Icewind Dale, 2000 yılında çıkmış, Forgotten Realms’in kuzeyinde geçen şahane bir Black Isle oyundur. İsmini aldığı yöre daha çok Salvatore romanları sayesinde bilinmesine rağmen, crpg serisi onlardan bağımsız apayrı bir hikayeyi anlatır. Aslında Black Isle’ın yaptığı Infinity Engine motoru kullanan oyunlardan en az öne çıkanıdır, ama bu kendi içinde bir şaheser olduğu gerçeğini değiştirmez. Daha çok hack & slash ve multiplayer oynamayı sevenler için düşünüldüğünden olsa gerek, rol yapma tutkunları oyunun senaryosunun güzelliğini övmekle birlikte genellikle Baldur’s Gate ya da Fallout gibi kardeşlerini tercih ederler.  Mesela Baldur’s Gate multiplayer oynanabilmesine rağmen hikayesi gereği bir karaktere esas oğlan/kız muamelesi çektiği için “Parti halinde dungeon’a yaratık kesmeye giriyoruz, yey!” gibi klasik D&D konseptine meraklı oyunculara yönelik tasarlanmıştır Icewind Dale. Ancak bu misyonunda pek başarılı olduğu söylenemez. Rol yapma meraklıları için fazla aksiyonlu, aksiyon meraklıları için de fazla hikayelidir, ancak iki grubun da söylenerek devam etmesini sağlayacak kadar Black Isle’dır, yani usta işidir.

Oyunun atmosferini bu karakter portrelerinden dahi anlayabilirsiniz.

Daha en başta Jerrod’un Taşı’nın efsanesinin anlatıldığı bölüm, size bu oyun Forgotten Realms’de geçmesine rağmen Baldur’s Gate gibi şen şakrak bir şekilde dağda bayırda dolaştırmayacağının mesajını verir. Onun yerine sizi Spine of the World (Yerkabuğunun Omurgası) adlı uzun sıradağların sonu gelmez zindanlarının derinliklerine yollayacaktır. Kuzeyde tonlarca yaratık ve kültürleri genellikle bu dağların altındaki mağaralar sisteminde hayatlarını idame ettirirler. Bu mağaralar bazılarının doğal habitatıyken, bazıları da son zamanlarda insanların gelmesi nedeniyle buralara yerleşmiştir. Kendi içlerinde de savaşırlar ve bu nedenle Icewind Dale atmosferi, kuzey efsanelerinin kasvetiyle yüklüdür. Lord of the Ringsvari ortamda bol fireball fırlatmacalı ve yaratık kesmeli D&D oynamayı seviyorsanız, kaçırmamalısınız özetle.

Bu karakter portreleri crpg severler arasında epey ünlüdür, her crpg için yapılmış versiyonlarını bulabilirsiniz.

Zaten ilk bakışta karakter portrelerinin çizim tarzından oyunun çok daha kasvetli ve atmosferik olacağını anlarsınız. Baldur’s Gate serisi senaryosu ve karakterleriyle öne çıkar, Icewind Dale ise atmosferiyle. Bu atmosferin başarısında Jeremy Soule tarafından bestelenmiş soundtrack’inin etkisi büyüktür. Icewind Dale karakterlerinin pek azının adını hatırlarsınız, çünkü hepsi senaryoyla ve mekanlarla örülmüş bir bütündür. Aklınıza karakterin adı değil, Kuldahar’daki bık bık konuşan ağlak archdruid, ateş devlerinin mağarasında size ölümüne dalan rahibe ya da Seldarine’s Hand’deki  arınmak isteyen savaşçı elf kadının ruhu gelecektir. Düşmüş elf şehri Seldarine’s Hand, bir zamanlar muazzam bir dwarf şehri olan Dorn’s Deep’in yıkıntıları ve Yuan-ti’lerin kalesi Dragon’s Eye gibi mekanlara girdiğinizde ürpermeden edemezsiniz.

Icewinid Dale EE karakter inventory ekranı.

Hani Baldur’s Gate’in karakter yaratma ekranında saatler geçirdiğimi söylemiştim ya. İşte şimdi onu altıyla çarpın çünkü evet, 6 adet karakter yaratacaksınız. Bu tabii ki apayrı bir strateji imkanı sunuyor. Birbirleriyle iyi çalışacak sınıflar ve karakterleri hesaplayıp seçmek tamamen oyuncunun insiyatifine bırakılmış, hazır npc’lere mahkum değilsiniz. Oyunu bu karakter yaratma ekranında kazanıp kaybedebilirsiniz anlayacağınız. Icewind Dale serisinin savaşları zordur ve ÇOKTUR. Karakterleri bunu unutmadan yaratmak lazım. Bir de, karakterleri yaratmadan önce oyunun yaratıklarına bir göz atmak lazım, sonra üzülürsünüz. Ben genellikle ilk üç karakteri dövüş , son üçü büyü ağırlıklı yaratırım mesela. Bu oyunu tekrar oynanabilir yapan nokta değişik npc diyalogları değil, tamamen size bağlı değişik karakter kombinasyonlarıdır.

Easthaven. Şu sol yukarıdaki Tempus mabedini görüyor musunuz? Efsanevi Jerrod’s Stone ile birlikte pek çok kuzey efsanesinin yadigarlarının saklandığı yerdir burası. Ömrünüzü yiyecek o taş benden söylemesi.

Oyun, Easthaven adındaki küçük bir kasabada başlar. Grubunuz, masum masum tavernada içki içerken Hrothgar adında bir adam peydah olur, siz beni bir görün der, gider. Easthaven, Ten-Towns’u oluşturan on yerleşimden biridir ve Hrothgar tarafından yönetilmektedir.