Nostalji Krizlerine Bire Bir Oyunlar #11 – Star Wars: KotOR
Masa üstü oyunlarda da genel itibari ile olabildiğince kavgadan dövüşten kaçınıp konuşayımcı karakterler oynadığım için; karakteri öncelikli olarak Karizma (Cha), Işın Kılıcı kullanacağımız için Güç (Str) ve Force kullanıcısı da olacağımız için Bilgelik/Zeka (Wis/Int) üzerine yoğunlaşarak seviye atlattım. Konuşayımcı karakter olmayı sevmek de güzel, aslında sadece konuşarak hikaye ile alakalı o kadar çok şeyi ortaya çıkartıyorsunuz ki, sıkılmadan bıkmadan yorulmadan her diyaloğu olabildiğince uzun tutup olabildiğince bilgi almaya çalışarak oynamak gerekiyor.
Bazen bazı diyalog seçeneklerinin tek seferlik şansı oluyor eğer onu seçmezseniz o seçeneğe güle güle diyebilirsiniz. Dolayısıyla ne söylemek istediğinize, konuşmanın nasıl ilerlemesini istediğinize iyi karar verin. Tabii yine hiç beklemediğiniz şekilde karşılık da alabiliyorsunuz, misal; nazik nazik konuşup iyilik yapayım, yardımcı olayım derken bir anda işler sarpa sarabiliyor veya gözlerden ırak yaşayan bir kanun kaçağı aslında çiçek çocuk gibi takılabiliyor.
Diyaloglar sırasında seçtiğiniz seçenekler ile karanlık veya aydınlık taraf puanı kazanıyorsunuz, bu puanlar deneyim puanınızdan farklı olarak sadece karakterinizin yönelimi ile ilgili ve tabii aynı zamanda Jedi yeteneklerinizi de ne yönde kullanacağınızın yolunu yapıyor. Deneyim puanlarını da her RPG’de olduğu gibi görevlerinizi bitirerek kazanıyorsunuz. Görevi ne kadar başarılı bir şekilde tamamladığınıza göre de kazandığınız deneyim puanı miktarı değişiyor. Her seviyenin bir sonraki seviyeye geçmesi için gereken deneyim puanı miktarı ise farklı. Otomatik olarak puanlarınızı harcayabilir veya benim gibi obsesif bir şekilde ince eleyip sık dokuyarak kendiniz birer birer puanlarınızı dağıtabilirsiniz.
Ufak bir not, uzun zaman önce nerede olduğunu hatırlamadığım bir sitede 5-7. seviyeler civarında seviye atlamayı elinize ışın kılıcınız geçene kadar bırakmanızı önermişlerdi. Tabii biraz sıkıntıya sebebiyet verebiliyor bu durum. Ancak eğiliminizin ne olacağına ve Jedi güçlerinizi de ne yönde kullanmak istediğinize karar verdikten sonra biriken puanları bir anda kullanmak sizi sanki karşıdaki ufak dağları siz yaratmışsınız hissi uyandırıyor oynarken. Bilginize.
KOTOR, Episode I’den 4000 yıl önce geçiyor ve ekip üyeleriniz de Episode 1-2-3-4-5-6 karakterlerinin birer alternatifleri demiştim. Bir başka alternatif de Ebon Hawk adındaki gemimiz, Millenium Falcon‘ın büyük büyük büyük büyük dedesi oluyor kendisi. Bu gemiyi çok sevin. Çünkü filmlerden (hatta sadece Star Wars değil burada bütün uzayda geçen her şeyden bahsediyorum) de bileceğiniz üzere gemilerde geçen bölümler yadsınamayacak kadar çok. Ekip üyelerinin birbirleri ile konuşmak için zamanları oluyor böyle zamanlarda, daha iyi tanışıp kaynaşıyorlar. Her ekip üyesiyle de arada bir konuşmak gerekiyor; zaman zaman hikayeye katkısı olsun zaman zaman da yan görev olsun diye. Bu enstanteneyi atlamamışlar ve oyuna da yedirmişler çok güzel bir şekilde. Her yolculuk bir sinematik ile geliyor.
Benim kişisel fikrim olarak görüntü kalitesi hiçbir zaman çok büyük bir önem teşkil etmemiştir, hikaye ve oyundan aldığım keyif her zaman daha ön plandadır. Ancak oyunu çıkış tarihinden 13 yıl sonra hala daha grafikleri de gözünüze batmadan oynayabiliyorsanız, oldukça başarılı bir iş çıkarttıklarını söyleyebilirim. Tek sıkıntısı geniş ekran olarak oynayamıyorsunuz o kadar. Gerek diyaloğa girdiğiniz karakterlerin dudak hareketleri olsun, gerek savaş animasyonları, gerekse çevre dizaynı olarak oyun hala görsel bir şölen.
Sonuç olarak Star Wars: Knights of the Old Republic zamanının en iyi oyunlarından bir tanesi olmakla birlikte, Steam kütüphanelerimizin de Efsaneler sekmesinde yerini almayı hak ediyor. Sadece Star Wars deneyimini popüler karakterler olmadan sadece sizin hikayeniz olması ile değil, aynı zamanda da bir rol yapma oyunundan beklenebilecek en üst seviye performansı da sergiliyor. Güç sizinle olsun, iyi oyunlar!