla la la la la laaaa…

İyi seyirler.

Yorumlar