Video Oyunu Türleri: Tile-Matching

Günümüzün sıkı bilgisayar oyunu takipçileri, akıllı telefon oyunlarına genelde mesafeli yaklaşıyor. Hatta salgın gibi yayılan ve hepsi birbirinin aynısı olan Candy Crush Saga türevlerini gördüğünde surat buruşturuyor. Ancak bu yazımda detaylı olarak anlatacağım gibi; aslında zamanda geriye gidip baktığımızda Candy Crush Saga’ın atası olan tile-matching türü oyunların arcade ve konsol kökenli olduğunu gözlemleyebiliyoruz. Peki, ne oldu da böyle sıkı bir kitleye hitap eden bir oyun türü şimdilerde 40 yaş üstü ve teknoloji düşmanı kitlenin eline düştü ve milyar dolarlık sektör haline geldi?

Tile-matching oyunların evrilme sürecine büyük ölçüde tanıklık ettiğim için bu yazıyı büyük keyifle kaleme alacağımı düşünüyorum. Ancak daha önceki yazılarımdan tarzıma aşina olanların çok iyi bileceği gibi; öncelikle çok kısa bir tarih bilgisi vermek isterim:

Mahjong

Mahjong

Desen eşleştirme yani tile-matching video oyunları mekaniklerinin temeli, 20’nci yüzyılın başlarından beri oynanan Mahjong’a kadar dayanır. Hatta Mahjong, 51 ve Uno gibi birçok iskambil oyunu yanında ülkemizde de çılgınlar gibi popüler olan Okey’e de zemin oluşturmuştur.

Gelelim listemize:


Tetris (1985)

İlk tile-matching türü video oyunu 1985 yapımı Tetris’tir. 7’den 70’e herkesin Tetris’in ne olduğunu bildiği için mekaniklerinden bahsetmeyeceğim. Ancak konu Tetris olunca anlatabileceğim birkaç anekdot var:

Tetris’in tasarımcısı, Sovyet Bilim Akademisi’ne bağlı bir bilgi işlem merkezinde memur olarak çalışan Alexey Pajitnov’dur. Palitnov, kökeni 1907 yılına dayanan Polyominoes adlı puzzle oyununda kullanılan şekilleri kullanarak Tetris’i tasarlamıştır. Pajitnov, Tetris ismini Yunancada “dört” anlamına gelen “tetra” ile en sevdiği spor olan “tennis” kelimelerini birleştirerek elde etmiştir.

Sovyetler Birliği’nin yurt dışına ihraç ettiği ilk oyun olarak tarihe geçen Tetris, tüm zamanların en çok satan video oyunudur. 2010 yılında açıklanan verilere göre Tetris 170 milyondan fazla disk / kartuş versiyon, 70 milyondan fazla içinde sadece Tetris bulunan cihaz, akıllı telefonlarda ise 100 milyondan fazla lisanslı kopya satmıştır. Ancak Pajitnov, Sovyetler Birliği döneminde devlet memuru olduğu için oyun devletin malı sayılmış ve bir kuruş bile telif alamamıştır. Ancak 1991’de Amerika Birleşik Devletleri’ne taşınmış ve 1996’da kurduğu The Tetris Company sonrasında eserinden para kazanmaya başlamıştır.

Tetris (1985)

SameGame (1985)

SameGame, muhtemelen ismine aşina olmadığınız ancak ekran görüntülerini ve oynanışını gördüğünüz anda “Aaa! Bu muydu?” diyeceğiniz kadar bildik bir oyun. Oyun, karşımıza nizami dizilmiş bir ekran dolusu farklı renkte kare çıkarır. Bu karelerden herhangi birine çift tıkladığımızda ona bağlı tüm komşu aynı renkteki kareler de zincirleme reaksiyonla yok olarak puan kazandırır.

Oyunun ilk tasarlandığı platform, Fujitsu’nun kendi işletim sistemiyle çalışan FM-8 ve FM-7 adlı bilgisayarlardır. Hatta oyun Japon bir bilgisayar dergisinin yanında promosyon olarak dağıtılmıştır. Fujitsu versiyonunda oyun Chain Shot! adıyla yayınlanmıştır. Fakat 1992’de oyun Unix platformlara port edilirken ismi SameGame olarak değiştirilmiştir.

Günümüzde mobil oyun piyasası devi King’in geliştirdiği Pet Rescue Saga (2012), yerli oyun yapımcı firma Peak Games’in imzasını taşıyan Toy Blast (2015) ve Rovio’nun Angry Birds efsanesinin kim bilir kaçıncı alternatifi olan Angry Birds Blast (2016), SameGame’in evrilerek günümüze ulaşmış klonlarıdır.

SameGame - Windows 3.1 Versiyonu (1993)

SameGame – Windows 3.1 Versiyonu (1993)

Puzznic (1989)

Dönemin büyük arcade oyun yapımcısı Taito, 1978 yılında piyasaya sürdüğü Space Invaders ile bilinir. Ancak video oyun tarihinde not düşülmesi gereken bir diğer eserleri de Puzznic’tir.

Puzznic, karşınıza her seviyede farklı bir bulmaca çıkarır. Ekrandaki aynı şekilli kareler yan yana ya da üst üste getirildiğinde yok olarak puan kazandırırlar. Sağa sola çekiştirerek eşleştirdiğiniz karelerin tümünü temizlediğinizde ise bölüm tamamlanmış olur. Oyunun zorluğu, her bulmacanın kendine has bir platformu olması ve oyunda yer çekimi olmasıdır. Yani bir platformdan aşağı itilen kare bir daha geri yukarı taşınamaz. Oyun size her jetonunuz karşılığında üç deneme hakkı verir.

Puzznic’in bir diğer özelliği de fan service yapmasıdır. Oyunda geçilen her bölüm sonrasında arka plandaki tuğlaların bir kısmının yok olması ve dijitize edilmiş çıplak bir Japon kızı fotosunun görünmesini sağlanıyordu. Benim ortaokul dönemime denk gelen 90’lı yıllarda bir çift meminto göreceğiz diye çektiğimiz eziyeti siz düşünün artık!

Puzznic (1989)

Puzznic (1989)

Columns (1989)

Sega imzasını taşıyan Columns’un oyun mekanikleri olarak Tetris’e çok benzer, ancak önemli farklar vardır. Diklemesine yerleştirilmiş üçlü gruplar halinde farklı mücevherler aşağı doğru düşmektedir. Oyuncu bu şekilleri sağa ya da sola çekiştirerek üç ya da dört aynı şekli yan yana veya üst üste gelecek şekilde yerleştirmeye çalışır. Bu şekilde eşleşen şekiller yok olarak puan kazandıracaktır. Ayrıca oyuncu ateş tuşuna her tıkladığında düşen üçlü grubun sıralamasını da değiştirebilmektedir.

Columns, günümüzde çılgınlar gibi popüler olan ve match three olarak adlandırılan tile-matching alt kolunun gelişmesi için ilk adımı atmış olmasıyla önemlidir. Aynı zamanda oyun mekaniklerini bir görsel temaya yedirmiş ilk tile-matching oyunudur. Temada kullanılan mücevherler ise 2001 yılında match three oyunları popüler hale getiren Bejeweled’a da görsel anlamda esin kaynağı olmuştur.

Son olarak; oyunun iki kişilik olması yayınlandığı dönemde başka Tetris versiyonları tarafından çoktan keşfedilmiş olduğu için bir yenilik değildir.

Columns (1989)

Columns (1989)

Dr. Mario (1990)

Nintendo’nun efsane NES ve Gameboy konsollarında yayınlandığı tarihlerde “gelmiş geçmiş en iyi Nintendo oyunu” listelerini zorlamış bir oyundur. Taşıyıcı teması, hastalıkları iyileştirmeye çalışan Doktor Mario’dur. Oyun temelde Super Mario temasını kullanan bir Columns klonu olarak nitelendirilebilir. Ancak birkaç dramatik farklı özelliği vardır:

Öncelikle ekranın bir bölümü, farklı renklerdeki virüslerle kaplı olarak oyuna başlanır. Doktorumuz, bu virüslerin üstüne yukarıdan iki segmentli renkli kapsüller atar. Bu kapsüller, virüslerle ya da diğer kapsüllerle 4’lü aynı renkte gruplar oluşturması durumunda yok olurlar. Bu şekilde hastalık tedavi edilecektir. Ayrıca Columns’un aksine, yukarıdan gelen kapsüller yan dönebilmektedir.

Dr Mario, ekrandaki objelerle oyuncunun yerleştirdiği objelerin farklı olduğu ilk tile-matching oyunu olarak tarihe geçecektir. Oyun o kadar popüler olmuş ve iyi bir oyun deneyimi sunmuştur ki, kendisinden daha keyifli benzer bir oyun çıkması da bir o kadar imkansız gelmiştir. Belki bu konuda bir istisna Baku Baku Animal olabilir (Ona da sıra gelecek).

Dr. Mario - Nintendo NES (1990)

Dr. Mario – Nintendo NES (1990)

Klax (1990)

Klax, tile-matching kategorisinde hiçbir video oyunu tarihçisinin listeye koymadığı bir oyundur. Ancak özel bir sebepten ötürü bu listeye almaya karar verdim.

Klax’ın yapımcısı Dave Akers, hızlı bir şekilde yapıp aradan çıkarabileceği basit bir oyun tasarlamak istemektedir. Bu amaçla AmigaBASIC kullanarak Tetris ve Tic-Tac-Toe mekaniklerini eğip bükerek ortaya birkaç haftada Klax’ı çıkarır.

Oyunun amacı; yukarıdan üretim bandından takla atarak gelen blokları boşluğa düşmeden önce bandın sonundaki tepsiyle yakalamak ve ekranın altındaki 5×5’lik alana dizmektir. Dizilen bloklar üst üste, yan yana ya da çapraz olarak ya da daha fazla aynı renkli grup oluşturduğunda yok olarak puan kazandırmaktadır.

Klax’ın oyun tarihindeki asıl yeri peki nedir? Çok basit! Hemen alttaki ekran görüntüsüne bakın ve bir dönemin fenomeni Guitar Hero’nun Klax’a ne kadar benzediğini kendi gözlerinizle görün. Elbette söz konusu oyunun Klax’tan esinlenildiği hakkında hiçbir yerde bir demeç bulamazsınız.

Şşş… Kimseye söylemezseniz ben de söylemem…

Klax (1990)

Klax (1990)

Puyo Puyo (1991)

Puyo Puyo, şöyle bir baktığınızda insanların neden abarttığını anlayamadığınız bir oyun olarak aklınıza kazınacaktır. Zira ilk bakışta Columns ile Dr. Mario’nun vasat bir karışımı gibidir. Yukarıdan tıpkı Dr. Mario gibi iki segmentten oluşan renkli damlalar düşmektedir ve aynı renkler 4’lü grup oluşturduğunda yok olarak puan kazandırmaktadır. Tek farkı, damlaların birbirine yapışık olmamasıdır. Yani bir segment herhangi bir zemine oturduğunda diğeri havada kalıyorsa ayrılaraj aşağı doğru yoluna devam etmektedir. Peki neydi bu oyunu bu listeye girecek kadar özel yapan? Rakibe pislik yapmak tabi ki!

Daha evvelden tile-matching türü oyunlar iki oyuncunun aynı anda oynayacağı modeller geliştirmiş, ancak aynı şartlarda yarıştırıp skorlarını kıyaslamanın ötesine asla geçememişti. Puyo Puyo ilk defa iyi oyun hamleleri yapan oyuncu adına rakibinin oyun alanlarına rastgele renksiz hedefler düşürerek işini zorlaştırmaktaydı. Bu oyun mekanikleri türe yepyeni bir soluk getirmişti. Hatta oyuncu tek kişilik oyun da oynasa sürekli karşısında yenmesi gereken bilgisayar kontrolünde bir rakip bulunmaktaydı.

Rakip mekanikleri zamanla evrimleşmeye devam etmiş ve günümüzde bile mobil tile-matching oyunlarında sıkça kullanılan savaş temasını taşımaya başlamıştır.

Puyo Puyo (1991)

Puyo Puyo (1991)

Shariki (1994)

Günümüzde çılgınlar gibi popüler olan Candy Crush Saga’nın en belirgin atası, 1994 yılında Rus programcı Eugene Alemzhin’in MS-DOS için geliştirdiği son derece basit bir oyun olan Shariki’dir.

Shariki, Rusça “The Balls”, yani “Toplar” anlamına gelmektedir. Oyun, bugün bildiğimiz match three adı verilen tile-matching türünün en yalın halidir. 8×8’lik bir alan üstünde nizami olarak dizilmiş 8 farklı renkten oluşan toplar rastgele karşınıza çıkar. İki komşu topun yerlerini değiştirme metoduyla yan yana ya da üst üste 3 ya da daha fazla aynı renkte top eşleştirdiğimizde ise söz konusu toplar yok olarak puan kazandırır.

Shariki, milyonlarca dolar kazanan Bejewelled (2001) ve Candy Crush Saga (2012)’nın atası olmasına rağmen maalesef pek para kazanabilmiş bir oyun değildir. Rus oyun tasarımcılarının şansları bu konuda iyi değil gibi.

Shariki (1994)

Shariki (1994)

Puzzle Bobble (1994)

Ne? Yoksa siz de akıllı telefonunuzda Bubble Witch Saga mı oynuyorsunuz? Size haberlerim var: Aslında günümüzde bubble shooter olarak adlandırılan bu tür, tile-matching’den başka bir şey değil! Hatta Bubble Witch Saga’nın ortalığı kasıp kavurmaya başlayacağı tarih olan 2011’ten tam 10 yıl önce, 2001’de piyasaya sürülen ve türe isim babalığı yapan Bubble Shooter adlı oyun bile aslında Taito’nun 1994 yılında piyasaya sürdüğü Puzzle Bobble’ın klonudur!

Puzzle Bobble, Taito’nun 1986 yılında çıkardığı Bubble Bobble adlı iki kişilik platform oyununun görsel tema ve müziklerini kullanan bir tile-matching oyunudur. Araya hemen şöyle de bir anekdot sıkıştırayım: Bubble Bobble, arcade salonlarına adım atmış herkesin çok iyi bildiği Snow Bros adlı oyunun da atasıdır (Bilmiyorsanız bir köprüden atlayıverin). Oyunun tile-matching türüne getirdiği en büyük özellik; petek dokusuyla dizilmiş balonların üstüne ekranın altındaki fırlatıcıyı kullanarak başka balonlar fırlatmak ve 3 ya da daha fazla aynı renkli balonu eşleştirerek yok etmek ve puan kazanmaktır.

Puzzle Bobble (1994)

Puzzle Bobble (1994)

Baku Baku Animal (1995)

Zamanında PC Magazine dergisinin oyun eki Zeplin için Sega Mega Drive ve Sega Saturn oyunları tanıtımı yazdığım dönemlerde tanıtmam için gönderilen bir Sega Saturn oyunuydu, Baku Baku Animal. Oyun temelde Dr. Mario ekolünü takip ediyordu, ancak mekaniklerini kendine has kılan çok dramatik farkları vardı:

Evet, oyunda tıpkı Dr. Mario gibi iki farklı kare grubu vardı; hayvanlar ve yiyecekleri. Ancak bu grupların tamamı kendi içlerinde ayrışmadan yukarıdan geliyordu. Bir hayvan kendi dişine göre yiyecekle komşu duruma düştüğü anda içinde bulunduğu kareden 3D olarak pörtlüyor ve komşu bütün aynı yiyecekleri yiyordu! Eşleşen kareler; maymun ve muz, köpek ve kemik, panda ve bambu ve tavşan ve havuç idi.

Elbette 3D görsellerin tam geçiş dönemine denk geldiği için çok iyi olduğunu söyleyemeyeceğim, ancak fikir gerçekten güzeldi. Benzer bir oyunun türememesi ya da Baku Baku Animal’ın günümüze gelememesi bence çok üzücü.

Baku Baku Animal (1995)

Baku Baku Animal (1995)

Super Puzzle Fighter II Turbo (1996)

1991, arcade salonlarını sonsuza kadar değiştirecek bir fenomene şahit olmuştu: Street Fighter II’nin piyasaya sürülmesi! Street Fighter II adı altında genişleme paketi misali 4 oyun daha yayınlanmıştı: Street Fighter II: Champion Edition (1992), Street Fighter II Turbo: Hyper Fighting (1992), Street Fighter II: The New Challengers (1993) ve Super Street Fighter II Turbo (1994). Uzun lafın kısası; o dönemler yer gök Street Fighter II diye inliyordu!

İşte tam bu dönemlerde Capcom’daki tasarımcılardan birinin aklına Puyo Puyo’nun rekabetçi yaklaşımı ile Dr. Mario’nun marka kullanımı avantajını birleştirmek gelmiş olmalı ki, Super Puzzle Fighter II Turbo ortaya çıkmış (İsmi yazarken yoruldum resmen).

Super Puzzle Fighter II Turbo, temelde Puyo Puyo ile aynı mekaniklere sahipti. Ancak taşların yok olmasını sağlayan şey bu sefer aynı renkleri belli sayıda eşleştirmek değildi. Yukarıdan gelen iki segmentli parçaların bir kısmı pasif, bir kısmı da aktifti. Pasif olanlar aynı renkte istediği kadar bir araya gelsin yok olmuyordu. Aktif olanlar ise kendileriyle aynı renkte herhangi bir pasif parçayla eşleştirildiğinde bütün aynı renkli komşuları yok edip büyük puan kazandırabiliyordu.

Elbette oyunun sunduğu bir diğer şey de zamanında Dr. Mario’nun uygulayarak başarılı olduğu iş modelini takip etmek oldu. Street Fighter markasını kullanan oyun, chibi tarzında çizilmiş iki rakibi karşı karşıya getirerek dövüştürüyordu! Yok olan taşların çokluğuna endeksli olarak da karakterler daha çılgın hareketler yapabiliyordu! Kısacası oyun, Puyo Puyo’nun başlattığı dövüşme mekanikleri tile-matching türüne tam olarak entegre etmiş oldu.

Super Puzzle Fighter II Turbo (1996)

Super Puzzle Fighter II Turbo (1996)

Puzz Loop (1998)

Tile-matching türünün alt kollarından olan bubble shooter’ın ilginç bir örneği olarak karşımıza çıkan Puzz Loop, yapımcısı Mitchell Corporation’un Puzzle Bobble mekaniklerini spiral bir düzleme taşımasıyla ortaya çıkmış gerçekten ilginç bir oyundur.

Oyun ekranının tam merkezinde kendi etrafında dönebilen bir fırlatıcı vardır ve etrafını spiral olarak saran raylara yerleştirilmiş renkli bilyeleri fırlattığı başka bilyelerle vurmaktadır. Oyuncu tıpkı Puzzle Bobble’da olduğu gibi 3 ya da daha fazla aynı renkte bilye eşleştirdiğinde bilyeler yok olarak puan kazandırmaktadır.

Puzz Loop, nedense ortamlarda esamesi pek okunan bir oyun değildir. Ancak getirdiği yenilikle  Zuma (2004) ve Luxor (2005) gibi bir döneme damgasını vurmuş iki oyunun atası olduğundan video oyun tarihinde yeri büyüktür.

Puzz Loop (1998)

Puzz Loop (1998)

Bejeweled (2001)

Bugün King, Candy Crush Saga diye bir oyundan milyonlarca dolar kazanıyorsa bunu Popcap’in 2001 yılında yayınladığı Bejeweled adlı efsane oyuna borçludur.

Popcap, 2000’li yılların başında bilgisayar başında çalışan ve internet erişimi olan beyaz yakalılar arasında çok popüler bir oyun firmasıydı. Zira oyunlarının çoğu tarayıcı üstünden oynanabiliyordu. Popcap, 50 milyon adetten fazla satan en büyük oyunu Bejewelled haricinde Alchemy (2001), Feeding Frenzy (2004), Peggle (2007), Plants vs. Zombies (2009) ve Zuma (2003) gibi ünlü olanlarla birlikte 50’yi aşkın oyun  piyasaya sürmüştür. Popcap’in günümüzde neredeyse tüm mobil oyun piyasasını peşinde sürükleyen casual game akımını başlatan firma olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.

Bejeweled, Shariki’nin ortaya attığı oyun mekaniklerini alıp tıpkı vaktiyle Columns’un yaptığı gibi mücevher teması giydirmiş ve 3’ten daha fazla olan 4 ya da 5’lik taş yok olmalarına çılgın görsel efektler ekleyerek oyunun mekanikleri yanında görselliğiyle de öne çıkmasını sağlamıştır.

Bejeweled (2001)

Bejeweled (2001)

Worms Blast (2002)

90’lı yıllarda özellikle Amiga için piyasaya sürdükleri Alien Breed, Super Frog ve Worms gibi oyunlarla tanınan Team 17, Worms markasını kullanarak bir bubble shooter yapmaya karar vermiş ve ortaya Worms Blast çıkmıştır. Worms, bildiğiniz (ya da bilmediğiniz) gibi kendine has mekanikleriyle ön plana çıkmış muazzam bir oyun serisidir. Ancak iş Worms Blast’a geldiğinde durum değişmiştir. Zira Worms Blast, genel teması (ve roketleri) dışında orijinal Worms serisinden çok başka bir oyundur.

Oyunda bubble shooter mekanikleri kullanılmış, ancak top yerine renkli roketler kullanılmış, roketatarı taşıyanın da aşağıda hareket halinde bir Worms karakteri olması sağlanmıştır. Bir diğer yenilik de roketin kendi renginden farklı bir renge çarpması sonucunda çarptığı alandaki hedeflerin rengini değiştirmesidir. Özellikle iki kişilik yapılan karşılaşmaların ölümüne keyifli olduğunu buradan söylemezsem büyük ayıp etmiş olurum.

Not: Worms Blast’ı bu listeye almamın en önemli sebebi, bana kurduğum oyun şirketi Hero Concept’in ilk oyunu olan Doughlings: Arcade‘i tasarlarken çok büyük ilham kaynağı olmasıdır. Teşekkürler Team 17…

Worms Blast (2002)

Worms Blast (2002)

Zuma (2003)

Popcap, Bejeweled ile yakaladığı başarının bir benzerini Zuma ile tekrarlamaya çalışmıştır. Formül basittir; eskilerden temel mekanikleri iyi, ama öyle kimsenin pek haberi olmayan bir oyun alıp harika grafikler ve birkaç yeni oyun mekaniği eşliğinde yeniden piyasaya sürmek.

Zuma’nın oyun mekanikleri, öncülü olan Puzz Loop’un neredeyse aynısıdır. Ancak Popcap’in o dönemki yükselişi sayesinde Puzz Loop’un rüyalarında bile göremeyeceği miktarlarda satış elde edilmiştir. Zuma, Popcap’in yayınladığı Bejeweled ve Plants vs. Zombies oyunlarından sonra firmaya en çok para kazandıran üçüncü oyunlarıdır.

Puzz Loop’un yapımcısı Mitchell Corporation, Zuma’nın mekaniklerinin çalıntı olduğunu iddia etmiş ve pastadan payını alabilmek adına 2006 yılında Nintendo DS’te Puzz Loop’un geliştirilmiş bir versiyonunu Magnetica adıyla yayınlamış, ancak pek başarılı olamamıştır.

Zuma (2003)

Zuma (2003)

Bubble Witch Saga (2011)

Kuruluşu 2003 yılına kadar uzanan King, uzun süre kara geçememiştir. Hatta birçok kez iflasın eşiğinden dönmüştür. Ancak şansları takvimler 2011’i gösterdiğinde dönmüş ve Bubble Witch Saga ile ilk büyük başarılarını yakalamışlardır.

King, aslında Bubble Witch Saga ile Popcap’in başarı formülünü taklit etmekten başka bir şey yapmamıştır. 17 yıl önce Puzzle Bobble’ın başlattığı bubble shooter mekaniklerini almış ve casual kadın oyuncuların hoşuna gidecek bir tema giydirerek içine mikro ödeme mekanikleri gömmüştür. Sonuç; malumunuz. Günümüzde 30 yaş üzeri casual kadın oyuncu olup da Bubble Witch Saga’yı (en azından ikincisini) oynamamış birisi bulmak zordur.

Bubble Witch Saga (2011)

Bubble Witch Saga (2011)

Candy Crush Saga (2012)

King, Bubble Witch Saga ardından ikinci, bombasını yine aynı başarı formülüyle patlatmıştır. Hatta bu kez bir öncekinden daha da garanti bir yöntem kullanır. Bubble Witch Saga’da 17 yıl önce çıkmış olan Puzzle Bobble’ı klonlanırken Candy Crush Saga tasarlanırken çok daha yakın bir zamanda rüşdünü ispatlamış olan Bejeweled’i klonlamak tercih edilmiştir.

Şimdi “yiğidi öldür hakkını yeme” demişler. King, Candy Crush Saga’nın ilerleyen bölümlerine Bejeweled tasarımcılarının en çılgın rüyalarında bile göremeyeceği yepyeni oyun mekanikleri ve güçlendiriciler eklemiş, mikro ödeme mekaniklerini de kusursuz hale getirmiştir. Günümüzde (oyuncu profili ayrımı yapmaksızın) akıllı telefon sahibi olup da Candy Crush Saga’nın varlığından haberdar olmayan kimsecikler bulmak imkansızdır.

Candy Crush Saga sonrasında King yılda 700 milyon dolar civarında net kar eden bir şirkete dönüşme adına en büyük adımı atmıştır.

Candy Crush Saga (2012)

Candy Crush Saga (2012)

Pet Rescue Saga (2012)

King, Candy Crush Saga’dan aylar sonra yine iyi kazanç sağlayacağı bir diğer oyunu daha piyasaya sürecektir. Formülü tekrarlamaya pek gerek yok, yine klasik bir oyunun klonlanması yoluna gidilmiştir. Ancak bu kez de ilk tile-matching oyunlarından olan SameGame klonlanarak göreceli olarak daha riskli bir işe girişilmiştir.

Şöyle ki; SameGame yıllar boyunca klonlanmaya devam etmiş bir klasik oyun türüydü, ancak Bejeweled örneğinde olduğu gibi yakın zamanda türü zenginleştirmiş kaliteli bir versiyon bulunmuyordu. Oyun mekaniklerinin SameGame’in yok oldukça ekrandan kaybolan karelerden oluşan oyun mekanikleri değiştirilerek yok yok olan her kare yerine üstten yeni kareler gelme mekanikleri eklenerek zenginleştirilmiştir.

Pet Rescue Saga’nın başarılı bir varyantı olan 2015 çıkışlı Toy Blast, yerli oyun yapımcı Peak Games’in imzasını taşımaktadır. Peak Games hatta Hasbro’ya Toy Blast’ı klonladıkları gerekçesiyle 2016’da dava açmıştır. Klonlandığı iddia edilen oyun ise My Little Pony: Puzzle Party adlı oyundur.

Bir diğer başarılı Pet Rescue Saga klonu da Rovio’nun 2016’da yayınladığı Angry Birds Blast’tır. Özellikle kendine has mekanikleriyle öne çıkan oyun, şahsen favori mobil oyunlarım arasındadır.

Pet Rescue Saga (2012)

Pet Rescue Saga (2012)


Evet, tile matching türünün günümüze kadar gelmesine katkıda bulunan tam 18 oyunu öne çıkan özellikleriyle birlikte yad etmiş olduk. Şöyle bir derin nefes alınca insan “Nereden nereye?” diye sormadan edemiyor. Velhasıl, konu hakkındaki her türlü yorumunuzu aşağıdaki “Yorumlar” bölümüne yazabilirsiniz.

Bu yazı, "Video Oyunu Türleri" adlı yazı dizimizin bir parçasıdır.

Yorumlar