Son birkaç seneyle birlikte online oyun meraklılarının ağırlıkla tercih ettiği oyun türü MOBA yani; Multiplayer Online Battle Arena (çok oyunculu çevrimiçi savaş arenası) modu olarak göze çarpıyor. Piyasada birbirinden farklı bir dolu moba oyunu kol geziyor. Bir de buna mobil oyuncular için çıkan oyunları ekleyince liste bir hayli kabarıyor.  Mobil oyunlar demişken, hakkında konuşacağımız Call Of Champion adlı yapımda bu oyunlardan birisi.

Bu oyunu diğer yapımlardan ayıran en büyük özelliğin oyun süresi olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Spacetime Studios ellerinden çıkan yapım şuan için sadece Apple ürünleri üzerinden oynanabiliyor. Bedava olarak indirilebilen yapım MOBA oyunculuğuna farklı bir bakış açısı getirmeyi denemiş. Özellikle benim açımdan çok iyi oldu bu çünkü maçların süresi belli. 5 dakika. Kısıtlı sürede çok daha fazla oyun anlamına gelen bu özellik ile ilgili birazdan tekrar birşeyler söyleyeceğim. Gelelim oyunun diğer özelliklerine.

Yazıyı yazdığım günlerde oyunda seçilmeyi bekleyen 18 farklı şampiyon bulunuyordu. Hepsi birbirinden farklı rollere sahip 18 şampiyon. Diğer birçok oyundan alıştığımız tank, support, fighter olarak belirlenmesi ile şaşırtmıyor oyun bizi. Oynanabilir şampiyon sayısı şimdilik yeterli sayılabilir ancak zaman içinde yeni şampiyonlar görmek isteriz. Başlamışken şampiyonlardan devam edelim. Seviye sistemi özellikle masaüstü bilgisayarlarda oynadıklarımdan farklı işliyor burada. O oyunlarda açtığımız kullanıcı hesabımız seviye atlar, zamanla bizimle aynı tecrübe seviyesindeki oyuncularla oynardık. Call of Champions da ise seçtiğimiz karakterler, kazandığımız ya da kaybettiğimiz her oyun sonunda bir miktar tecrübe puanı kazanıyor ve seviye atlıyor. Bu da karakterlere birbirinden farklı özellikler olarak geri dönüş yapıyor. Sanırım bunun sebebi oyun dinamikleri. Girdiğimiz maçlarda oynadığımız karakterle seviye atlama ya da eşya edinme diye bir şey yok. Çünkü ortada bunu sağlayacak zaman yok. Minyonlar/creepler de yok iyi mi?4

İyi. Oyunda, genellikle açık alandan oluşan harita üzerindeki iki adet birbirine paralel koridor üzerinde karşı karşıya geliyor takımlar. Üçe üç şeklinde geçen mücadelede amaç, koridorların ortasında yer alan küreyi rakip kulelerine –her koridorda toplam dört tane- ilerletmek suretiyle karşı tarafın merkez üssünü yerle bir etmek. Sürüklediğimiz küre kulenin menziline girince saldırmaya başlıyor ve kule sabaha kadar saldırsa da küre sapasağlam duruyor. Ancak kulenin menziline rakip şampiyonu girecek olursa kulenin hedefi bu şampiyon oluyor. Burada bir nevi minyon görevini bu küre yerine getiriyor. Her şampiyon tümü oyunun başında açık olan beş farklı yetenek ile başlıyor. Genelde tekrar kullanım süreleri kısa olan yetenekler oldukları da göze çarpan bir diğer ayrıntı.

Mücadele esnasında rakibe avantaj sağlamanızı sağlayacak birçok buff haritanın orta kısmında sizi bekliyor. Saldırı, hız, defans gibi türlerden oluşuyorlar. Haritanın ortasında yer alan sunak benzeri çemberin üzerine herhangi bir buff’ı alıp geçerseniz karakteriniz iki üç saniye süren bir ayin yapıyor ve aldığınız özellik sadece size değil takımınızdaki diğer oyuncuları da etkiliyor. Takım çalışması için faydalı olduğu aşikar. Normal oyunların yanı sıra ranked diye tabir edilen sıralama maçları da yer alıyor oyunda. Team Ranked ve Solo Ranked ibarelerini görünce oyunda klan kurma olayının yer aldığını da anlamış oluyoruz. Bununla beraber oynadığınız oyunu kaydetmenize olanak sağlayan Record seçeneği ve sıralamalarda yer alan oyuncu ve takımların maçlarını izleyebileceğiniz Watch sekmesi de var ki; oyunun popülaritesine katkısı olacağı ortada. Bu sayede izleye izleye bir şeyler öğrenme imkanımız da olmuş oluyor. Kedi kasap ilişkisinden hallice.

Mobil ortamda MOBA olarak fena bir alternatif değil Call of Champions. Beş dakika ile sınırlı oyun modu iyi düşünülmüş ancak bazen bu sürenin olmamasını istiyor insan. Özellikle son bir dakika kala sürekli ekrana gelen geri sayım sinir bozucu olabiliyor. Şampiyon havuzu dar olması oyunun bir diğer negatif yanı. Birkaç maç oynadıktan sonra oyunda görmedik şampiyon kalmıyor. Buna birde bazı şampiyonların fazla güçlü olması eklenince eğlencenin kaçtığı anlar olmuyor değil.

Arada sırada canım sıkılınca girip birkaç maç attığım bir oyun. Masaüstünde sonunun ne zaman geleceğini bilemediğimiz oyunlara hapis olmamak için iyi de oluyor. Beş dakika lan.