Shadows Of the Empire
-
Halil Kardıçalı
- Bilgisayar Oyunu, Çizgi Roman, Kitap
- 8 Haziran 2015
Şu anda Disney’in büyük ve önemli bir projesi mevcut filmler arasında olan bitenleri ve karakterlerin başına gelenleri yeni hikayeler ile zenginleştirmek için birçok yayın mecrasını kullanmak. Başarılı bulduğum bir insiyatif, çizgi filmler, basılan yeni çizgi roman serileri (Star Wars, Darth Vader) ve çekileceği ilan edilen filmler (Rogue One, Boba Fett) çok heyecan verici. Ellerinde güzel malzeme var, umarım icraatta iyi olur da bu çalışmaların altından layıkıyla kalkabilirler.
Bu projenin atası olan çalışma ise Shadows of the Empire romanı, çizgi roman serisi ve oyunu. Birçok mecrada benzer/aynı hikayenin (parçalar halinde) anlatılması oldukça hırslı ve ilgi çekici bir çalışma aslında. Artık bu tip projeler pek yapıl(a)mıyor, romantik ve hüzünlü bir selam çakıyoruz o güzel günlere buradan! İmparator’un karanlık gölgesinde olan bitenler, Empire Strikes Back ile Return of the Jedi arası dönemi anlatması itibarıyla son derece lezzetli . İşin içine filmlerde yer yer temas edilen (ve arz-ı endam ettiklerinde çok hızlı popüler olan) ama filmlerde çok derin işlenemeyen uzay korsanlarının da dahil edilmesiyle menü aslında son derece zenginleşiyor. Çok büyük umutlar ve beklentiler yaratmasına rağmen roman, oyun ve çizgi roman serisi tadı damanağınızda kalan bir lezzet sunmuyor son tahlilde.
Ana hikaye örgüsü oldukça iyi aslında, asiler tarafından Empire Strikes Back’in sonunda karbon dondurucusunda kalıp haline getirilmiş Han Solo’yu bulma ve kurtarma çabalarını izliyoruz, bir yandan Luke’un kendi kendini Jedi olmak yolunda eğitmesine şahit oluyoruz. Bütün bunlara bir Dash Rendar karakteri de dahil oluyor. Dash için bir mini Han Solo diyebiliriz, hatta biraz fazla benzediği için Han’a (biraz herkes çok seviyor Solo’yu, ama kendisi dondurma kıvamında şu anda, en iyisi yokluğunu aratmayacak bir karakter katalım fikri sezinledim) iyi bir fırsat kaçırılmış onun adına.
İmparatorluk tarafında da Darth Vader’in Luke’u bulma ve kendi tarafına çekme çabası sürüyor. Üçüncü bir taraf olarak da konuya Black Sun Fenalık Loncası (galaktik mafya), Hutt’lar, serbest çalışan korsanlar/kaçakçılar ve giriyor. Han Solo’nun Boba Fett tarafından Jabba the Hutt’a tek parça ulaştırılıp parasını alma kovalamacasının yanında, Black Sun’u organizasyonunun başı olan Prens Xizor’un, Darth Vader’ı İmparator’un gözünden düşürüp yerini almak entrikaları ekleniyor.
Hem bilindik karakterleri geliştirdiği, hem de yepyeni ilginç karakterler eklediği için potansiyeli çok olan bir çalışma Shadows of the Empire ama anlatım gücü biraz zayıf kaldığı için bir başyapıt olamıyor. Yeni karakterler ayrı ayrı oldukça ilginç; Prens Xizor mesela fenalıkları ve planları başka koşullar altında ve farklı hikayelerde daha çok okumak isteyeceğim biri ama Darth Vader’la güreşince olmuyor tabii. Benzer şekilde Xizor’un yancısı Guri çok güçlü, dünya dışı ve (garip bir şekilde) tutkulu bir karakter, onu da daha çok tanımak istiyor insan.
Dash Rendar, Han Solo’dan biraz daha farklı resmedilmiş olsa çok çok daha lezzetli olurmuş, Han Solo’nun gençlik yılları böyleydi herhalde kanıksamasının ötesine pek geçemiyor. Boba Fett (ve diğer kafatası avcıları) romanda yeterince yer kaplamıyor maalesef (çizgi romanda ve oyunda biraz daha çok sahne alıyorlar ve o kısımlar oldukça güzel). Buna karşılık Luke’un kendini eğittiği yerleri oldukça beğendim, iç ses faslı Force analizinde ve kullanımında yine çok şey katmış karaktere.
EU’yu çok zenginleştiren ve sonrasında çok popüler olan birçok karakter var bu öykünün içinde. Filmlere birşeyler katmaya ama ana öyküden çok da fazla uzaklaşmamaya çalışıyor ve biraz bu noktada tökezliyor. Romantik ve nostaljik bir kafada okursanız çok hoşunuza gidecektir ama kat ve kat daha iyi olabilirmiş, anlatım ve kurgu daha başarılı bir yazar tarafından yapılsaydı.