Heroes of the Storm 2.0 Serüveni Beklentileri Karşılıyor Gibi
Heroes of the Storm’un çıkmasından bu yana epey bir zaman (ve yama) geçti. Bunlardan en büyüğü, Heroes of the Storm 2.0 ile oyun ciddi anlamda değişti. Bu değişiklikler genel olarak kozmetik, mekanik, arayüz gibi daha çok mevcut oyuncu kitlesine yönelik değişikliler oldu. Elbette oyunun kalitesinin artması diğer MOBA’lar ile rekabet konusunda yardımcı olacaktı lakin en büyük etkisi, bana göre, oyunun geleceğine yönelik umut aşılamak oldu.
Bu son kısmı biraz açalım…
Neler Yaşandı
Dota üzerinden dönen kavga yüzünden Blizzard’ın MOBA türüne girmesi beklenen bir şeydi. Fakat süre uzadıkça başka MOBA’lar gelip geçti, LOL ve DOTA2 ise yerlerini sağlamlaştırdılar. Blizzcon’da Heroes of the Storm duyurusu yapılınca insanları ciddi bir heyecan sardı. Sonunda Blizzard MOBA konusunda hak ettiği yere gelebilirdi. Oyunun alfa olarak gelmesi, alfada ve betada geçen sürenin uzaması coşkuyu azalttı. Üstüne, o zamanlar eş zamanlı olarak Overwatch üzerine uğraşan ve kaynaklarını ağırlıklı olarak buna ayıran Blizzard işi daha da kötü hale getirdi. Forumlarda bu oyun çok dayanmaz sataşmalarına sık sık denk geliniyordu.
Malumunuz Blizzard’ın sadık bir oyuncu kitlesi var. Samimi olalım bu kitle oyunu başlangıç döneminde hayatta tutan faktör oldu. Bir kısmını unuttuğum ve artık saymanın da pek gerekli olmadığı pek çok kötü özelliklere katlanıp, geri bildirim yaptılar. Blizzard ise bu güveni boşa çıkarmadı. Daha fazlasını koyarak oyunu, yeni bir başlangıcı simgeleyecek “2.0” olarak güncelledi.(yanlış anlaşılmasın 2.0 a kadar da ciddi değişikler oldu)
Diğer MOBA’lar Varken Neden Bu Tantana ?
Beni(ve tahminen büyük çoğunluğu) bu zamana kadar oyunda tutan şey HotS’un oynanış açısından diğer MOBA’lardan farkı olduğudur. Bu farklılıklar neler diye merak edenlere;
Eşya vs Yetenek Ağacı
HotS’da eşya mekanizması yok. Haliyle minion öldürünce altın da almıyorsunuz. Karakterlerin tüm yetenekleri açık olarak oyuna başlıyorsunuz. Bu oyunu başlamasından itibaren hareketli bir hale sokuyor. 1,4,7,10,13,16 ve 20 seviyelerinde karakterinizi özelleştirmeniz için farklı seçenekler geliyor. Bu seçenekler içinde herhangi bir yeteneğinizin menziline, süresine, hasarına etki edebilecek şeyler olabildiği gibi basit saldırınıza, alacağınız hasarın düşmesine yarayacak seçenekler sunuyor. Ayrıca ek tuş gerektirecek yeni bir yetenek kazandıran da olabiliyor. Bu seçenekler her kahraman için özelleşmiş durumda. En önemlisi ise seviye 10 da gelen “heroic” yetenek.
Diğer MOBA’lardan ultiye karşı gelebilecek bu özellik de size seçenek sunarak geliyor. Yeteneklerden söz etmişken her karakterin bir de özgün becerisi bulunmakta. Bu beceri size pasif ya da aktif edilebilir faydalar sunuyor. Örneğin Chromie karakteri bahsettiğim sıradan iki seviye önce bu seçeneklere sahip olabilirken Tracer karakteri ise heroic’i açık şekilde oyuna başlayıp 10. seviyede onu sadece özelleştirebiliyor. Ek olarak bir de binek mekanizması bulunmakta. Karakterler sabit hareket hızına sahip fakat yine hepsi hızını arttırmak için bineğe binebiliyorlar. Yine bazı karakterlerin becerileri sebebiyle bineğe sahip olamazken standart hızı daha yüksek olabiliyor.
Bireysel Seviye vs Takım Seviyesi
Ciddi bir diğer fark ise takımın komple aynı seviyede olması. Takım olarak seviye kazanıldığı için çalma çırpma meseleleri de ortadan kalkıyor. Altın almadığınız minondan çok daha değerli bir şey alıyorsunuz, deneyim puanı. Bunun için de son vuruşa ve hatta hiç bir vuruşa gerek yok. Menzilde durduğunuz sürece ölen miniondan deneyim puanı kazanabilirsiniz. Takımların seviyesi herkese açık şekilde göründüğünden kimin olası bir savaş sırasında avantajlı taraf olduğu da ortada oluyor. Takım olarak buna uygun hareket etmeniz bekleniyor.
Harita Çeşitliliği ve Görevleri
Bir diğer büyük fark ise oyunda bir çok farklı harita bulunması. Yetmezmiş gibi bu haritaların kendine özgü görev içermesi. Oyunda şu an 14 tane harita mevcut. Bunların bir kısmı sezonun harita rotasyonu dahilinde rastgele olarak oynanıyor. Yeni oyunculara ise (alıştırmak için) daha kısıtlı bir havuzdan haritalar denk geliyor. Haritalar sadece 3 koridorlu değil. İki koridorlu haritalar da mevcut ve hatta iki seviyeli (belli giriş noktaları olan bir maden içeren) harita da var. Görevleri yapmak kazanmanıza ciddi ölçüde yardımcı oluyor. Kimse rakibe kaptırmak istemediği için takımları top yekun savaşa iten bir olay oluyor. (Neredeyse sadece görev yaparak kazanabileceğiniz bir harita bile var) Ayrıca altın olmamasına rağmen kamplar da mevcut. Bu kamplar ise ele geçiren için alakalı koridordan ilerleyip baskı oluşturuyor.
Tüm bu özellikler hem aynı karakteri oynarken, gerek harita gerek değişik yeteneklerini yükseltmeyi tercih ederek farklı oyun deneyimi sunuyor, hem de oyuncuları takım oyunu oynamaya zorluyor. Bol çatışmalı geçmeye elverişli yapısı ve görevlerle birlikte ortalama oyun süresi de ciddi anlamda kısa. Bunları söylememin sebebi diğer daha baştan diğer MOBA’lardan ne kadar farklı olduğunu söylemek içindi.
Bi “2.0” vardı ? O ne oldu ?
Aslında bana göre HGC’nin başlamasıyla değirmeni HotS’a çevirmeye başladığını gösterdi Blizzard. “2.0” gelirken gerek HotS ekibinden insanlarla röportaj gerek yeni harita için yayın şov maçı düzenlenmesi ve hatta stüdyonun yeni haritanın temasında düzenlenmesi ne kadar emek verdiklerini gösteriyordu. Artık sandık açarak ve/veya oyun içi harcanabilir birimlerle tüm kozmetik ürünlere erişim sağlandı. Bir çok yenisi de eklendi. Tabi her şey kozmetikten ibaret değil. Bahsettiğim gibi yeni harita ve sonrasında haritalar, yeni kahramanlar ve mevcut kahramanların yenilenmesi ile iyi bir kampanya sonrası daha çok oyuncuyu kendisine çekmeye başladı.
Kahraman sayısı artışı hızlandı hatta sonrasında daha da hızlandı. Önceden bir kahraman duyurusu geliyordu kendisi geldikten çok sonra yeni duyuru geliyordu. Şu an biri duyurulurken diğerine göz kırpıyor hatta çok beklemeden onu da çıkartmaya çıkartıp bizi yenisine hazırlar oldu. Oynanabilirliği düşük, eskimiş yetenek setlerine sahip kahramanların elden geçirilmesi de ayrıca hızlandı.
Zaten harita sayısı yüksek olduğu için beklentiyi düşük tutuyordum fakat yeni haritalar gelmeye devam ediyor. Yeni harita, yeni oyun deneyimi olduğu için yeni kahramandan daha heyecan verici geliyor. Haritaya uygun strateji, ona karşı strateji, zamanlamalar, haritaya uygun takım kompozisyonları derken oyuncuları HotS’a bağlamak için yeni bir ara oluyor.
HGC ve Blizzcon
Tüm bu olan biten yerli yayıncı sayısına da yansımış bulunmakta. HotS izlemekten ziyade oynanabilirliği yüksek bir oyun diye savunsak da yayıncı sayısı cidden çok kötü durumdaydı. Yabancı yayıncıların durumu idare eder olsa da yerli yayıncı sayısı tek tük oluyordu. Son zamanlarda bu sayı üstel olarak artıyor gibi. Önce belli bir sürekliliği yakalayanların sayısı arttı sonra peş peşe gelen yeniliklerle hızla yeni yayıncılar türedi. Oyuncu kitlesinden çok bahsetmedim zira iyi ya da kötü dersem elbet ikisine de karşı olanlar olacaktır. Ben ve genel olarak büyük çoğunluk kitlenin görece daha iyi olduğu kanısındalar. Yayıncılara da yansıyan bu durum sayesinde yerli yayıncılar özellikle yeni başlayanlar için yardımcı olmaktan çekinmiyor. Yabancı dili olan ayrıca şanslı. Tane tane anlatarak oynayan profesyonel oyuncuların yayınları da mevcut.
Hem eğlenmek hem kendini geliştirmek isteyen oyuncular için en iyi şey turnuva yayınları elbette. HGC ile beraber lig formatında turnuva bulunuyor. Belli aşamalardan geçip buraya gelen 8 takım her hafta cuma, cumartesi ve pazar günleri maç yapıyor. Her bölgenin (Avrupa, Kuzey amerika…) kendi ligi var. Bir HGC sezonunda iki aşama bulunmakta. İlk aşamanın ortasında batı liglerinin en iyileri Blizzcon’da yarışırken aşamalar arasında tüm liglerin en iyilerinin katıldığı bir turnuva daha oluyor. En iyiler turnuvaya giderken ligin kötüleri ise lige çıkma mücadelesi veren diğer takımlarla yerlerini korumak için mücadele veriyorlar. Aynı durum ikinci aşama için geçerli olup ikinci aşamanın sonundaki global turnuva biraz daha prestijli (toplam 1 yıl geçmiş oluyor). Sezon arası global turnuvayı Avrupa takımının kazanması (hatta diğer finalist de Avrupa’dandı) uzun süreli hakimiyeti sona eren Güney Kore takımlarının aylarca bilenmesine sebep oldu. Önümüzdeki Blizzcon (3-4 Kasım) HotS için kıran kırana geçecek. Elemeler ise biraz daha önce 26 Ekim’de başlayacak.
Hali hazırda yeni harita ve iki kahraman gelmişken Blizzcon’da HotS (ve diğer oyunlar için de elbette) yeni duyuru hazırlığı var. Başlamakta tereddütlü olanlar veya dönmeyi düşünenler daha fazla vakit kaybetmesin derim.
Unutmadan iki yaygın geyikten haberdar etmekte fayda var. Bunların ilki “323” HotS’un dahil olduğu ilk Blizzcon turnuvasında meydana gelen teknik bir arıza sonucu eğer turnuvaları izlerseniz hala görebileceğiniz bir geyik haline geldi. Takımlardan biri maçı durdurunca teknik ekip maçın devam etmesine izin veriyor. Bahsi geçen olayda seyircilere yansıyan ekranda görüntünün kalması yüzünden (kalan görüntü muhtemelen geri sayımla alakalı 323) maç bir süre devam ettikten sonra ara veriliyor. Arıza gideriliyor fakat geride olan takım (C9, hatta şampiyon oluyorlar o turnuvada) kendilerini toparlayıp taktik geliştirecek vakit bulduğu için maçı kazanıyor.
Rakip böyle bir şey düşünmediklerini hak etmediklerini dile getiriyor sonradan ama izleyicilerin aklında bu şekilde kalıyor olay. Bu sebeple oyun içinde durdurma olursa yazışma kısmının “323” ile kaynadığına şaşırmayın. Diğeri ise “6.5/10”. Oyun ilk çıktığında IGN’nin DOTA2 hayranı yazarı tarafından yazılan değerlendirme ve verdiği bu puan çoğu kişiye taraflı geldi. Özellikle Blizzard ekibine öyle geldi ki bunu çıkartma haline getirdiler. Reddit’te daha sık karşılaşacağınız bu geyik Blizzard’ın işi daha da ilerletip karakter ses dosyalarına (ilgili karakter Zarya) hatta en meşhuru Brawl modunu getirdikleri tanıtım videosuna koymasıyla ilerledi. Şahsen yeni gelecek bir içerikte de karşılaşmayı bekliyorum.