Skyrim’de Rol Yapma Seçenekleri

Paralı Asker / Şövalye

Yanlışlıkla hapse atılmış bir imperial olarak başlar. Ejderha bu yanlış anlaşılmayı istemeden de olsa çözünce fırsat bulduğunda imperial güçlerine katılır. Nord ayaklanmasını bastırdıktan sonra önünde, düşüncelerine göre iki yol açılır.

Birinci seçenek, askerliğe ve savaşa devam etmektir. Hal vaziyet böyle olunca Companion grubunun görevlerine katılır ve oradan ilerler. Paralı bir asker gibi, kendine bir yuva aramış ve sonunda bulmuştur. Companion görevlerinin yanı sıra Jarl’ların verdiği görevleri de kabul eder. Genelde tek elli silah, kalkan ve ağır zırhlar üzerinden ilerler. Demirciliğe de merak salar, kendine çok daha iyi silahlar, zırhlar üretmeye başlar. Büyü ile hiç bir işi olmayacaktır.

İkinci seçenekte paralı asker, savaşın kuzey topraklarına getirdiği yıkımdan hoşlanmaz ve imperial lejyonlarının açtığı (kendisinin de dahil olduğu) yaraları tamir etmeye uğraşır. Tek elli silah, kalkan ve ağır zırhlarına yanı sıra şifa veren restoration büyüleri ile ilgilenmeye başlar. Kendisinden yardım isteyen hiç bir insanı geri çevirmez. Bireysel görevleri ve şahsi kazanımı umursamaz, hiçbir dilencinin yanından boş geçmez ve kiliselere bağışta bulunur. Bir ihtimal Dragonborn görevlerini de takip edebilir ancak o çoğunlukla kişisel bir yoldur ve masum halk ile iç içe olmak daha samimi gelmektedir.

Benzer fikirlerde silah arkadaşlarını yanına alabilir.

Korucu / Gezgin

Wood elf olarak yolu bir şekilde kuzeye düşmüştür. Ejderhadan kurtulduktan sonra kendi yoluna gider. O köy senin bu kasaba benim dolaşır. Şehir yöneticileri, büyük olaylar ve gruplar ile ilgilenmez. Daha fazla yeri görmek, daha çok insanla tanışmak ve elinden geldiğince (tercihe göre) yardım etmek için oradadır.

Okçu, gerektiğinde gizlenebilen, belli oranda konuşmaya girebilen, hafif zırhlı bir karakterdir. Büyüye karşı bir duruşu yoktur, ihtiyaç duyduğu büyüleri kullanabilir. Hayvanlara karşı olan görevlerden hoşlanmaz, ayının inine giren avcılarla dostluk etmez. Eğer bulursa Bard College görevlerini yapar çünkü orada iyi hikayeler vardır. İksir yapımı ile ilgilenmesi keyifli olur çünkü gezip gördüğü yerlerde sayısız bitki ve malzeme bulmuştur.

Yanına katılmayı isteyen her türden yoldaşı severek kabul eder. Köpek ve benzeri yoldaşları daha da çok sevecektir.

Haydut

Çakal ya da Katil’den ne farkı var diyeceksiniz. Bunların ikisi de medeni adamlardı. Çakal hırsız, ağzı laf yapan, paraya düşkün sinsi bir adamdı. Katil ise disiplinli, bireysel gelişimine odaklı, kendini düşük profil tutmaya çalışan tehlikeli bir tipti.

Haydut ise bunların ikisi gibi sneak bazlı bir adam olmadığı gibi kesinlikle medeni de değil. Haydut bulduğu silahı kullanır, ilkeleri yoktur. Büyüye diş geçirebilirse onu da kullanır. Yol ortasında gördüğü gezgin tüccarlara saldırır, dağ başındaki ıssız köylerde evleri soymaktan çekinmez, yakalanırsa muhafızları da öldürmeyi dener. Beceremezse de kaçar. Daedric artifactların varlığını öğrenirse onları mutlaka elinde ister. Bu şekilde bakıldığında çoğu oyuncunun oynadığı karakter gibi “dümdüz bilgisayar oyuncusu” görünse de işin aslı öyle değildir. Haydut, köylerden halktan quest almaz. Bir şekilde verirlerse de yapmaz. Şehirlere pek girmez ancak girdiğinde işine yarayacak ve kendisini tatmin edecek türde questler alırsa onları yapabilir. Herhangi bir hikaye serisini de takip etmez.

Yanına katılacak birini bulursa, katılmasına da izin verir. Hiç bir eşyayı da yoldaşı ile paylaşmaz. Orc ya da Argonian ile canlandırması daha keyifli olur.

Yorumlar