Nostalji Krizlerine Bire Bir Oyunlar #10 – Age of Mythology
Neredeyse oyunlarla ilgilenen herkesin ismini duyduğu ama genellikle merak etmediği ve ya alternatifleri ile zaman geçirdiği gözardı edilmiş, sevgiden, saygıdan yoksun bırakılmış Age of Mythology hakkında bir yazı yazmak istedim. Konuyu hiç uzatmadan söylemem gerekirse bu oyun benim hayatım… Bunu baştan söylemekte fayda var. Çünkü yerine tercih edilen en bilinen alternatif olan Age of Empires serisine olan gereksiz ve istem dışı nefretim bu oyun yüzünden. Belki de bu sebeple oyunun büyüklüğünü kanıtlamak amacıyla oyunun kurgu olan Campaign bölümündeki tüm hikayeyi, olacakları, olmayacakları spoiler vererek anlatacağım. Oyun hakkında şöyle bir genel bilgi verirsek oyun Microsoft Games tarafından Ensemble Studiosa 2002 yılında yaptırılan, adından anlaşılacağı üzerine Mitoloji çağını konu alan bir strateji oyunu. Şimdi hayda dediğinizi duyar gibiyim. Bu kadar alternatifi, daha üstün grafikli benzerleri varken neden bu oyun?.
Ben Nasıl Başladım?
Yıl 2004… Ortaokul 6 sınıfa giden pırıl pırıl parlak bir öğrenciyim. Bu pırıl pırıllığımdan olsa gerek, babam beni bir bilgisayarla ödüllendirmişti. O dönemi göz önüne alırsak bilgisayar artık lüks bir eşya değil ama tam olarak zorunlu bir şey de değil. Ve o sistemin özelliklerini hala hatırlarım 128 MB ram ,32 mb ekran kartı, 2.4 ghz Centrino işlemci vs. Sıcak bir 2004 yazında, o dönemde bilgisayara sahip insanlarla buluşup oyun, program ve fikir takasları yaptığımız bir günde bir arkadaşım şu an adını hatırlayamadığım bir derginin verdiği, içinde bir çok oyunun demo versiyonun olduğu bir CD uzattı bana.
Tabi demo oyun nedir ne değildir hiçbir fikrimiz yok. Eve gidip CD’yi kurcaladığımda bir çok oyunun içinden direk Age of Mythlogy yazan klasöre gelip bir çırpıda yükledim. Oyunun mantığına, grafiklerine, konusuna hasta olmama rağmen oyunda bir eksik var gibiydi 9 Tanrıdan sadece birini seçebiliyor ve bence oyunun açık ara en önemli ve en zevkli olayı olan campaign 2. bölümün sonunda oyun bitiyordu. Benimle aynı zevklere sahip bir arkadaşım ile oturup demo oyun nedir diye araştırdığımızda gerçeği öğrendik tabi. Ve hemen bir adet Age of Mythology CD’si edindik ve hayatımdaki tartışmasız her zaman 1 numara olacak oyun ile böylelikle tanışmış oldum
Oyun Modları
Oyunun oynanışına ve neleri içerdiğine gelirsek; 3 seçeneğimiz var. Single player, Random Map seçeneğinden karşıya botlar atıp seçtiğimiz bir haritada gücümüzü sınayabiliriz. Multiplayer ile arkadaşlarımız veya başkaları ile oynayabiliriz ve 3. olarak belkide bu oyunun bu kadar gönlümde taht kurmasının sebebi olan single player olarak oynanan ve 32 bölümlük, deli dolu bir hikayenin anlatıldığı Campaign seçeneği.
İlk 2 oyun modunu ve “oyun nasıl oynanılır”‘ı kısaca anlatırsak; Oyunda 3 ırkın 3 Major Tanrısı var.Bunlar Yunanlılarda Zeus, Poseidion, Hades. Mısırlılarda Ra, İsis, Set. İskandinavlarda ise Thor, Odin ve Loki. Bu 9 seçenekten birini seçip oyuna girdiğimizde 1 adet Town Center adı ile merkeze ve 8 adet Villiage denilen bina yapan, ağaç kesen, tarlada üretim yapan köylülerimiz var. Oyunda 3 adet ham madde kaynağı bulunmakta bunlar; et, odun ve altın ve maksimum 4 çağ atlayabiliyoruz. Yani Rise of Nations gibi ok ve yayla başlayıp atom bombasına kadar gitmiyorsunuz. Adı üzerinde mitoloji çağı. Çağları atlamak için sırasıyla tapınak inşa ettiğimizde 2. çağa, Armor binası yaptığımızda 3. Çağa, Market binasını yaptığımızda ise 4. Çağa geçiş hakı veriliyor. Her çağ atlarken seçtiğimiz tanrıya göre bize 2 minor tanrıdan birini seçmemizi istiyor.
Seçtiğimiz minör tanrılara göre bir adet “god power” elde edip tapınaktan çıkan insan dışı mitolojik varlıklardan (Minator, Einherjar, Valkyrie, Anubite, Troll, Fenris)stratejimize uygun olanını tapınağa ekliyor ve onlardan üretebiliyoruz . Tapınaktan çıkan bu birimleri elde edebilmemiz için favor denilen bir şeye de ihtiyaç duyuyoruz. Bunu her tanrı grubundan farklı şekilde elde edebiliyoruz. Yunanlılarda çiftçilerimizi tapınakta dua ettirip kazanırken İskandinavlarda savaştıkça elde ediyoruz. Oyun genel olarak karışık olan ve öğrenilmesi zor olan diğer benzerlerine göre oynanması ve mantığının çözülmesi bakımından çok daha kolay .