Transformers: Devastation – Bu Dünyayı Başımıza Yıkarlar!
Oyunda Neden Bu Kadar Çok Combiner Var?
Muhtemelen Transformers: Fall of Cybertron adlı oyunda kullanılan Bruticus oyuncular tarafından çok sevildiği için. Ama o değil de, haydi Devastator, Transformers evreninde diğer combinerlara göre daha sevilen bir karakterdir. Hem serideki ilk combiner olması, hem diğerlerine göre daha şık görünmesi hem de 1986 yılında çekilen The Transformers: The Movie’de önemli bir rol alması sebebiyle oyunda onun gözükmesi çok normal.
Peki o zaman Menasor gibi çoğu Transformers hayranının ismini bile hatırlamadığı bir combinerın oyunda ne işi var? Dahası; oyunun sonunda kendilerinin de birer Autobot combiner olduğunu bildiğimiz Protector ve Superion neden gözüktü? Bir sonraki oyunda aktif rol alacaklar mı? Muhtemelen evet, ama gerçek sebep nedir? Tabi ki oyuncak satmak!
2015’in üçüncü çeyreğinde piyasaya sürülen Combiner Wars adlı Transformers oyuncak serisinde Devastator, Menasor, Protector ve Superion oyuncakları satışa çıktı. Devastator’ı oluşturan Constructicon set halinde, diğerlerini oluşturan Stunticon, Protectobots ve Arerialbots birimleri ayrı ayrı satışa sunuldu. Yani çok sıkı bir pazarlama stratejisinden bahsediyoruz burada.
Tabi siz eleştirdiğime bakmayın, uygun fiyatla getirseler memlekete ben de almaya çalışırım! Net!
Renklerin Dili Olsa da Konuşsalar…
Bu bölümü geçen gün birden aklıma gelen eğlenceli bir teoriyi ortaya atmak için ekliyorum. Kaynak benim yani, boşuna aramayın internette bulamazsınız.
Teorimin temelini halihazırda bilinen bir Transformers anekdotu üstüne kurayım: Optimus Prime’ın çizgi filmdeki renkleri; kırmızı, lacivert ve beyazdır. Yani Amerika Birleşik Devletleri bayrağıyla aynı renkler. Dolayısıyla 1984’te, Soğuk Savaş’ın ortasında yayınlanmış bir çizgi filmde Autobot’ların ABD’yi, dolayısıyla rakipleri Decepticon’ların da Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’ni temsil ettiğini varsaymak hiç de yanlış olmaz.
Teorimi dayandırdığım ikinci bilgiyse “combiner mecha”, ya da Japonca ismiyle “gattai”lerın orijinini araştırdığımda karşıma çıktı. 1975’te Getter Robo adlı animeyle başladığını söyleyebileceğimiz ve en akılda kalıcı örneği 1984 yapımı Voltron olan combiner mecha’ların çocuklara takım ruhu, dostluk ve işbirliğinin önemini vurgulaması, “Birlik olursanız karşınıza çıkan tüm engelleri aşabilirsiniz” mesajı vermek için tasarlandığı bilgisine internetten kolayca ulaşabilirsiniz.
Peki, bu “birleşme”, düşman tarafından yapılırsa? Constructionlar ve birleşerek oluşturdukları Devastator’dan bahsediyorum elbette. Sizce birleşmeyi yapan birimlerin birer iş makinesi olması ne anlama geliyor olabilir? Sizce de constructiconlar işçi sınıfını temsil ediyor olabilir mi? Hatta birleşmeleri ABD’nin o dönemlerdeki en büyük korkusu olan komünist ülkelerin ittifak kurmasını temsil ediyor olabilir mi?
Peki Devastator’un, daha doğrusu constructiconların renklerine ne dersiniz? İş makinelerinin renkleri %99 gibi bir oranla yumurta sarısıyken neden onların renkleri yeşil üstüne mor olarak tasarlanmış? Güzel görünsün diye mi? Hiç sanmıyorum! Bu renkleri bir de halk arasında “zıt renkler” olarak bilinen karşılıklarıyla değiştirelim mi? Yani yeşili kırmızıyla, moru ise sarıyla… Ne çıktı? Kırmızı üzeri sarı! Yani komünizm renkleri!
Muhtemelen şu ana bir kısmınız “Vay canına!” derken büyük bölümünüz “Amma da zorlamış tutturmak için” diye düşünüyordur. Belki de basitçe tesadüftür ama n’apayım? Ben de ABD usülü komplo teorisi üretemez miyim eğlenmek için, ne yani? Konu hakkındaki yorumlarınızı aşağıdaki bölüme yazabilirsiniz.
Benzer Yazılar
