Korkma, Acıkma ve Çıldırma! – Don’t Starve
Oyunun temel amacı hayatta kalmak, hayatta kalıp kendinize güzel bir kalıcı alan yarattığınızda soldaki malzeme panelinden gerekli malzemeleri kendi alanınıza kurabilirsiniz. Malzemelerin çok büyük bir kısmını kurabilmek için öncelikle bilim makinesi adı verilen makineyi kurmanız lazım. Bunu ne kadar erken kurarsanız o kadar erken gelişirsiniz. Yani kalıcı alanınızı erken kurmaya çalışın. Bunun için ilk üç günü göçebe bir şekilde haritayı gezmek için kullanıp, dördüncü gününüzde küçük köyünüzü kurmaya başlamalısınız. Bilim makinesi için ihtiyacınız olan temel kaynaklar dışında bir adet altın. Bu altını ise hazırladığınız kazmanız ile kırdığınız madenlerden elde ediyorsunuz. Haritada genelde bolca oluyor ve madenlerin hepsi aynı bölümde bulunuyor. Bu kaynaklar yenilenebilir kaynaklar yani yeri sabit ve zaman geçtikçe tekrar çıkıyor. Altın önemli arkadaşlar. Altın şart! Çıldırıyorum… Neyse, hayatta kaldınız, alanınızı kurdunuz. Şimdi tek yapmanız gereken yaklaşan kışa hazırlık. Oyun esas şimdi başlıyor. Kışın hayvanlar çıldırır, yiyecekler yok olur, ağaçlar kurur, karakteriniz üşür, hasta olur , aklını kaçırır, acıkır… Neler olur neler… Kışın aç kalmamak için size yegane önerim, tavşan yakalayın arkadaşlar. Tavşan delikleri genelde bir arada olur. Önemli bir nokta; her tavşanın kendi deliği vardır. Yani bir tavşanın deliğinin hangisi olduğunu belirleyip tavşanın deliğinin önüne trap adı verilen tuzaklar koymalısınız ve sonra tam arkasından tavşanı kovalamalısınız. Tavşan deliğine koştuğu sırada tuzağa yakalanacaktır. Bu şekilde tavşanları canlı yakalayıp çantanıza atın. Böylece öldürmediğinizden, canlı yakaladığınızdan tavşan bozulmayacaktır ve kışın size mükemmel bir besin kaynağı olacaktır.
Köyünüze sol panelden yapacağınız sandıkları koyun, sandıkların içine kışa hazırlık olarak canlı hayvan koyun. Tavşan, kuş gibi. Kuş için de ayrı bir tuzağa ihtiyacınız var. Trap’ı yapacağınız alanda kuş için de ayrı bir tuzak bulacaksınız. Kışı geçirmeniz için iki sandık dolusu tavşanınız olmalı. Yani tahminen on sekiz tane… Tavşanları köyünüzdeki Cockpit’inizde havuçla, böğürtlenle ya da diğer besinlerle karıştırıp, pişirerek doyurucu besinler elde edebilirsiniz. Çünkü kışın karakteriniz çok üşüyeceği için, etrafta hiç yiyecek olmayacağı için ve hayvanlar delireceği için köyünüzden pek ayrılmadan kışı geçirmeniz çok önemli. Bir de gökten düşen penguenler var tabii. O kadarı da sürpriz olsun. Oynayın görün! Kışı geçirecek kadar başarılı bir doğal yaşam sürdürebildiğinizde, olağanüstü bir durum yaşamadığınız takdirde zorluk yaşamayacaksınız.. Kafanıza penguen düşerse bilemem! Yok yok, düşmez. Düşebilir de… Siz yine de tetikte kalın dostlar.
Evet, toparlamak gerekirse; doğdunuz, hemen gece olacağı için ilk hedefiniz ateş. Ateş için gerekli, malzeme olan odunu elde edebilmek için ise balta. Taşınızı topladınız, wings adı verilen dalları topladınız; baltanız hazır. Baltanız ile ağaç kesip odun elde ettiniz, gress adı verilen çalıları topladınız; ateşiniz hazır. Sonra haritayı mümkün olduğu kadar açarak, biraz yemek toplayarak ilerlediniz. Her gördüğünüz yemeği almayın, doyacağınız kadar alın ki yemekler çürümesin. Açgözlülüğün lüzumu yok arkadaş! Hem bufalolara, hem domuzlara, hem örümceklere yani yukarıda ihtiyaç duyabileceğinizi anlattığım her şeye mümkün olduğu kadar yakın bir alana köyünüzü kurdunuz. Başladınız kış için hazırlık yapmaya, köyünüzü güzelleştirmeye, ekip biçmeye. E akşamına ateş başında Akdeniz Akşamları…
Konuk Yazar: Salih Göğebakan