Evet, nedir bu kimsenin izlemediği dört dakikalık animeler? Adım gibi eminim. Ne bu animenin adını daha önce duydunuz ne de bu tarz serilere bakma gereği. Nasıl mı bu kadar eminim? Çünkü ben de sizlerden biriyim. Bu seferki yazımda bir farklılık yapmak istedim ve birçok insanın bakmaya tenezzül bile etmeyeceği bu türü mercek altına aldım. “Tür” dedim çünkü bu tarz anime serileri sadece üçer veya dörder dakikalıktır ve haftada bir, genelde iki seri arasında yayınlanıp iki kategori üzerinde yoğunlaşırlar: Korku ve komedi. Korku olanlarda kısacık öyküler anlatılırken komedi olanlar skeç tadındadır.

Anime serisi Edogawa Ranpo adlı yazarın dedektif romanlarından ilhamını alıyor. Komedi türündeki anime skeç tadındaki parodileri ile hem Rampo’nun kitaplarını hem de modern toplumu tiye alıyor. Bunu yaparken de elbette çok hızlı davranıyor çünkü malum, animenin bir bölümü sadece dört dakika. Dolayısıyla izlerken başınız dönebilir! Konu bakımından da oldukça basit. Sonuçta dört dakikada hikayeden çok olaya önem veriliyor. Sene 2177’dir. Yedinci kuşaktan Kobayashi Shounen’in önderliğindeki Genç Dedektifler adlı kulüp, Yirmi Yüzlü Şeytan adındaki kötü adamı alt etmeye çalışıyor. Lakin dediğim gibi hikaye sadece iyi adamlar ve kötü adamlar orada olsun diye konulmuş. Yirmi yüzlü şeytan bir plan yapar, genç dedektifler onu durdurur, olay bundan ibaret. Elbette çok kısa da olsa karakterlerin kendi dünyalarına ve yaptıklarına da değiniliyor. Yani sığ bırakılmıyorlar.

Seriyi götüren hikaye olmadığına göre doğal olarak karakterler. Kobayashi, Akechi, Nijuu ve Hansaki adındaki karakterler gerçekten çok renkli. Animelerden bizlere aşılandığı üzere kahraman olmak için gereken derin ve trajik geçmiş bu karakterlerde yok. Sadece eğlenceliler, dolu dolular, enerjikler. Özel bir yetenekleri yok. Yaptıkları ve diyalogları ile güldürüyorlar, o kadar. Yirmi Yüzlü Şeytan adındaki kötü kalpli kahramanımız da adeta kötü adamlığın tadını çıkarıyor diyebilirim.

Çizimlerini ele aldığımızda Chou Shounen Tanteidan NEO’nun aslında anime ile uzaktan yakından alakası olmadığı izlenimine kapılabilirsiniz. Tabii ki de Japon yapımı olmaları onları anime kategorisine sokuyor, ama seri animeden çok Cartoon Network serilerine benziyor. Hatta kullanılan renkler ve karakter çizimleri bakımından bana birazcık Powerpuff Girls’leri andırmadı değil. Animelerdeki gerçekçi çizimler (bununla kastım mekan tasarımları) veya sakura ağaçlarından düşen yapraklar misali enstanteler burada karşınıza çıkmıyor. Bunun yerine rengarenk, dediğim gibi daha standart çizgi filmlere benzeyen ve neye benzerse benzesin kaliteli olan çizimler söz konusu. Keza müzikler de öyle. Animenin bittikten sonra bile zihninizde çalmaya devam eden bir kapanış parçası var. Seslendirmeler de gayet başarılı ve bir kez daha tekrarlayacağım üzere animeden çok çizgi film tadında.

Chou Shounen Tanteidan NEO’nun yönetmen koltuğunda 1982 doğumlu Oomiya Katsuhito var. Yönetmenin portföyünde sağlam diyebileceğim bir seri yok. Seriyi geçtim, uzun metraj (uzun derken normal 20 dakika) anime serisi de yok. Tıpkı Chou Shounen Tanteidan NEO da olduğu gibi çizgi film tarzında dört kısa serisi daha bulunuyor yönetmenin. Yapımcı anime stüdyosu DLE ise daha tecrübeli bir isim. Tecrübeli dememe karşın hiçbir serisini izlememiş olsam da 2001 yılında kurulan DLE, 2006 yılından bu yana anime üretmeye devam ediyor. En öne çıkan yapımları ise Akiba’s Trip ve Ao no Kanata no Four Rhytm.

Bu Animelerin Amacı Ne?

Peki, bu animeler neden yapılır? Sonuçta kim oturup bu animeleri takip eder ki? Zaten bu animelerin üretiminde birinci amaç oturup izlenmeleri değildir. Nedenleri çeşitlidir ama ilk sırada bu yoktur. Üç – dört – beş dakikalık animelerin ilk amaçları sizlere reklam izlettirmektir. İlk paragrafımda bahsetmiştim, genelde iki seri arasında yayınlanır bu animeler. Siz de biten bir serinin ardından televizyon başından kalkmayıp eğlenceli içerik sunan bu kısa serileri de izlersiniz ve arada ne reklam çıkarsa tabi. Elbette bu kural bizlere pek işlemiyor. İkinci neden ise bir manganın, görsel romanın veya oyunun tanıtımı. Kısacık bu seriyi siz görüyorsunuz ve kaynağını bulup oradan devam ediyorsunuz. Daha arka planda olan nedeni ise yapımlarının ucuz ve risksiz olmaları.

Chou Shounen Tanteidan NEO’yu sizlere bulup izleyin demeyeceğim. Bu yazı ile amacım sizleri göz ardı edilen, birçok insan tarafından bilinmeyen animenin küçük kardeşlerini tanıtmaktı. Birer Shingeki no Kyojin değiller. Ne Kyojin’i varlıkları bile belli olmuyor. Lakin oradalar işte. Oradalar ve izleyenini birkaç dakika eğlendirdikten sonra onlar yoluna devam ediyor, biz varlıklarını unutuyoruz.