Güce doymadık! Yeniden etrafımızı sarıp sarmalasın, yeniden bizimle olsun istedik.  Ama bir yandan da tereddüt ettik. “Acaba” dedik.. “Güç dengesi bozulur mu?” 2012 yılında çağrımıza kulak veren Disney, Lucasfilm film şirketini satın aldı. Bize yeniden güç vaat etti. Hem umutlandık hem tereddütlerimiz devam ediyordu. Gücü yeniden galakside görmek isteyen cumhuriyetçiler ve gücü artık istemeyen ayrılıkçılar olarak iki gruba ayrıldık. Disney’in başladığı hareketin ilk sonuçlarından biri olan Star Wars Rebels animasyon dizisi ilk sezonu devirdi ve gidişatın ne kadar pozitif olduğu yönünde önemli sinyaller verdi.

Hikâyemiz yeni genişletilmiş evrende geçiyor (Disney kendisinden önceki kitap, figür ve çizgi romanları kapsayan genişletilmiş evrene reset attı). Sinematik evren olarak ta Episode III ile Episode IV arası bir zaman diliminde başlıyor. Emir 66 komplosu ile yok edilen jedi birliği sonrası yükselen imparatorluk, ele geçirdiği gücü arttırmaya ve kötüye kullanmaya devam ediyor. Bu sırada seçkin karma bir gruplae küçük bir başkaldırı hareketi şekilleniyor.  Bu asi ekip, imparatorluğun hareketlerine müdahale ve sabotajlarda bulunarak küçük darbelerle bir etki yaratmaya çalışıyor.  Bu darbeler küçük olsalar da çok organize ve profesyonel bir takım kurgusu ile yapılıyor. Ekibin yolu imparatorluğun silahlarını çalmaya yönelik bir operasyon sırasında ana karakterimizden biri olan Ezra ile kesişiyor. Genç ve yetenekli bir hırsız olan Ezra, ekibin peşinde olduğu silahları çalınca aralarında bir kovalamaca başlıyor. Ezra’yı dize getirmeyi başarabilen, ekibin Emir 66’dan kurtulmayı başarmış Jedi karakteri Kanan oluyor. Bu ikilinin arasında ilk karşılaştıkları an itibariyle güçle ilgili bir çekim oluşuyor. Kanan’ın Ezrayı test etmesiyle hikâye gelişiyor.

Konu anlatımı sulandırmadan ayarında gidiyor. Seri önemli kartlarını hızlı bir şekilde değil de, hikâye gelişiminin doğru noktalarında oynamış. Odak noktası belli olduğu için hikâye Clone Wars gibi kopuk kopuk ilerlemiyor. Her hafta yeni bölümü heyecanla açtığımı söyleyemeyeceğim, fakat izlemeye başlayıp sıkıldığım da olmadı. İmparatorluk dönemi için yeterince karanlık bir atmosferde geçmiyor seri, fakat yapı gereği öyle de olması gerekiyor sanki, bu durum bana çok batmadı izlerken. Konunun Luke Skywalker karakterinin dahi çıkış noktası olan Rebels oluşumunu işlemesi ise ayrı bir heyecan noktası. Hiç kuşkusuz sinematik evren sonunda güce denge gelmesinde Luke, Vader gibi Rebels oluşumunun verdiği mücadelenin de başarı payı büyüktü. Bu isyan hareketinin başlama noktasını işlemek çok yerinde olmuş.

Karakterler ilk çarptığında bağlanma etkisi yapmayacaktır. Fakat bunun yeni bir seri olduğuna ikna olup karakterlere adapte olduğunuzda gayet sevilebilir olduklarını göreceksiniz. Ekipte aile havası, gemide sıcaklık hâkim. Karakterler mizah yönlü o yüzden eğlence de ayarında eksik olmuyor. Ezra karakteri genç yaşta sahip olduğu yetenekler ve özgüven ile Anakin’i biraz anımsatıyor fakat oldukça farklı yönleri de var. Bence fırlama ve hırsız bir Jedi hoş olmuş, güzel oturmuş seriye. Kanan bolca silah kullanan kovboy bir Jedi olarak yeni bir model. Hera geminin pilotu ve kalbi, ana tayfada Twi’lek ırkından birini görmek ayrı güzel. Zeb pek çok şey… Kimi zaman takımın kas ve dövüş gücü kimi zaman eğlence kaynağı ayrıca mürettebatın en sıcakkanlı karakteri. Oda Chewbacca karakterini anımsatıyor fakat daha mizah yönlü olduğunu söylemek mümkün Sabine ise; becerikli bir patlayıcı uzmanı. Genelde kaçış ve dikkat dağıtma rolünü üstleniyor. Tatlı sempatik kişiliği, güzelliği ile renk katan karakterler arasında. C1-10P (chopper) geminin droidi. O da R2 rolünü üstleniyor fakat kişiliği biraz huysuz. Hikâye ilerledikçe tanıdık yüzler de görüyoruz. Hoş tasarlanmış kötü karakterlerle hoş çarpışmalar da görüyoruz.

Lucasfilm Animation tarafından üretilen çizimler CGI bilgisayar animasyonuyla hazırlanmış. Animasyon yönetmenleri arasında Avatar The Last Air Bender projesinde çalışmış, Clone Wars Tv serisinin direktörlüğünü yapmış tecrübeli bir isim olan Dave Filoni bulunuyor. Çizim konsepti ilk üçlemenin konsept tasarımcısı Ralph McQuarrie üzerine kurulmuş. Seslendirmeler karakterlere yerli yerinde oturmuş.

Star Wars’un nesillere aktarılmasının harika ve gurur verici olduğundan söz ediyordu George Lucas. Bence de bitirmek için fazla harika bir dünya yarattı. Hakkı verildiği sürece pek çok Star Wars severi olarak yeni proje haberlerinden mutlu olacağız. Benim fikrimce hakkı verilen bir seri olarak umut vaat ediyor Rebels. Hele birde bomba gibi bir ikinci sezon trailerı geldi heyecanımız yıldızlara sıçradı. Bununla da kalmadı orada önemli yıldızları gördük… İyi seyirler dilerim.