Çizgi Roman Kahramanları’nın Gözden Kaçan Özellikleri 2

Luke Cage

Artık dizisi sayesinde popüler olduğu için Luke Cage‘den de bahsedebiliriz sanırım. Doğal olarak dizide başka isimli karakterlerle etkileşime geçtiğini görmediğimiz için Luke’un önemli özelliklerinden biri gözden kaçmaktadır. Muhtemelen yakında çıkacak olan Defenders dizisinde de çok göremeyeceğimiz özelliği doğal bir lider olduğudur.

Arka planına bakıldığında hapse girip çıkmış, sokaklarda çalışan bir karakter olduğunu görmemize rağmen Luke, insanların kalbine hitap eden türde bir liderliğe sahiptir. Az yukarıda Cyclops’un liderliğinden bahsederken ne kadar büyük bir taktisyen olduğuna değinmiştik. Fakat Cyclops’un Captain America’dan eksik olan yönü, işte Luke Cage’de olan, kalplere hitap etme tarafıdır (Captain America’da ikisi de vardır).

Tayt giymeden karizmatik olmak…

Görece yakın dönem serilerde Iron Man ile Captain America bile “Ne kadar iyi olduğunun kendisi de farkında mı acaba” dediklerine şahit oluruz. Civil War sonrası dönemde orijinal Captain America ölüyken, imza atmayıp devlet güçlerine karşı direnen asilerin lideridir ki, o gruptaki diğer arkadaşlar Wolverine, Spider Man, Captain America (Bucky Barnes), Dr. Strange, Hawkeye gibi yüksek profilli ve çok tecrübeli karakterlerdir. Buna rağmen grubun ismi konmamış lideri Luke’tur.

Bu liderlik yeteneği de büyük oranda sağlam duruşu ve güçlü karakterinden gelir. Öyle ki Civil War döneminde, saklanmak yerine açıktan imza atmamış ve devlet güçleri kendini tutuklamaya gelene kadar evinde oturup onları beklemiştir. Luke çok sağlam bir karaktere sahip iyi bir lider ve doğru kişi değilseniz idare edilmesi güç bir karakterdir. Birilerini takip edebilmesi için o kişiye mutlaka inanmış olması gerekir.

Wonder Woman

Zaten çoğu kişi hakkında pek az şey biliyor ancak başlangıç olarak Wonder Woman’in, DC Comics’in “big three” yani “en baba üç karakteri”nden biri olduğunu söylemek gerekir. DC’nin en eski ve hikayelere başatlık eden karakterleri Superman, Batman ve Wonder Woman‘dır. Ülkemizde daha az bilindiği, Flash ya da Green Lantern gibi karakterlerin solo hikayelerinin daha popüler olduğu için DC evreni içindeki ağırlığı gözden kaçabilir.

Bununla birlikte Wonder Woman diğerlerinin olmadığı kadar agresif olabilir. Bir amazon olarak doğal savaşçıdır, savaşı hem sever hem de isteklidir. Tepkileri sıklıkla hırçın bir hal alır. Diğerlerinin durduğu noktada savaşa devam etmek isteyebilir. Bu agresiflik ve savaşa düşkünlüğü ile Kingdom Come‘da Superman ve ekibinin daha agresif bir hal almasının temel yönlendiricisi olur. Savaş yetenekleri ile Injustice de bile Superman’in karşısına onu yenebilecek en temel unsur olarak (aynı tarafta olsalar bile) sürülür ve keza aynı şekilde daha agresif tarafta rol oynar, rolü de büyüktür. Birden çok zaman, barışçıl değil de savaşı ve saldırgan yöntemleri seçer ya da seçen tarafta yer alır.

İşte bu…

Bu haliyle bakarsanız DC’nin (ve hatta Marvel’in de) büyük kahramanları arasında en saldırgan ve savaşa düşkün karakterlerin başında gelir. DC’nin büyük üçlüsünden bahsederken birer kelime kullanmamız gerekirse Superman kahraman, Batman vigilante (sıklıkla dedektif deseler de bu daha doğru bir tanım ve maalesef Türkçe karşılığı yok) ve Wonder Woman savaşçı olarak söylenebilir. Aralardaki farklar esasında göründüğünden çok daha büyüktür.

Batman v Superman filminde, karakterin beğenilmesinin en önemli sebeplerinden biri de bu özelliklerin iyi bir şekilde yansıtılmasıdır. Yukarıdaki sahne küçük ancak oldukça dikkate değerdir. Doomsday tarafından yere serildiğinde bunu gülümseyerek, hatta zevk alarak kabul eder ki bu sık göremeyeceğiniz bir davranıştır. Karakterin savaşı ne kadar sevdiğine bir örnektir. Benzer şekilde Doomsday’in üzerine nara atarak atladığı ya da o ünlü, kalkanın arkasından bakış attığı sahne de aynı karakterden izler taşıdığı için şimdiden ikonik bir hal almıştır.

Reed Richards / Mr. Fantastic

Fantastik Dörtlü’nün lideri Reed Richards’ı yüzeysel olarak herkesin bildiğini düşünüyorum. Oldukça başarısız filmleri olsa, son dönemde Fantastic Four iyice pasife çekilmiş olsa da Marvel’in önemli bir dönemine ait, çok bilindik bir karakterdir. Hiç şüphe yok ki Reed Richards’ın zeki olduğunu filmlere ya da çizgi romana ucundan bulaşmış birileri fark etmiştir. Az bilinen yönü ise “ne kadar” zeki olduğudur. Zeki/dahi karakterleri sıralarken çok daha popüler olduğu için Marvel’dan bahsedilirken Iron Man’in konulduğunu her gördüğümde yüzümde “Ah cnmmm yaa öyle miymiş?” şeklinde bir gülümseme oluşur.

Şunu kabul edelim, Iron Man de dahi, ancak sadece spesifik bir alanda. Reed Richards’ın yelpazesi çok, çok daha geniş. IQ olarak da çok daha yüksek (bazı kaynaklarda 267 olarak geçiyor). Marvel evreninde ciddi anlamda dahi olarak nitelendirilecek adamlar var. Iron Man’den zaten bahsettik, diğerleri arasında en bilinenler şüphesiz Bruce Banner (Hulk) ve Hank Pym (Ant-man). Keza belirli alanlarda Beast, Magneto ve Profesör X’de öyleler. Şüphesiz Black Panther, Dr. Strange ve Spider-Man’in IQları da oldukça yüksektir. Fakat bunların hiç biri Reed Richards seviyesinde değil.

Çokluevrende ne kadar Reed Richards varsa toplanmış, gerçekliği kontrol ediyor. Eh… (Görselin tamamını görmek için tıklayın!)

Yakın dönemde karakterde oldukça ciddi değişimler oldu ve ucu iyice açıldı, oraya kadar girmeye gerek yok. Ancak diğer evrenlere kapılar açmaktan, çokluevrende etki yaratmaktan, Galactus’u yenmekten (birden çok zamanda ve birden çok yerde) bahsediyoruz. Kötü adamlar arasında bile “iş o noktaya varırsa Reed Richards tuhaf bir aletle gelir, beni paketler ve götürürler” gibi bir algı olduğunu bilmekte fayda var. Hal vaziyet böyleyken neden en aktif adam değil derseniz bunun temel sebebi Marvel’ın isim hakları nedeniyle karakterleri geriye çekmesidir.

Hikayelerin içindeki gerçeklik açısından bakarsak (suspension of disbelief hakkındaki yazımıza da mutlaka göz atın) Reed Richards çoğu karakterin aksine sürekli kahramanlık yapmaz. Zamanının çok büyük bölümünü laboratuvarda ya da başka boyutlarda araştırmalar yaparak geçirir. Yeri yurdu belli olduğu için zaten kendisine gerektiğinde haber verirler, bu yüzden sokaklarda kötü adam peşinden koşmaz.

Özetle, Marvel evrenindeki “Dünyalı” karakterler arasında açık ara en zekisi olduğunu söylemek yeterli olacaktır.

Bu yazı, "Çizgi Roman Kahramanlarının Gözden Kaçan Özellikleri" adlı yazı dizimizin bir parçasıdır.

Yorumlar