DC Süper Kahraman Dosyaları: Wonder Woman

Prensesin Çağ Atlayışı

Robert Kanigher’in Gümüş Çağ’da Wonder Woman üzerinde yaptığı ilk ve en önemli değişiklik, Diana’nın var oluş şekliydi; kendisi Yunan mitolojisindeki her tanrı ve tanrıça tarafından kutsanmıştı; Aphrodite’den güzel, Hermes’ten hızlı, Hercules’den daha güçlü gibi. Tam krallığındaki her peri tarafından ayrı ayrı hediyeler verilen Uyuyan Güzel’in Yunan versiyonuydu anlayacağınız.

Orijin hikayesinin daha da mitolojik ve romantik şekle getirilmesinden sonra Diana, 1968’de Wonder Woman’ın 179. sayısında Mike Sekowsky’nin yönetiminde okurlarının karşısına bambaşka bir şekilde çıkacaktı: Amazonlar başka bir boyuta göç ederken kendisi zor zamanlar yaşayan sevgilisi Steve Trevor’a yardım etmek için geride kalmış, bu nedenle elçilik görevinden ve güçlerinden feragat etmişti. Görünüşü 60’ların sonlarına uygun olarak büyük bir değişim yaşayan kahramanımız, artık sıradan bir insan olarak yaşayacaktı. Bir butik açmıştı ama işte Amazon kanı yerinde durmuyordu, I-Ching adlı ustadan dövüş sanatları dersleri alarak suçla savaşmaya devam edecekti. Bu dönem hakkındaki ilginç nokta, Diana’nın casusluk yaptığı hikayelerin The Avengers’a (eski dizi olan), özellikle de ana kadın karakter Emma Peel için büyük ilham oluşturmasıydı.

ww_6

Bronz Çağ’da ise, 204. sayıyla birlikte Diana’nın Amazon güçleri ve elçi görevi geri döndü. Tabii eğitmeni ölmeden hiçbir kahraman yeniden doğmayacağı için ustası I-Ching aynı sayıda hakkın rahmetine kavuştu. Önemli bir başka nokta da, Diana’nın yılan hikayesine dönen aşkı Steve Trevor’la evlenmesiydi.

Modern Çağ ya da Crisis Sonrası

Crisis on Infinite Earths, her DC karakteri gibi Diana için de bir dönüm noktası oldu. Bu kez yönetimde George Pérez, Len Wein ve Greg Potter vardı. Bu hikayede anne olmak isteyen Hippolyta kilden bir çocuk yapıyor ve Yunan tanrıları kile can veriyorlardı. Açıkçası bu hikayede George Pérez benim hayranlığımı kazanmıştır, çünkü Anadolu masallarında tahta, kil ya da çaputtan yapılmış bez bebeklerin canlanma hikayelerine çok sık rastlanır. Yapan da çoğu zaman çocuk doğuramayan bir kadındır. Bundan sonrası Gümüş Çağ ile aynı; Yunan panteonundaki her tanrı ve tanrıça ona kendi yeteneğiyle kutsar. Wonder Woman’ın kişiliğinde önemli bir değişim meydana gelir; artık barışçıl bir Amazon değildir. Gerektiğinde epey vahşileşecek ve ölümcül güç kullanmaya da başlayacaktır. Bunun tepe noktası Maxwell Lord’un ölümüdür, ama buna daha sonra değineceğim.

Potter ile Pérez’in yazdığı hikayede, Amazonlar dünyanın çeşitli yerlerinde değişik zamanlarda yaşamış ve erkekler tarafından haksız şekilde öldürülmüş kadınların ruhlarını taşıyorlardı. Diana ise, bir erkek tarafından öldürülmüş ilk kız bebeğin ruhunu taşıyordu. Bu adaya yanlışlıkla düşen pilot bu kez erkek değil kadındı ve adı da Diana’ydı. Kraliçe Hippolyta, kilden hayat verilen kızına Amazonlarla dost olmuş, ama onlarla birlikte savaşırken ölmüş bu kadın pilotun adını verecekti. İleride onu dış dünyaya gönderirken giyeceği kıyafeti de, yine pilotun armasından esinlenerek hazırlayacaktı.

Pérez’in hikayesi, Wonder Woman’ın 80’lerin başındaki durgunluktan çıkararak onu yeniden best-seller haline getirecekti.

ww_7

Bir başka detay da, Modern Çağ’da Steve Trevor’la olan evliliğinin silinmesidir ki, bu Diana için bence doğru bir karardır. Diana artık edilgen değil, tam anlamıyla savaşçı bir Amazon prensesidir. Karakter bu yolda gelişince, Steve’nin gitme zamanı gelmiştir. Bu da, yazarların değişim yaşayan kadın psikolojisinden hayli iyi anladıklarının bir kanıtıdır benim için. Steve Trevor artık Diana’dan çok daha yaşlıdır ve Diana Prince’nin en iyi arkadaşı Etta Candy ile evlenecektir (Etta’nın ilham kaynağı, Olive Byrne’in bir sınıf arkadaşıdır).

Bu yazı, "Süper Kahraman Dosyaları" adlı yazı dizimizin bir parçasıdır.

Yorumlar