Her şeyden önce bu yazının neden bu kadar geç yazıldığını hepinizle paylaşmak isterim. Tanıtım videosundan sonra bütün dünya saçmaladı bu oyun ile ilgili, ben de oyunu yapanların buna tepkisini yayınlamasını ve medyanın saldığı yalan haberlerin doğrusunun ortaya çıkmasını bekledim.

16 Ekim 2014 tarihinde Destructive Creations, Hatred isimli bilgisayar oyunlarının tanıtım videolarını yayınladı. Daha yayınlandığı ilk gün, oyun medyasının tepkisini topladı ve bir anda herkes Polonya’daki bu küçük oyun ekibini ve oyunları Hatred’i duydu.

Oyunun bu kadar tepki toplamasının sebebi, videonun aşırı şiddet içermesi gibi algılanabilir. Ama asıl olay, oyunun amacı ile ilgiliydi…

Oyunun ana karakteri, insanlardan nefret eden bir vatandaş, bu nefret içinde o kadar büyümüş ki silah, el bombası, ne varsa alıp “Artık ölme vaktim geldi, ama ölmeden yanımda götürebildiğim kadar insan götüreceğim!” diyerek evden dışarı çıkıyor ve önüne gelene ateş ediyor. Oyunun amacı bu; mümkün olduğu kadar çok insan öldürmek!

İşte herkesin delirip bu şirkete ve oyununa saldırması, yalan haberler uydurmasının sebebi; öldürmek için haklı bir sebebin olmayışı. Oyunu yapan ekip, video ile aynı anda bir manifesto yayınladı. Bu manifestoda, yıllardır bizlere öldürmek için motivasyonlar sunan ve içimizi rahatlatan oyun furyasının çok anlamsız olduğunu, şiddet oyunlarında “eğlence” unsuru madem ki şiddet, o zaman bu şiddeti aklamak için bahane uydurmaya gerek olmadığı yazıyordu. Oyun sadece saf eğlence, yani saf şiddetten ibaret.

Bir de yalan haberler o kadar fazla ve saçma ki… Hatırlar mısınız bilmem, ama bir zamanlar Türkiye’de siyah tişört giyen herkesi satanist ilan etme gibi bir absürtlük vardı. Aynı o hesap elemanlar, milliyetçi partileri facebook’ta beğendi, ya da sırf death metal grup t-shirt’ü giyiyor diye Nazi oldukları iddia edildi! Bizim okuduğumuz bazı oyun siteleri ve dergileri de utanmadan bunu yazdılar.

Bu yazı oyunu tanıtmak için miydi? Hayır… Bu yazı, insanların sanki ilk defa insan öldürülen bir oyun yapılmış gibi çıldırmasından kaynaklıydı. Neyse ben oyunu biraz anlatayım istiyorum.

Öncelikle, oyun Unreal Engine 4 ile yapıldı ve bu mükemmel oyun motorunun bütün fizik özelliklerini barındırıyor. Yani binalar falan parçalanabiliyor. Görüntüler bu bağlamda gayet güzel.

Oyunda karşınıza çıkan insanların ırkları, cinsiyetleri, kıyafetleri vesaire hepsi rastgele, oyun motoru tarafından belirleniyor ki, ilk video çıktığında ilgi çekmek isteyen bazı insanlar yok işte ırkçı bir oyun zenci öldürüyor, yok işte cinsiyetçi oyun kadınları daha çok öldürüyor gibi gülünç yayınlar yaptılar. Oyun New York’ta geçiyor, bildiğim kadarı ile NYPD (New York Polis Departmanı) logolarının kaldırılmasını istemiş ondan oyunda daha farklı bir isim ile karşımıza çıkacak.

Oyun, gördüğünüz gibi çok basit, ilgi çekmek için yapılmış ve tek amacı saf eğlence ve video oyunlarında şiddete bahane uydurmak ile ilgili bir manifesto. İşte bu yüzden oyun ile ilgili yazacak pek bir şey yok.

Benim oyun firmasına önerim; manifestolarını anlamayan insanlar için DLC (yüklenebilir ek içerik) çıkartmaları ve dışarıdaki insanları istilacı uzaylılar yapmaları.

Bir de şiddet içerikli oyunların şiddete yöneltebileceği gibi bir iddia var. Ki bu iddia 2008 yılında bütün dünya’da eş zamanlı yapılan (birçok kuruluşun ortak imzaları ile) araştırma ile çürütüldü ve kişilerin, oyunların gerçek olmadığı ve bu yüzden burada aldıkları hazların yapay olduğunun farkında olduklarını, ancak gerçek ile sanal dünya arasında ki farkı kuramayan hasta insanların bunlardan etkilenebileceği ki, böyle oyunlar olmasa bile sonucun değişmeyip bu insanların başka şeylerden de şiddete başvuracaklarını yazdılar.

Yani anne ve babalar, artık içiniz rahat olsun. Oyunda bir adamın kafasını pompalı tüfek ile patlattı diye çocuğunuz sokağa çıkıp milleti öldürmeyecek, bu oyundan zevk alması da gerçekte zevk alacağı anlamına gelmiyor!