Hearthstone’da bu yazının yazıldığı tarihte iki oyun şekli var; Constructed/Ranked ve Arena. Constructed demin bahsettiğim bütün kuralları içeriyor, kendi destenizi yapıp Casual veya Ranked Play ile destelerinizi başka oyunculara karşı denemenizi sağlıyor. Ranked merdivenini yeterince tırmanabilirseniz de, Legend Rank’ına ulaşıyorsunuz. Arena ise çok daha farklı; size rastgele verilmiş kartlardan seçerek sıfırdan bir deste yapıyorsunuz (ve destenize aynı karttan en fazla 2 tane koyma şartıyla da sınırlı değilsiniz), sonra da o desteyle 12 maç kazanmaya, 3 tane kaybetmemeye çalışıyorsunuz. Arena’da kaç maç kazandığınıza göre de yüklü bir ödül alıyorsunuz.

Oyun içinde iki tane para birimi var; Gold ve Arcane Dust. Gold, Pack satın almak ya da Arena’ya giriş yapmak içindir, maç kazanarak elde edersiniz. Dust ise kart yapmak için kullanılır, kart yakarak kazanırsınız. Oyun; ilk başladığınızda size ikisinden de bolca veriyor (çok basit görevler karşılığında gold alabiliyorsunuz, ilk yaktığınız kart için de 95 Dust kazanıyorsunuz).

Bir Pack, içinde 5 kart olan ve en az bir tanesi Rare (Ender) olan (adı üstüne) bir pakettir, bedeli 100 Gold’dur.

Arena’da çok maç kazanmış birisinin ödülü.

İlk başta “Pay to Win” (Kazanmak için para öde) gibi gözükse de aslında parayla satın alınan kartların oyuna yetenek, strateji ve iyi hazırlanmış bir deste kadar etkisi yok. O yüzden oyuna ilk başladığınızda, karşınıza çıkan bir oyuncunun destesinde Ragnaros the Firelord  (oyunun en güçlü kartlarından biri) görürseniz üzülmeyin. Belki bir sonraki açacağınız Pack’in içinden, size de çıkabilir?

Magic the Gathering gibi çok bilinen bir kart oynunu ele alıp Heathstone ile kıyaslarsak, ikisinin çok farklı olduğunu söyleyebilirim. En basitinden – Magic oynamak istiyorsanız, kartları satın almak için paraya ihtiyacınız var, Hearthstone ise Free to Play (Oynaması beleş).

Magic’de kendi destenizi çok iyi bilmeniz yeterli olsa da, karşı tarafın yapabileceği şeylere karşı her zaman hazırlıklı olmanız gerekir, bazen bir tur bitene kadar karşılıklı kırk tane büyü oynanır. Hearthstone böyle değil, çünkü kendi turunuzun dışında kart oynayamazsınız. Bu da “şu kadar manamı açık tutayım, şöyle yaparsa böyle yaparım” gibi stratejileri kaldırarak ‘casual gamer’lar için işi çok daha rahat ve keyifli kılıyor. Yani eğer Magic gibi kart oyunları size fazla kafa yorucu geldiyse, Hearthstone’dan korkmayın.

Hearthstone özetle, oynadığınız ilk bir saatte rahatlıkla kapabileceğiniz çok keyifli, fazla kafa yormayan, maç başına 10-20 dakika ayıracağınız keyifli bir oyun. Ayrıca denemesi de bedava, buradan bulabilirsiniz.

Hearthstone stratejileri, deste türleri ve oyun şekilleri ile ilgili daha detaylı bilgi önümüzdeki yazılarda bulunacak. Şimdilik hepinize iyi oyunlar!