Eminim bu yazıyı oynayan birçok kişi, Hearthstone oynuyordur. Oynamıyorsa bile neye benzediğini az çok biliyorlardır. “Yok biz hiç bilmiyoruz!” diyorsanız eğer; sizi önce şöyle bi Hearthstone: Heroes of Warcraft – Sosyal İnteraksiyon Gerektirmeyen Kart Oyunu yazımızı okumaya davet edeyim. Oradan da mevzuya gireyim.

Öyle bir oyun düşünün ki, görsellik anlamında neredeyse Warcraft ve Hearthstone ile birebir aynı. Ekranı açtığınızda ise karşınıza gelen sahne, tıpkı Heroes: Might&Magic’in şehir düzlüğü olsun. Sonra adamlar bu konseptleri birbirleri ile bir güzel harmanlayıp, ortaya çok çok daha ayrıntılı bir oyun çıkarsınlar. İşte size Deck Heroes.

Ortamdaki Warcraft havası paçalardan akıyor.

Direk kötü bir giriş yaptım belki de, adeta; “Alıp çormuşsunuz siz bunu, pis herifler!” tadında bir başlangıç olsa da, oyunu oynamaya başladıkça daha bir güzel, daha bir ayrıntılı, daha bir uğraşılası olduğunu farkettim. Hatta, online denilebilecek türde mobil oyunları pek tercih etmeyen biri olarak, günde en az 45 dk’mı oyuna vermeye bile başladım diyebilirim.

Oyunu Tanıyalım:

Evet, oyunu açar açmaz karşımıza bir “neler var?” ekranı geliyor. Hearthstone gibi Heroes’a benzediğini de söylemiştim. Bu benzeşme özellikle ana ekranda karşımıza çıkıyor. Heroes oynayanlar bilirler (Oynamayan yok değil mi?), kendi şehrimize tıkladığımızda, nezih bir düzlük bulur, bu düzlüğe seviye seviye binalar eklerdik. Burada oyun, bu ek bölümleri siz seviye atladıkça kendisi ekliyor.

İşte bu şekilde, ana ekranda öncelikle Explorer’s Gate’i buluyoruz. Buradan, oyunun seviye seviye ilerlediğini görüyoruz. Her bölümde bir düşmanla karşılaşarak, adım adım Deck Heroes dünyasını görüp tanıyor, savaşarak güçleniyor, destemizi kuvvetlendiriyor, yeni kartlar ve kahramanlar edinip, yeni desteler oluşturabiliyoruz.

Mekanımız burası, daha da güzelleşecek tabi.

Oyuna başlarken, bizimle birlikte bu yola başkoymuş(!) bir kahramanımız var. Bu kahraman ve bu kahramanın bağlı bulunduğu fraksiyonu, kim bilir mobil oyundur diye, biz seçemiyoruz, direk sunuluyor. Fakat zamanla, ortama yeni kahramanlar ve bu kahramandan bağımsız, farklı fraksiyondan kartlar, yani yaratıklar ekleniyor. Siz kazandığınız bu kartlarla bir deste oluşturmaya başlıyorsunuz. Elbette, bölümler zorlaştıkça, bu zorluklara uygun daha güçlü yaratıklar ediniyorsunuz.

Oyunda, dört farklı fraksiyon mevcut. Bunlar; ortamda değişmezliğini koruyan, şövalyeler, melekler vb. türünde yaratıklardan oluşan İnsan (Human), Elfler ve türlü orman yaratıklarını tek bir çatı altında toplamış Fae, Warcraft’taki Horde misali duruşları, çeşitli vahşi ırkın bir araya gelmiş hali sayabileceğimiz Neander ve son olarak, türlü Undead ve kötücül varlığı bir araya getirmiş olan Mortii.

Her ırkın kendince iyi olduğu belirli noktalar mevcut. Fae fraksiyonuna mensup kartlardan büyük bir çoğunluğu, kendi içindeki seviyelerinde en az bir şifa (heal) yeteneği barındırırken, Neander fraksiyonundan olanlarsa çoğunlukla fiziksel saldırılarını arttırma yönünde özelliklere sahipler. Fakat yine de her fraksiyon, her özelliği bünyesinde barındıracak kartlara sahipler.