Bundan birkaç ay önce tanıştık onunla. Bir ekim akşamıydı (duygu yüklü giriş yaptım). Dünyanın “en” bir şeyi unvanına sahip çocuklardan birisi o. Todd, dünyanın en çirkin çocuğu. Ailesi tarafından kafasına geçirilen kese kağıdı ile yaşamını sürdüren, Pollyanna ruhlu Todd’un başına gelenler, hız kesmeden devam ediyor ki; hem de ne devam etmek!

İlk ciltte Danny Trejo’nun ön sözü bulunuyordu bildiğimiz gibi (nereden biliyoruz. çünkü okuduk, değil mi?). Bu Noel ağacı kapaklı ciltte ise Ken Kristensen ile Larry King’in (aynen öyle!) yaptığı sohbet, kapağı açtığımızda karşılıyor bizi. Sayının temasını şeytan oluşturunca haliyle ilerleyen yaşına (adam 1933 yılında doğmuş be) rağmen şov dünyasının zirvesindeki ismin, şeytanla anlaşma yapıp yapmadığını merak etmişler anlaşılan (yapmamış meğerse). Ama başka birisi yapmış…

Todd nereden geldiğini anlamadığı kız kardeşi ve ailesi ile beraber “mutlu mesut” yaşamını sürdürürken, babası ile beraber Comic-Con’a gider (arabanın bagajında da olsa gider). Fuar alanında babasının arabası karşılığında edindiği bir masa (bildiğin masa), Todd’un her zaman olduğu gibi başının derde girmesine sebep olur.

Şeytanla anlaşma yapmış bir haber sunucusu Charlie Rose’un lanetli masası olan bu “şey” cehenneme kapı açarak, Todd’un sonradan olma kardeşini içine hapsedip cehennemin yeni misafiri olmasını sağlar. Para kaynağının cehenneme gidişini seyreden babanın yapabileceği tek şey, Todd’u kız gibi giydirmek ve para akışını devam ettirmek. Yok kızı kurtarayım, insan hayatı değerlidir falan yok, para gelsin de nasıl gelirse gelsin kafası.

Tüm bunlar olurken; şeytanın işbirlikçisi sunucu da her yerde masasını aramıyor. Uzun zamandır sahibi olduğu eşyanın yerini kolaylıkla saptayan bu arkadaş, Todd’un babasını çok önemli bir işle meşgul iken, televizyon tamir ederken ziyaret eder. Aradığı şeyi bulan ve ayrıca belasını da bulan Rose, tamirci kılığındaki Marxman (nasıl bir isim bu da) ile karşılaşır. Bu sırada olaya sonradan dahil olan Todd’un annesi, hem Marxman tarafından “vurulur” hem de Rose ve adamları tarafından kaçırılır.

Masanın lanetinden haberi olan Marxman, daha önce de ziyaret ettiği cehenneme nasıl gidileceğini bilmektedir fakat tek başına gidemez. O mekanın atmosferine dayanabilecek birisine ihtiyaç vardır ve bu kişi de çok önemli bir özelliği nedeniyle Todd’ta olacaktır (olmasaydı olmazdı). İyilik sever abi, kardeşini kurtarmak için gözünü kırpmadan cehenneme gitmeyi kabul eder.

Ne olursa zaten burada olur ve bu kısmını da kesinlikle okuyunuz. Daha önce de demiştim içinde barındırdığı kara mizah ile Todd harika bir seri diye. Perker ve Ken ilk ciltteki komediyi tempoyu kaybetmeden ikinci sayıya da taşımayı başarmışlar. Bir sonraki cilt ne zaman çıkar, bu sefer kimin ön sözü yer alacak diye beklerken, birkaç kere daha okurum iki cildi herhalde. Neyse efendiler, şeytanla anlaşma yapmanın zararlı bir şey olduğu ana fikrini (çizgi roman vermese de) öğrendiğimize göre herkese iyi okumalar.