Cossacks serisi, gerçek zamanlı strateji (Real Time Strategy: RTS) oyunlarına yeni bir soluk getirmiştir. Bu alanda tahtı paylaşan iki seri bence halen Age of Empires ve Company of Heroes serileri olsa da Cossacks’ın yeri gerçekten bir başkadır. Farklı bir dünyadır Cossacks, 17 ve 18. Yüzyılın pek de RTS’ye uygun olmayan savaş yapısını olabildiğince başarılı şekilde uyarlamış ve keyif-gerçekçilik dengesini de belli ölçüde iyi tutturabilmiştir. Cossacks 3 de serinin hakkını veren gayet başarılı bir oyun. Bu yazıda önce biraz, seriye uzak olanlar için Cossacks 3’ün temasından bahsedeceğim. Oyunu bir miktar değerlendirdikten sonra da “iyi oynama önerileri” babında nacizhane tavsiyelerimi sunacağım.

Barut Çağında RTS

Barut çağına hoş geldiniz. Bu dönemde Musketeer denen, basit yivsiz tüfekler kullanan zırhsız silahşörler Avrupa ordularına hâkim olmaya başlamıştır. Elbette kılıç devri henüz kapanmış değil, bu silahşörleri süvari saldırılarından korumak için yanlarında halen uzun mızraklı ve zırhlı askerlerin bulunması gerekiyor. Topçular önem kazanmaya başlamış durumda, süvari birimleri ise halen orduların en güçlü unsurları. Gerek akınlar düzenleyip kanatları koruyan hafif süvariler, gerekse doğrudan hücumlar ile düşman hatlarını dağıtan ağır süvariler en ciddi tehditleri oluşturuyor. Bu arada savaş tarihinde yeni bir kavram doğuyor; atlı piyade. Ata binip hızla ilerleyen, yanlarında tüfek taşıyıp gerektiğinde düşmana ateş açabilen bu askerler Dragoon diye anılıyor. (Not: 19. Yüzyılda ve Napolyon döneminde Dragoon terimi artık Medium Cavalry birimleri için kullanılmaya başlanacak.)

Gelelim Cossacks 3’e… Cossacks; Stalker, American Conquest gibi başka güzel seriler de yapmış olan Ukraynalı GSC Game World firmasının bir oyunu. Oyunda temelde işçileriniz ile kaynak toplayıp bu kaynakları kullanarak asker üretmeye ve düşmanı yenmeye çalışıyorsunuz. Ayrıca bazı binalardan yaptığınız geliştirmeler, daha verimli kaynak toplamanızı ve birimlerinizin daha iyi dövüşmesini sağlıyor. Oyunun “kaynak toplama” ve “ekonomi” kısmı çok çok basit. Gıda üretmek için “Mill”, odun-taş toplamak için “Storehouse” ve diğer madenler için de “Mine” binaları kurarak ve buralarda işçi çalıştırarak kaynakları topluyorsunuz. Bir kaynağınız yetersizse, “Market” binasından bir diğerini satıp eksik olanı tamamlayabilirsiniz, bu açıdan market çok faydalı ve her Random-Multiplayer oyununda olabildiğince erken inşa etmeniz gereken bir bina.

Asker üretme kısmı piyade için “Barracks”, süvari için “Stable”, topçu birimleri içinse “Artillery Depot” binalarından sağlanıyor. Buralarda yönettiğiniz ülkenin temel birimlerine erişiyorsunuz. “Diplomatic Center” ise diğer ülkelerden paralı asker çağırmanıza yarıyor. 18. Yüzyıl piyadeleri için ise ayrı bir “18th Century Barrakcs” binası mevcut. Askerleriniz belli bir sayıya ulaştığında, daha iyi dövüştükleri formasyonlara girebiliyorlar. En çok üretilen temel birimler; 17th Century Pikeman, Mercenary Dragoon, Mercenary Cossack ve oynadığınız ülkeye göre değişen hafif ve ağır süvari çeşitleri. 18. Yüzyılda ise 18th Century Musketeer ve Hussar parlayan yıldızlarımızdan.

Geliştirmeler genel olarak “Academy” binasından yapılıyor. Burada kaynak toplamanıza faydası olan tüm upgrade’ler değerli. 18. Yüzyıla geçince Balon almanız, tüm haritayı görmenizi sağlıyor. Süvariler içinse “Blacksmith”den yapılan ve süvari üretim hızını ve saldırı değerini artıran geliştirmeler önemli. Bunlar dışında hangi tür birime ağırlık verecekseniz, o birimin üretildiği binadan yapılan ugrade’lerini de almanız çok faydalı oluyor.

Oyunun tatmin edici sayıda Campaign senaryosu mevcut ama ben hem zamansızlıktan hem de bu tarz oyunlarda Multiplayer sevdiğimden pek Campaign oynamadım. Bir iki baktığım senaryo eğlenceliydi, RTS’de bu tarz Campaign sevenler memnun kalacaktır. Multiplayer oyunlarda da her çeşit ve tarzda oyuna-oyuncuya rastlamanız mümkün. Bazı oyunlarda 0 veya 10 Peace Time (saldırmama süresi) ile hızlıca kavgaya girişilirken bazılarında 30 – 45 Peace Time oluyor ve bu oyunlarda oyuncular 18. Yüzyıla geçmek, sağlam bir ekonomi kurmak ve hatta duvar çekmek için bol zaman buluyor. Ben daha çok ilk yazdığım türde oyunları tercih ediyorum.