Torchlight II

Diablo III oynamak istiyorsunuz ama çok mu pahalı?(*bkz: ben)

Hiç sıkıntı değil, hemen Steam arama çubuğuna Torchlight II yazıyorsunuz ve çılgınlar gibi Steam’in Diablo’sunu oynamaya başlıyorsunuz. Yine eski oyunlardan Dungeon Siege‘in de büyük hayranıyımdır, onu da hatırlattığı için baya bir hevesle başladım ve devam ettim oyuna.

Geniş harita dizaynları, karakter geliştirmesi ve düşman çeşitliliği olsun oyun inanılmaz derecede zengin. Sizi sıkmıyor, bir noktadan sonra tekrar eder bir hale geliyor ama gözünüzü hırs bürüdüğü için devam ediyorsunuz. Steam incelemelerini yapan çoğu insanın 100 saat üzeri game time‘ı olduğunu da düşünürsek, oyun hakikaten sizi bağlıyor bilgisayar başına.

Renk paleti de World of Warcraft’ın Jelibon-vari halini hatırlatmıyor değil.

Oyunun daha da güzel bir hale geldiği kısmı çoklu oyuncu modunun da mevcut olması ve karakterinizi sıfırdan açmanıza gerek yok. Olan karakteriniz ile arkadaşlarınızla yaratıktan yaratığa kılıcınız/yumruğunuz/büyüleriniz/makinalarınız ile zıplaya zıplaya bütün haritaları temizleyebilirsiniz.

Gauntlet – Slayer Edition

Oldukça düz, basit, arkadaşlarınız ile birlikte veya rast gele insanlarla oynayabileceğiniz bir Dungeon Crawler. Dört adet oynanabilir sınıf mevcut; Warrior, Valkyrie, Elf ve Wizard. Ayrıca yine 10 TL vererek açabileceğiniz Necromancer da bulunuyor.

Her karakterin kendi cüzdanı mevcut. Bu ne demek peki? Herhangi bir karakter ile oynamaya başladığınızda topladığınız para ortak bir keseye değil, karakterinizin kendi kesesine gidiyor. Yani ancak oynadığınız karakterleri geliştirebiliyorsunuz. Üzerinize giydiğiniz eşyalar ile karakterinizin yeteneklerini geliştirebiliyorsunuz, karışık bir yetenek ağacı yok.

Lütfen Google’a “Zerg Rush” yazın.

Hikaye modu, daha önce kimsenin girip de çıkamadığı; çıkmayı geçin sonuna bile ulaşamadığı bir mağaralar silsilesine girişiniz ile başlıyor ve bütün her şeyi kesip biçerek sonuna kadar geliyorsunuz şeklinde ilerliyor ve bitiyor. Benim kişisel tercihim Endless Mode oldu. Yaklaşık 20 adet farklı harita mevcut ve bu haritalar değişik şekillerde önünüze geliyor. Bazen başından sonuna, bazen de sonundan başına gidiyorsunuz. Çeşitliliği arttırmışlar yanılgısına düşüyorsunuz böylece de. Bir de Arena Mode‘u var ki aman sakın hiç bulaşmayın; 4 kişi değilseniz hiç ama hiç bulaşmayın. İmkansızlıklar ile kapışıyorsunuz. Canınız çıkıyor. Boşverin.

Keep Talking And Nobody Explodes

Elinizde bir bomba var, odanın içerisinde tek başınasınız. 5 dakikanız var. 5 dakika sonra bomba patlayacak ve öleceksiniz.

UNO’nun nasıl arkadaşlıklar bitirdiğine dair efsaneler dolaşıyor ya ortada, bu oyun ona rakip gelir. Neden mi? Bir arkadaşınız elinde Bomba İmha Rehberi’ni tutup size bombayı nasıl imha edeceğinizin talimatlarını verirken siz de o talimatlara göre elinizde neredeyse patlamak üzere olan bombayı imha etmeye çalışıyorsunuz. İki veya daha çok kişi ile oynayabilirsiniz, sizin yaratıcılığınıza kalmış diyelim o kısmı.

Keep Talking and Nobody Explodes aynı zamanda VR destekli.

Yalnız ne yazık ki Türkçe dil seçeneği olmadığı için, İngilizce de bilmeden oynanmıyor oyun. Elimde ne bombalar patladı, arkadaşlarıma nasıl küfürler ettim çığlıklar atarak. Ta ki o rehberi elime ben alana kadar. Bombanın üzerinde neler olduğunu anlamak ve onları nasıl imha edeceğinizi anlamaya çalışmak kadar stresli başka bir iş daha bilemiyorum. İyi şanslar, kolay gelsin. Gerçek arkadaşlarınızın kim olduğunu anlamak için şahane bir yöntem.