Asıl Suçlu Kim? – Orwell: Keeping an Eye on You

Size öncelikle “Orwell kimdir?” sorusunun cevabını vermem gerekiyor. Daha sonrasında ise “Nedir bu Orwell?” sorusuna cevap vereceğim. Kahramangiller gibi bir alt-kültür sitesini takip eden insanların çoğunun bilimkurgu ve haliyle distopya ile yolu bir noktada kesişmiştir. Distopya kavramıyla yolu kesişen birinin zaten George Orwell adını duymaması sanırım bir noktada imkansızdır. Adını duyduğu halde George Orwell hakkında pek bilgisi olmayanlar için buyrun kendisini kısaca tanıtayım:

George Orwell

Asıl adı ile Eric Arthur Blair (1903-1950) 20. yüzyıl İngiliz edebiyatının önde gelen kalemleri arasındadır. Bin Dokuz Yüz Seksen Dört adlı romanı ve bu romanda yarattığı Big Brother (Büyük Birader) kavramı ile tanınır. Eserlerinde yer alan netlik, zeka, sosyal adaletsizliğe karşı farkındalık ve totalitarizme karşı duruşu onun imzası niteliğindedir.

  • Paris ve Londra’da Beş Parasız (1933)
  • Burma Günleri (1934)
  • Papazın Kızı (1935)
  • Zambak Solmasın (1936)
  • Wigan İskelesi Yolu (1937)
  • Katalonya’ya Selam (1938)
  • Daralma (1939)
  • Hayvan Çiftliği (Bir peri masalı) (1945)
  • Neden Yazıyorum (1946)
  • Bin Dokuz Yüz Seksen Dört (1949)
  • “Faşizm Kehanetleri”

ise yazdığı kitaplardır.

Tabii bu çok üstünkörü bir tanıtım, sonuçta konumuz burada George Orwell’den ziyade soyadını taşıyan ve onun kitaplarından gani gani ilham aldığı oyun. Kendisini de tanıttığımıza göre şimdi sorumuza geçebiliriz.

Nedir Bu Orwell?

Orwell, bana göre çok da uzak bir gelecekte geçmeyen ve en fazla 5-10 belki de 15 yıl içerisinde tam anlamıyla hayata geçecek olan, günümüzde de çalışmaları yapılan bir sistem. Oyuna göre “Nation” adındaki bir devlet “Orwell” adında bir sisteme geçiş yapıyor. Peki bu sistem ne yapıyor? Bir “araştırmacı” tüm gün bir bilgisayarın başında oturuyor ve olası suçlulara karşı onlar hakkında bilgi topluyor ve böylelikle olası terör eylemleri, suçluların yakalanması gibi konularda devlete yardımcı oluyor. İlk bakışta o kadar da kötü bir fikir değilmiş gibi geliyor, sonuçta devletin vatandaşlarını korumak istemesi fazlasıyla güzel bir şey ancak sorun şu. Özel hayatın gizliliği bu araştırmacı, yani biz, potansiyel her şüphelinin telefon konuşmalarından tutun, e-postalarına, mesajlaşmalarına kısacası elektronik ortamda yapılan her türlü eyleme erişim sağlıyoruz.

Her bulduğunuz bilgi ile beraber bu sayfa güncelleniyor.

Şüphelilerin blogları, sosyal medya hesapları, internette onlarla ilgili bulunan her türlü bilgiyi girdiğimiz sistemin adı aslında Orwell. Peki bu bilgileri nasıl buluyoruz? Merak etmeyin her birini tek tek elle yazmayacaksınız yahut her cümleyi iyice okumanız gerekmiyor, oyunda “datachunk” adında “bilgi parçası” diye çevirmeyi tercih ettiğim şeyler bulunuyor. Orwell sistemi bu parçaları otomatik olarak tespit ediyor ve böylelikle siz uygun bilgileri oraya girerek bir profil oluşturuyorsunuz.

Hikayesi? Ve Kimler Oynamalı?

Öncelikle hikayesi ne sorusuna cevap vereyim. “Nation”, bir güvenlik yasası çıkarmış ve bu yasaya göre ülkenin her yerinde bir sürü güvenlik kamerası konmuştur. Bu kameralar aracılığıyla tüm vatandaşlar gözetim altındadır, bir gün Bonton şehrindeki özgürlük anıtına bombalı saldırı düzenlenir ve bizden bunun faillerini bulmamız istenir. O sırada güvenlik kamerasına bir önceki başlıkta bulunan fotoğraftaki kız yakalanır, sabıkası olduğundan dolayı şüpheli o olarak görülür ve onunla başlayan “bombayı kim patlattı?” serüveni de başlamış olur. Normalde bu kısma daha da devam ederdim ancak nedense bundan sonra oyunla ilgili söyleyeceğim her şeyin spoiler olduğu hissiyatından dolayı burada sonlandırıyorum.

Merak etmeyin, Spoiler denemeyecek kadar az bir bilgi var.

Peki kimler oynamalı? Öncelikle oyun bir dedektiflik oyunu. Bilgi parçacıklarını bulmalı, onları doğru bir şekilde işlemelisiniz. Bir bilgi parçasını güncelledikten sonra eski bilgi parçası tamamen silindiğinden dolayı bir noktada her bilgiyi girerken tek şansınız var, geri dönüşü yok. Oyunu oynamak için ayrıca iyi bir okuma sevgisine ve iyi bir İngilizceye sahip olmanız gerekiyor. Çünkü oyunda tek yaptığınız şey okumak. Sadece okumak ve bulduğunuz bilgileri düzgün bir biçimde işlemek, bunun dışında Orwell’de yapacağınız bir şey yok. Senaryo olarak gerçekten fazlasıyla dallanıp budaklanan bir yapıya sahip, son bölümlere geldiğinizde kim kimdi, kimle ne ilişkisi vardı soruları kafa karıştırıyor. Ancak “ilişkiler” sekmesinde zaten kimin elinin kimin cebinde olduğunu gördüğümüzden dolayı takibi çok zor da değil.

Bazı noktalarda verdiğiniz kararlar olayların gidişatına yön veriyor, çünkü araştırmacı olarak hangi bilginin sisteme girilip hangisinin girilmeyeceği sizin takdirinizde. Oyunun sonuna gelecek olursak, bana göre sürpriz bir son oldu ve güzel bir “sorgulatma” deneyimi yaşattı. Genel olarak baktığımızda karşımızda güzel, düşündürten ve sorgulatan bir oyun var. Genel oyuncu kitlesinden ziyade daha “niş” bir kitleye hitap ediyor. Gerek konusu gerekse bol bol okunma ve sağlam İngilizce gerektirmesi başlıca sebeplerinden. Eğer hikayesi sağlam, sorgulatan bir oyun arıyorsanız Orwell tam size göre bir oyun!

Steam
Künye
Çıkış tarihi: 27 Ekim 2016
Geliştirici: Osmotic Studios
Yayımcı: Surprise Attack
Platformlar: Windows, MacOS
Hikaye Grafik Müzik Oynanış
8.3/10 7.3/10 6.9/10 7/10
Artıları Eksileri
Güzel bir hikaye, İnsanı sorgulatması Okumayı seven biri için bile sıkıcı olabilir, Bir noktada çok tek düze.

Yorumlar