Çizgi Romanları Okumuş Birinin Gözünden The Walking Dead – Sezon 1 / Cilt 1

“Zombiler sadece beyin mi yer?” sorusunun cevabını vermekten öte, “bence” gelmiş geçmiş en başarılı zombi yapımı olan The Walking Dead’in çizgi romanıyla dizisi arasındaki hem hikaye, hem de karakter farklarını açıklayalım dedik. Ülkemizde çizgi romanı Marmara Çizgi Yürüyen Ölüler ismiyle basmakta. İlk cilt ilk defa 2009 yılında baskıya girmiş ve takip eden yıllarda 4. baskısına ulaşmış. Aman nazar değmesin, nice dörtlere. Dizinin birinci sezonu Marmara Çizgi’nin bastığı ilk cilde tekabul ediyor. Yani birinci sezonu ilk ciltle kıyasladım. Gene de emin olmak için ikinci cilde de baktım, ancak ilk sezon altı bölüm olduğundan, ilk cilt onu net olarak karşılıyor. Merak etmeyin. Aradaki farklara değinmeden önce adettendir diyerek seriye hayat verenlere kısa bir saygı paragrafı yazıyorum.

yuruyen-oluler

The Walking Dead (TWD) 2003 yılından bu yana siyah-beyaz olarak devam eden bir çizgi roman serisi ve Image Comics’in en sevilen serilerinden sadece bir tanesidir. TWD diğer zombi yapımlarından farklı olarak işe daha çok sosyolojik bir açıdan yaklaşmak istemiş ve bunu çok da güzel bir şekilde başarmıştır. Çizgi romanları ve/veya diziyi takip edenler bir süre sonra asıl korkulan şeyin zombiler değil, insanlarda psikolojik ve topluluklarda sosyolojik değişiklikler olduğunu görmüşlerdir. Bu tarz post-apokaliptik evrenlerde bu örgütlenme tipini çok defa görürüz aslında. Örneğin; Fallout’un her oyununda da çeşit çeşit örgütlenme mevcuttur. Bu durumda örgütlenme zorunluluktan ve/veya kişisel isteklerden dolayı oluşur. Örneğin birinin etrafı zombilerle çevriliyken, ona yardım uzatan bir kişiyi ve o kişinin bağlı bulunduğu topluluğu reddetme şansı yoktur. Yaşamak için uzatılan eli tutacaktır.  Serinin efsane yazarı Robert Kirkman bu durumu şu şekilde açıklamış:

“Yürüyen Ölüler ile insanların olağanüstü durumlarla nasıl baş ettiklerinin ve bu olayların onları nasıl değiştirdiğinin üzerine gitmek istiyorum. Bu yola baş koydum. Geriye dönüp baktığınızda Rick’in tanıyamayacağınız kadar değiştiğini ve olgunlaştığını gözlemleyeceksiniz.”

“Yürüyen Ölüler’in Rick’in hayatının bir güncesi olmasını istiyorum. Rick’e ne olacağı asla aklımızda soru olarak kalmayacak. Yürüyen Ölüler asla bitmeyen o zombi filmi olacak. Yani… asla değilse de epey uzunca bir süre.”

Robert Kirkman bu sözleriyle serinin diğer zombi yapımlarında gördüğümüz “tedaviyi arama”, “bu işin arkasındaki doktoru bulma” gibi klişelerden uzak duracağını açıklamıştır aslında. Dizi her ne kadar tedavi arama işine ilk sezonda az da olsa girmişse de bunun devamı gelmedi. Seriye fikirleriyle hayat veren Robert Kirkman olsa da, çizgi romanın olmazsa olmazı olan çizgileri ilk cilt için Tony Moore, devamındaysa Charlie Adlard üstleniyor. Şahsen Tony Moore’un Rick tasvirini daha çok beğendiğimi söylemeliyim. Sadece Rick de değil, Charlie Adlard ile karşılaştırdığımda çizgisini çok daha derli toplu buluyorum onun. Tabii çizer neden değişti orası da bilinmez. TWD yıllardır devam eden bir seri. Dizisi ile daha fazla kişiye ulaşsa da, arkasındaki o asıl esansı yaratan çizgi romanı asla unutulmadı… Ülkemizde de Marmara Çizgi Amerika’dan biraz geri de olsa seriyi basmaya devam ediyor. Bu arada 3. baskılara falan giriyorlar. Ülkemizde de kendi standartları içerisinde iyi satıyor diyebilirim.

Çizgi romanın onuncu yılı için yapılan renkli sayıdan bir kare

Çizgi romanın onuncu yılı için yapılan renkli sayıdan bir kare

Gelelim dizi ile çizgi roman arasındaki farklara, yukarıda da değindiğim gibi hem hikaye hem de karakter farklarını iki ayrı başlıkta inceleyeceğim. Bu başlıkları da alt başlıklarla süsleyeceğim.

Bu yazı, "Çizgi Romanları Okumuş Birinin Gözünden The Walking Dead" adlı yazı dizimizin bir parçasıdır.

Yorumlar