Diablo 3’e Eski Bir Dost: Necromancer!
Blizzard ile çok eskiye dayanan ancak çalkantılı bir ilişkim vardır. Yakın dönemde Blizzard oyunlarından ciddi anlamda kopmuş olsam da X-box aldıktan sonra (eşim aldıktan sonra, yoksa bilgisayar gayet yeterli bir oyun aracı) evde birlikte oynamalık, couch-co op türünde bir oyun arıyorduk.
Tabi bu oyun için bazı kriterler vardı; sürükleyici olmalıydı, ilerlemeci olmalıydı, tercihen rpg ve sınıf/level türü mekanikler olmalıydı. Bir kaç denemeden sonra, Türkiye için fahiş bir fiyata sahip olmasına rağmen “amaann fek yu ulan olacak olsun” diyerek yıllardır oynamadığım Diablo 3’ü, x-box için aldıktan sonra alemlere hızlı bir akışa girdik.
Ek Pakette Durum Ne?
Ek paket yerine, ek sınıf demek daha doğru olur. Rise of Necromancer, adı üzerinde Diablo 2’deki sevilen Necromancer sınıfını geri getiriyor.
D2’de favorim olmasına rağmen bunu çok fazla sevinçle karşılamadığımı söylemem gerekir. Zira D3’deki Witch Doctor, büyük oranda Necromancer’dan esinlenilmiş olan çağırma büyüleri/lanetler/cesetler türünde bir sınıftı.
D3’ün diğer sınıflarının, D2’deki karşılıklarına bakarsak;
Barbarian – Barbarian (aynı)
Wizard – Sorceress (aynı sınıf, isim farklı)
Demon Hunter – Amazon ve Assassin karışımı (tema olarak Assassin’e, oynanış olarak Amazon’a daha yakın)
Monk – Assassin ve Paladin (tema olarak Paladin, oynanış olarak Assassin’e daha yakın)
şeklindeydi. Sonradan gelen ilk büyük pakete bakarsak yine önceki oyundaki sınıfa çok yakın başka bir sınıf görünüyordu.
Crusader – Paladin (büyük oranda aynı)
Hal vaziyet böyle olunca, Witch Doctor – Necromancer benzerliğini göz önüne alarak, Diablo 2 sınıflarından Druid’in benzerinin ya da aynısının çıkması çok daha makul olurdu. Fakat Dünya adil değil, Blizzard bize ikinci bir Witch Doctor sınıfı vermeyi tercih etmiş.
Not : Druid, şimdiye kadarki tüm Diablo oyunlarındaki en çok yönlü sınıftı. Yakın dövüş hasarından (kurtadam formu), tanklığa (ayı formu), alan etkili büyücülükten (küçük volkanlar, fırtınalar), summonerliğe (yaban hayvanları, kuşlar)ve hatta parti destek özelliklerine (yerine altından gidip dostlara destek veren sarmaşıklar) kadar ne olmak istiyorsanız Druid teması içinde ona izin veriyordu.
Ne? Cromancer mi?
Bu kadar söyledikten sonra durumdan o kadar da rahatsız olmadığımı eklemem esasında büyük bir çelişki olacaktır. Evet, Necromancer yepyeni bir oynanış getirmiyor. Fakat buna rağmen oynaması, özellikle de summoner (çağırma büyüleri) türündeki sınıfları sevenler için Necromancer sınıfı inanılmaz keyifli.
Bir kere Necromancer, Witch Doctor’a nazaran daha iyi bir summoner. WD’un cehennem köpeklerinin eşdeğeri diyeceğimiz iskeletlerin otomatik olarak çağırılması büyük bir artı. Zorluğun arttığı ve ekranının karmaşaya büründüğü savaş anlarında, ölen köpekleri fark etmek ve tamamlamak kolay olmazken Necromancer daha verimli bir oyun vaat ediyor.
Tabi tek summon iskeletler değil, tıpkı onlar gibi uzun süre duran ve aktive edilince ek bir saldırı yapan golemler (bone golem, ice golem vs…) ile menzilli saldırı yapan iskelet büyücüler, biraz zayıflamış olarak yerden kaldırılan ölü düşmanlar, necromancer’in kendi kanından olan kopyaları derken zaman zaman yanınızda 10+ hatta 15+ destek kuvvet ile gezebiliyorsunuz. Söylememe gerek yok, tüm bu büyülerin alt rune grupları, bambaşka oynanışları destekliyor.
Bir golem çeşidi cesetleri patlatmayı planlayan oyuncu için etrafa ceset saçarken, diğeri efendisini iyileştiriyor, öteki ise alan etkili saldırılar yapıyor. İskelet büyücülerden biri tüm mananızı tüketip, tek bir lich yaratırken bir diğeri etrafta yürümeyen ancak sabit mekana sürekli hasar veren çürümüş bir mumyamsı yaratık çağırıyor, bir diğer rune ise büyücü yerine buzdan ok atan iskeletler çağırıyor.
Yine alışıla geldiği üzere Necromancer’in blood büyüleri, mana yerine life kullanan ancak benzer oranda hızlı iyileşen bir oynanış sunarken, bone büyüleri uzaktan atılan ya da düşmanın yolunu kesen kemiksi yapıları esas alıyor. Cesetleri ayağa kaldırmaktan, patlatmaya, içlerinden mızrak benzeri parçalar fırlatmaktan çürütüp manaya geri çevirmeye yarayan sınırsız opsiyon mevcut.
Oyundaki tüm sınıflar gibi, büyülerin 5’er tane alt tipi olan rune çeşitleri, dikkatli ve planlı oyuncular için birbirleri ile akla hayale gelmeyecek kombinasyonlar oluştururken, sayısız büyülü eşyaların nadide özellikleri de bunlara eklenince oyunun başlarında bone türü büyücü hedefleyen birinin blood türü bir yakın menzilli adama ya da tam bir summoner’e dönüşmesi mümkün.
Zaten blizzard’ın en iyi yaptığı şey de yıllardır bu. Tüm sınıfları müthiş dengelerken, aynı sınıf için farklı oynanışları oyuncuya sunabiliyor. Necromancer için de aynı durum geçerli, esasında Barbarian’a varana kadar her sınıfta en azından 1 tane summon varlık bulunsa da necromancer tabiri caizse bu işin ağa babası oluyor. Bu yüzden ben ne yapıp ne edip, summon ağırlıklı bir necromancer oynamayı seçtim.
Eşyalar, Setler, Artifactler!
Serinin hayranları bilirler, Diablo türü eşya çeşitliliği ve bunlarla oluşturulacak kombinasyonları hayal gücünüz ile sınırlıyor. Yapılabilecek çok fazla kombinasyon olmasına rağmen end-game diyebileceğimiz, oyunun en üst zorluk seviyelerinde hayatta kalmak için sınıflara özgü bazı item-set grupları var. Necromancer için olanlarına kısaca bir göz atalım;
Bones of Rathma
Temelde summon özellikli karakterler için seçilmesi gereken bir set. Tüm setlerde olduğu gibi 6 parçadan oluşuyor ve kalan slotlarınıza da summon yaratıklar ile ilgili bonuslar veren başka artifact eşyalar doldurursanız temelde düşmanların pek de dokunamayacakları bir karaktere dönüşüyorsunuz.
Grace of Inarius
Bone Armor ismindeki, hem dayanıklılık veren hem de saldıranlara geri hasar veren tek bir büyüyü temeline alan bu set esasında diğerlerine göre çok daha esnek bir oynanışa izin veriyor. Bones of Rathma’da mecburen summon büyüleri ve Army of Dead kullanmanız gerekirken, bu sette Bone Armor dışında herhangi bir gereksinim yok. Diğer büyüleri de verimli seçerseniz istediğiniz oynanışa kavuşabilir, ister summoner ister büyücü ister daha yakın dövüş türünde karakter oynayabilirsiniz. Tabi görselliğinin güzelliği de ayrı bir konu…
Pestilence Master’s Shroud
Temelde cesetleri tüketip (patlatarak, başka şeye dönüştürerek fark etmez) bone spear ismindeki menzilli ve çok kullanışlı büyüyü güçlendirmeye yarayan bir set. Esasen menzilli ve büyücü diyeceğimiz türde bir oynanış sunuyor. Hem bosslara hem de gruplara karşı çok rahat bir oynanış sunan setin görselliği biraz kalas olsa da adı ile uyuşuyor.
Trag’Oul’s Avatar
Vampir. Net. Trag’Oul’s setinin temeli life harcayan ve aynı ölçüde hasarını arttıran, tabi kaybettiği life’ı benzer hızda geri kazanabilen bir oynanışa dayanıyor. Yüksek zorluk seviyelerinde, bu tür dayanıksız karakterlerin ne kadar kolay öldüğünü bildiğinizde hiç de kötü bir seçenek gibi görünmüyor.
Yeni Haritalar, Görevler?
Yok.
Çok sert oldu değil mi? Maalesef başta da söylediğim gibi bu ek pakette yeni sınıf dışında o kadar çok değişiklik yok. Herhangi bir hikaye ya da görev eklenmiyor. Rise of Necromancer, adventure mode’da bazı yeni haritalar ve söylemeye gerek olmayan sürüyle yeni eşya ile bazı düzeltmeler dışında oyuna o kadar da ek yapmıyor. Temmuz’da çıkan bu paket dışında ufukta yeni bir paket olduğuna dair herhangi bir haber şimdiye kadar görmediğimizi söylemek gerekiyor. Buna rağmen Rise of Necromancer, Blizzard’ın o yoğun gündemi arasından sessiz sedasız ancak güzel bir şekilde süzülüp geldi.
Yakın dönemde olmasa da 2018 içinde, benzer şekilde sadece sınıf içeren bir ek paket görürsek o kadar da şaşırmayız. Herkese iyi oyunlar…