The Wolf Among Us – Dedektifliğin Kurdu Olmak

Peki Oyun Nasıl?

Oyun mekanikleri oldukça sade. Hikaye ilerlerken Bigby’nin girdiği diyaloglarda vereceği cevapları seçiyor ve vermesi gereken kritik kararları alıyoruz. Evet, çoğu rol yapma oyununda bu saydıklarım zaten yapılır ancak Telltale’in oyunlarında yaptığınız her şeyin oyunun ilerleyen bölümlerinde dramatik bir etkisi oluyor. Laf arasında terslediğiniz bir karaktere gelecekte işiniz düştüğünde burnunuzdan getirebiliyor ya da araştırmaya gitmek üzere A mekanına değil de B’ye gitmeye karar vermeniz durumunda hikaye akışı etkileniyor.

Oyunun aksiyon sahneleri de diyaloglarla benzer şekilde; size verilen süre içerisinde bir tuşa basmak ya da ekranda bir noktaya tıklamak şeklinde canlandırılıyor. Ancak bu sahneler çok basit kurgulanmış olsa da oyunun genelinde üzerinize çöken rehavet yüzünden de boş bulunup ölme riskiniz çok yüksek. Bu yüzden aksiyon sahnelerinin yaklaştığını hissettiğiniz anda alarma geçmenizi tavsiye ederim.

Bigby, vaktiyle Kırmızı Başlıklı Kız ve Büyükannesini elinden kurtaran Avcı'yı pataklarken.

Bigby, vaktiyle Kırmızı Başlıklı Kız ve Büyükannesini elinden kurtaran Avcı’yı pataklarken.

Hatta yazımın başında sıraladığım Wolf Among Us’ın da dahil olduğu Telltale Games oyunlarının hiç vicdan azabı çekmeden interaktif film olduklarını söyleyebiliriz. Ancak gözlemlerime dayanarak ekleyeyim;  büyük resme baktığınızda aslında Telltale Games’in kullandığı giriş bölümü ve nihai sonuçun değişmediği bu anlatım dili, aslında otoyolda seyrederken arada tali yollara sapmak ama eninde sonunda gideceğiniz yerin değişmemesi gibi bir şey.

Son olarak Telltale Games’in -tıpkı diğer oyunlarında yaptığı gibi- bölüm sonlarında kilometre taşı görevi gören kararlarınızın, oyunu o ana kadar oynayan tüm oyuncuların yüzde kaçıyla aynı olduğunu kıyaslaması çok hoş bir fikir olmuş.

“Delirtmeyin Beni!”

Çizgi roman serisini okuyanların bildiği gibi; Bigby malum geçmişi sebebiyle Fabletown halkının temkinli yaklaştığı bir karakterdir. Wolf Among Us’ın geçtiği dönem çizgi romanlardan da eski olduğu için halkın Bigby’ye yaklaşımı daha da mesafeli. Hatta siz de insanlara agresif davranırsanız bu durum açıkça korkuya, dolayısıyla size karşı türlü türlü tepkiye dönüşebiliyor.

"Ne oldu çavuşum zoruna mı gitti?"

“Ne oldu çavuşum zoruna mı gitti?”

Oyunda Bigby’nin hayvani doğasıyla kendi içinde yaşadığı çatışmalar gerçekten çok iyi yansıtılmış. Sürekli öfkenizi kontrol altında tutarak saygın bir kasaba şerifi gibi davranmaya çalışıyorsunuz ve inanın karşınızdaki tipler işinizi hiç kolaylaştırmıyor! Özellikle sorgulama sahnelerinde ukala tavırlarıyla damarınıza basan karakterlere şiddet uygulamak işten bile değil. Hikaye, sizi sürekli bunlara dil dökmek yerine ağızlarının ortasına yapıştırmanın çok daha iyi bir fikir olduğuna ikna etmeye çalışıyor, sıklıkla da başarıyor. Dürüst olmak gerekirse en son sinirlerimi bu kadar askerde “Zoruna mı gitti çavuşum?” diyen erler zorlamıştı. Ancak tüm Telltale oyunlarında olduğu gibi, ne kadar makul olmayan hareket yaparsanız oyunun ilerleyen dakikalarında girdiğiniz iletişimlerde işiniz o kadar zorlaşıyor.

Toparlayacak Olursak…

Oyun maalesef seslendirme ve altyazı dili olarak sadece İngilizce! Nedense Telltale Games en azından altyazı konusunda topluluk desteğiyle bile bunu rahatlıkla çözebilecekken neredeyse hiç bir oyununda bu topa girmiyor. Anlamak çok güç.

Oyunla ilgili iki şey beni biraz rahatsız etti. Birincisi; olaylar çizgi romandaki zaman düzleminden daha önce cereyan ettiğinden, eğer çizgi romanları okuduysanız bazı karakterlerin başına bir şey gelmeyeceğine emin oluyorsunuz. Bu pek de keyfimi kaçırmasa da bu durum bende küçük çapta bir spoiler yemiş etkisi yaptı.

İkinci olarak, çizgi romandaki Bigby’nin iyileşme gücü inanılmaz seviyede olmasına rağmen oyunda pek öyle değil. Muhtemelen yapımcılar oyuncunun stres altında olması için Bigby’nin bu gücünü bir hayli zayıflatmış.

"Sen bir de beni çizgi romanda göreceksin Snow, hemen iyileşiyorum orada!"

“Sen bir de beni çizgi romanda göreceksin Snow, hemen iyileşiyorum orada!”

Detaylı ve zekice hazırlanmış senaryosu, çizgi roman tarzını harika şekilde yansıtan görselleri, atmosferik müzikleri, seslendirme kalitesi ve beyninize tokat yemiş etkisi yaratan ilginç finaliyle Wolf Among Us bana göre şimdiye kadar oynadığım en güzel macera oyunuydu. Elbette bir süredir sıkı bir Fables takipçisine dönüşmüş olmamın bunu söylemimdeki etkisi oldukça büyük.

Yorumlar