Akıllı telefonlar piyasaya sürüldüğünden bu yana, söz konusu mobil oyunlar olduğunda akla ilk gelen oyunlardan birisi Angry Birds. Yumurtalarını çalan kötü domuzcuklardan intikam alan kuş tayfasının basit hikayesi, ilk çıktığı günden bu yana farklı temalar kullanan, birden farklı versiyonuyla, günden güne gelişerek bizlere yeniden sunuldu. Tabi ki, geliştikçe beraberinde yeni güzellikler de getiren Angry Birds, Epic adlı oyununu piyasaya sürdükten sonra, gerçek manası ile kuş-atma(!) olayını, yan anlamıyla da bizlere yaşatmaya başladı.

Ne Yani Kuşları Fırlatmıyor Muyuz?

Hayır, kuşları fırlatmıyoruz! Belirli özel durumlar haricinde, kuşlarımız sapanla fırlamıyor. Sadece saldırırken, belirli bir mesafeden, belirli özellikler sayesinde kuşlarımız zıplayarak rakiplerine saldırıyor, ama asıl konumuz bu değil!

Olayı basite indirgeyerek anlatırsak; Angry Birds: Epic, bir çok RPG tutkununun telefonunda severek oynayacağı, tur-bazlı dövüş sistemine sahip oyun olarak tasarlanmış. Mobil olması, oyunun basit olarak tasarlandığını düşündürmesin! Oyundaki karakterlerimiz (yani kuşlarımız) edindikleri ekipmanlar sayesinde çeşitli özellikler kazanmakla birlikte, her giydikleri başlık sayesinde birden fazla sınıfa sahip olabiliyorlar.

Takımı topluyoruz…

Örneğin; normalde büyücü olan sarı kuşumuz Chuck, Rainbird adı verilen büyücü şapkasını giydiğinde iyileştirme ve asit yağmuru özelliğine sahip olurken, bir başka şapka ile düşmanlarına yıldırım saçabiliyor. Bunun yanı sıra, belirli bir ücret karşılığında rastgele kura ile çekilen eşyalar ve ya her dövüşün ardından topladığınız materyallerle çeşitli dükkanlardan aldığınız tarifleri kullanarak, kendi istediğiniz silahları, kendi örsünüz üzerinde döverek yapabiliyorsunuz.

Her kuşun kendine ait, dövüş içerisinde kullanabileceği üç farklı hareketi var: Birincisi aktif ve standart saldırı. Bu saldırıların özellikleri, geliştirdikçe değişiyor. İkincisi ise pasif özellik, bu özellik kuşun konseptine göre değişmekle birlikte, bazen bütün takımı, bazense sadece tek bir kuşu etkiliyor. Çoğunlukla kalkan veya saldırı yüzdesini arttırmak ya da azaltmak üzerine tasarlanmış, “buff” diyebileceğimiz türde özellikler. En son özelliğimiz ise, oyunun orta en alt bölgesinde yer alan ve her bir saldırı ile beraber biriken acı biber saldırısı! Elbette kuşlarımızın hali hazırda öfkeli olduğunu düşünürsek, ağızlarına acı biber sürdüğümüzde iyice kendilerini kaybedip, yüksek hasarlar veren ya da herkesi etkileyen büyük yeteneklerinin ortaya çıkmasını sağlıyoruz.

Oyunun karakterlerini kısaca tanıtacak olursak eğer, bütün Angry Birds’ün logolarını oluşturan ve Red adıyla bildiğimiz kırmızı kuşumuz oyunda, biz RPG’cilerin; Tank diyeceği sınıfa sahip. Aldığı sınıflarla birlikte (tabi bunlar aslında miğferler ya da şapkalarla simgeleniyor) bazen samuray, bazen valkyrie olsa da, her daim tank rolünde.

Tamam vurduğu yerde gül bitmiyor ama diken çıkıyor!

Oyunun bir diğer karakteri olan ve hepimizin hızı ile tanıdığı, sarı kuşumuz Chuck, adeta partinin Gandalf’ı. Oyunun başında sağa sola öfkeli şimşekler fırlatıp, alan etkili hasar yaratsa da, ilerleyen zamanlarda etrafa asit saçıp, yer yer şifa veren yağmurlar dağıtabiliyor. Chuck, tam anlamıyla bir büyücü ve bütün özellikleri alan etkili, sadece bir kaç pasif özelliği tekil olarak kullanılıyor. Birden fazla rakibin bulunduğu dövüşlerin vazgeçilmez elemanı.