Mobile Suit Gundam külliyatını 10 yıldan uzun süredir takip edenler, külliyatın 2007’deki Mobile Suit Gundam 00 ve 2010’daki Mobile Suit Gundam Unicorn dışında yeni bir hit üretememiş olduğunu biliyorlardır. Gundam Unicorn’un Light Novel orijinli bir eser olmasına karşın, kaliteli prodüksiyon, yüksek bütçe, doğru hedef kitle seçimi ve elbette uzun bir aradan sonra klasik evrene geri dönülmüş olması kararı ile gerçek bir hite dönüşmesi gecikmedi ve hatta bu maddi geri dönüş ile Bandai ve Sunrise’ın yüzünü en güldüren yapım oldu. Öte yandan orijinal Anime projeleri olarak başlayan Mobile Suit Gundam AGE ve Reconguista in G beklenmedik başarısızlıklar olarak sonuçlandı, ikinci sezon onayını almayı başaran Build Fighters ise külliyat ile sadece bir Gunpla reklamı için gerektiği kadar ilgiliydi ve her ne kadar maddi geri dönüşü iyi olsa da gelecekte hatırlanmayacağı açıktı. Külliyatın 40. yılı öncesinde yeni bir hit üretmenin gerekliliğini hisseden yapımcılar A planı olarak Unicorn ile kadrini ispatlamış klasik Universal Century evrenine en başından dönmeyi ve bunu benzer bir yüksek prodüksiyon ile sunmaya karar verdiler. B planları ise o sıralar yeni başlamış olan bir “seinen” (yetişkin içerikli) Manga olan Mobile Suit Thunderbolt’un bir adaptasyonuydu.

2012 yılında yayına başlayan ve geçtiğimiz günlerde 7 + 1 cilt olarak yolculuğu yeni sona eren Thunderbolt, yetişkin hedef kitleli bilimkurgu mangalar üreten ve daha önce Front Mission ve Moonlight Mile mangalarıyla tanınan Yasuo Ohtagaki’nin hazırladığı yapım, gördüğü ilgi üzerine önce bir maket line’ına sahip olmuştu. Bu maket line’ının beklenmedik satış rakamlarına ulaşması sonrasında mangadaki hikaye uzatıldı ve son halini almış oldu. The Origin’i aynı evrenden bir başka anime ile desteklemek isteyen yapımcıların riski büyütmek istememesi üzerine adaptasyon, manganın ilk 3 cildindeki olayları kapsayan 18 dakikadan oluşan 4 bölümlük bir İnternet mini-serisi olarak 2016’nın başlarında duyurulup izleyicilere sunuldu. Öte yandan bu mini-serinin ulaştığı yüksek izlenme oranları sonucu bu 4 bölüm birleştirilip 2016’nın yaz sezonunda bir anime filme uyarlanarak vizyona sokulmuştur ki December Sky adlı bu sürüm yeni sahneler de içermekte.

Klasik Mobile Suit Gundam ile aynı döneme rastlayan seri, büyük ölçüde bir şirket grubu gibi yönetilen Side 4 koloni sistemi Moor‘un Federasyon ile Zeon arasındaki gerilimi fırsat bilerek bağımsız olmaya kalkışması, bu olay sonucunda Zeon tarafından kullanılan taktik bir nükleer başlık ile civardaki kolonilerinden birisinin kaybedilmesi ve Federasyon tarafından gayri resmi olarak ilhak edilip savaşa dahil edilmesi ile başlamaktadır. Seriye isminin sebebiyse, enkaza dönen koloninin hala aktif durumdaki reaktörleri ve iklimlendirme sistemlerinin tepkimeye girmesi sonucu uzayın bir bölgesinde durmadan yıldırımların çakması, bu sebeple bu bölgeye Thunderbolt Sektörü adı verilmesinden kaynaklanmakta.

İlhaktan hemen sonra intihar etmek zorunda kalan eski Side 4 başkanının oğlu olan ve çocukluk arkadaşları ile birlikte aynı birliğe verilmiş Io Fleming, müziğe ve özgürlüğe tutkun asi ruhlu bir askerdir ve Moor’un ilhak edilmesinden sonra Zeon’un asteroid kalelerini barındıran koridor için stratejik önemde olan Thunderbolt koridorunu geçmekle görevli harcanabilir bir takıma çocukluk arkadaşı Cornelius ile sevgilisi Claudia ile yerleştirilmiştir. Gelecek takviyelere zaman kazandırmak için, yarım düzine savaş gemisi ve onlarca MS’in pusuya düşürülerek yok edildiği bu bölgeyi geçmek için bir girişim daha yapmaya gönderilen takımdan hayatta kalan tek kişi Io olur. Öte yandan mekanik becerileri ve hayatta kalma içgüdüleri ile sadece tek bir tabanca ile koridoru tutan keskin nişancı birliğinin yerlerini tespit edip üyelerini tek tek öldürür. Bu sırada kendisinin kaderi “Yaşayan Ölü” birliğinin bir mensubu olan Daryl Lorenz ile kesişir. Daryl, ailesinin dünyada doğmuş ve uzaya son yerleşmiş kolonistlerden olması sebebiyle ayrımcılığa maruz kalmış, ailesinin bir gün vatandaşlık haklarına sahip olabilmesi için Yabancı Lejyonu’na katılmış fakat Zeon bağımsızlık savaşının ilk döneminde bir kara mayınına basarak iki bacağını da kaybetmiştir, öte yandan vatanının ondan beklediği sorumluluk hala bitmiş değildir.