Video Oyunu Türleri: Side Scrolling Beat ‘Em Up
Video oyunu türlerini incelediğimiz yazı dizisinin bu bölümünde özellikle 90’lı yılların başında arcade salonlarında çılgıncasına popüler olan side scrolling beat ’em up türünü mercek altına alacağım. (Bu tür için brawler terimi de kullanılmaktadır, ancak ben diğerini tercih ediyorum.)
Türü yüzeysel olarak analiz ettiğimizde kökenlerinin platform oyunlarına dayandığını gözlemleyebiliriz. Platform oyunlarında halihazırda bulunan iki elementin dengesi side scrolling beat ’em up’larda yer değiştirmiştir. Şöyle ki; çevresel engeller oyuncuya platform türünde düşmanlardan daha büyük sorun teşkil ederken, side scrolling beat ’em up’larda bu denge tam tersine dönmüştür. Hatta zamanla çevresel engeller azalarak yok olmuştur.
İki tür arasında bir diğer ayrışma ise oyun alanı kullanımında gerçekleşmiştir. Platform oyunlarında karakterler X (yatay) ve Y (dikey) ekseninde hareket ederken side scrolling beat ’em up’lar X (yatay) ve Z (derinlik) eksenleri kullanmıştır. Y eksenini oyun mekaniklerine dahil etmiş side scrolling beat ’em’lar azınlıktadır.
Devam etmeden önce bir konuda anlaşalım; bu yazı popüler side scrolling beat ’em up örneklerini sıralayacağım bir liste yazısı değil, türün tarihinde kilometre taşları hakkında bilgiler paylaşacağım türden bir yazı olacak. Yani muhtemelen 90’ların ilk yarısı bayılarak oynadığınız bazı oyunları oyunu burada bulamayacaksınız. Yani “Yok ‘Mustafa’ vardı onu niye yazmıyeah?” ya da “Yok Streets of Rage’in dördüncüsü çıkıyeah!” diye gelirseniz ağzınızı burnunuzu kırarım! (Nasıl, yazının havasına baya girmişim değil mi? O zaman tepemin tasını attırmadan atın jetonu da başlayalım!)
İlk Örnekler (1984 – 1986)
Türü ilk tanımlayan iki oyun, aynı zamanda kendilerinden sonra geliştirilen side scrolling beat ’em up’ların takip edeceği iki farklı ekol yaratmıştır. Kung Fu Master ekolü platform oyunu atalarına biraz daha sadık kalarak oyun alanını X ve Y ekseninde tutarken Renegade ekolü oyun alanına Z eksenini katmıştır.
Kung Fu Master (1984)
Irem Corp tarafından geliştirilen ve 1984 yılında yayınlanan Kung Fu Master (ya da Japon sürümündeki adıyla Spartan X), aslında dövüş temalı bir platform oyunu gibidir. Ancak az önce tarif ettiğim gibi; platform öğelerini neredeyse tamamen eleyerek düşmanların oyuncuyla olan etkileşimini temel mekanik alarak dövüş temasını öne çıkaran ilk beat ’em up olarak tarihe geçmiştir.
Oyunda kung fu ustası Thomas, beş katı da düşman dolu binadan kaçırılan kız arkadaşı Silvia’yı kurtarmaya çalışmaktadır. Epi topu beş farklı düşman türü olan oyunda her katın sonunda farklı bir boss çıkmaktadır. Arcade salonlarını hedefleyen oyun, ortalama 7 ila 8 dakika arasında tamamlanabilmektedir.
Oyun aslında Bruce Lee’nin 1972 tarihli Game of Death adlı filminin oyunu olması için tasarlanmıştır. Ancak daha sonra daha güncel bir film olan 1984 yapımı Jackie Chan’in Spartan X adlı filminin ismini taşımasına karar verilmiştir. Özellikle “ismini taşımasına” yazdım, zira isim dışında filmle oyunun herhangi bir benzerliği yoktur.
Oyunla ilgili bir diğer anekdot ise oyunun tasarımcısının ne kadar efsane bir kişi olduğudur. Takashi Nishiyama ilerleyen tarihlerde Street Fighter, Fatal Fury: King of Fighters, Art of Fighting, The King of Fighters ’94, ve Samurai Shodown gibi pek çok dövüş (fighting) oyununa imza atmıştır.
Renegade (1986)
Her ne kadar ilk beat ’em up olarak Kung Fu Master gösterilse de, aslında Technos Japan imzasını taşıyan 1986 yapımı Renegade, türü tanımlayan oyun olmuştur.
Renegade, Mr. K adlı bir sokak dövüşçüsünün kız arkadaşını çetelerin elinden kurtarmasını konu eder. Dört bölümden oluşan oyunda her bölüm sağa ve sola doğru birer ekran kadar daha genişleyen alanlarından oluşmaktadır. Her bölümde 2’şer farklı tür düşman birer de boss bulunur. Boss’lar bir süre dövüşü izledikten sonra yardakçıların sayıları azalınca dövüşe katılır.
Renegade’in en önemli özelliği, oyun alanını Z eksenine doğru derinleşmesidir. Bunun yanında dövüş stilinde yapılan pek çok şey, gelecek beat ’em up oyunlara yol göstermiştir. Joystick’i aynı yöne doğru iki kere dürterek karakterin koşmasını sağlamak, düşmanı yakalayıp hareketsiz bırakmak, yakaladığı düşmana vurmak (hayalarına) ya da fırlatmak, yere düşen düşmanın üstüne çökerek ağzına burnuna yumruk saydırmak, düşmanların çukurlara düşüp ölebilmesi ve düşmanlardan birinin Mr H’yi kurt kapanına alıp bir diğerinin karnına saydırması gibi hareketler ilk kez Renegade’de kullanılmıştır.
Renagade serisinin, Target: Renegade (1988) ve Renegade III: The Final Chapter (1989) adlarını taşıyan iki rezalet devam oyunu bulunmaktadır. Bu oyunların arcade versiyonları hiçbir zaman yapılmamış, sadece konsollarda yayınlanmıştır.
Son olarak şunu da not düşeyim; Renegade’in esin kaynağı, 1979 yapımı The Warriors adlı filmdir. Hatta sitemizde tanıtım yazısı da var:
Şehrin Kötü Çocuklarının Son Direnişi: The WarriorsAltın Çağ (1987 – 1991)
Side scrolling beat’em up’ların altın çağı 1987 yılında yayınlanan Double Dragon ile başlar. Bu dönemde yayınlanan hemen her yeni oyun bir öncekinin üstüne bir şeyler koyarak türün gelişmesine katkıda bulunmuştur.
Double Dragon (1987)
Technos Japan’ın Renegade’den sonraki eseri 1987 yapımı Double Dragon, beat ’em up türünün altın çağının başlangıcı olmuştur. Hikaye yine aynıdır: Marian adlı bir kadın bir çete tarafından kaçırılır ve kahraman(larımız) Billy ve Jimmy onu kurtarmak için harala gürele dövüşürler.
Technos Japan, Renegade’de başarılı olan birçok elementi alıp üstüne ilerledikçe devam eden bir oyun alanı, rakiplerin elinden alınıp kullanılabilen beyzbol sopası gibi silahlar, çevrede bulunan varil gibi objeleri kaldırıp atmak ve en önemlisi; oyunu iki kişi oynayabilmek gibi özellikler eklemiştir. Sonuçta oyun bir araba bug içermesine rağmen çok büyük başarı yakalamıştır. Bir döneme damga vuran arcade salonlarındaki çok oyunculu beat ’em up oyunların en büyük ilham kaynağı Double Dragon’dan başkası değildir.
Bu arada “bir araba bug” derken kesinlikle abartmıyordum. Zira karakterlerin kafa atmaları ve geriye zıplayarak attıkları tekmeler neredeyse tamamen kullanışsızdır. Düşman yapay zekaları çok yetersizdir. Ancak en büyük bombayı sona sakladım: Dirsek vuruşu! Yumruk ve zıplama tuşlarına aynı anda basınca karakterler arka yöne doğru dirsek atmaktadır ve bunun düşman tarafında hiçbir savunması yoktur. Oyuncular kısa süre sora sadece dirsek vuruşuyla oyunu hiç zorlanmadan bitirilebildiklerini keşfetmişlerdir.
Belki tüm bu sorunların farkında olduklarından, belki de basitçe oyunun başarısından hemen faydalanmak istediklerinden Technos Japan hemen ertesi yıl, yani 1988’de Double Dragon II: The Revenge’i yayınladı. Oyun, ilk oyunun grafikleri değiştirilmiş, yeni düşmanlar eklenmiş zaten iyi müzikleri harika hale getirilmiş ve dövüş sistemi kelimenin tam anlamıyla mükemmelleştirilmiş olarak arcade salonlarındaki yerini almıştır.
Double Dragon’un arcade kariyeri maalesef çok kötü bir devam oyunu olan 1990 yapımı Double Dragon 3: The Rosetta Stone ile sona ermiştir. Ancak Double Dragon ismini devam ettiren birçok oyun özellikle Nintendo konsollar için yıllar boyuna üretilmeye devam etmiştir. Hatta son birkaç yılda hortlayan retro gaming dalgası sayesinde 2012 yılında konsol, 2014 yılında ise Steam versiyonuyla yayınlanan Double Dragon: Neon, serinin bir tür parodisi olarak karşımıza çıkmıştır.