İhtiyar Logan – Acımasız Yolculuk
Kötülerin kazandığı ve dünyanın kaosa sürüklendiği alternatif kurguların çeşitlenmeye başladığı şu günlerde bazı yapımlar var ki “Vay arkadaş!” dedirtiyor. Bu tarzın başarılı örneklerinden bir tanesi kuşkusuz “İhtiyar Logan”. Bana bu çizgi romanı nasıl tanımlayacağımı sorsanız “çılgınlık” diyerek işin içinden çıkmaya çalışırdım fakat sonra bunu yeterli bulmayıp “sayko” diye de eklerdim. İşte böyle bir çizgi romandan bahsediyoruz. Öyle ki soluk soluğa okuyacağınız bu yapım sizi sayfalarının peşinden sürükleyecek.
2008 çıkışlı hikaye kendilerini “Civil War” hikâyesiyle yakından tanıdığımız Mark Millar ve Steve McNiven tarafından ustaca yaratılıyor. Gerekli Şeyler katkılarıyla ülkemizde de yayına kazandırılmış durumda. Tanıyalım peki “İhtiyar Logan” neden bu kadar çılgın bir yapım?
Hikâye kötülerin kazandığı, dünyanın yok oluşa sürüklendiği, bildiğimiz pek çok kahramanın ölmüş olduğu bir alternatif gelecekte, Marvel’ın “Earth-807128” diye adlandırdığı alternatif evrende geçiyor. Kahramanlar çağının üzerinden 50 yıl geçmiş, kahramanlık ruhunun yerini mutlak umutsuzluk almış, bildiğimiz Amerika ise; 4 kötünün yönettiği suç bölgelerine ayrılmış. Bu bölgeler; Yeni Amerikan başkanı Red Skull ve onun bölgesi, Doom’un ini, Kingpin Krallığı ve Hulkland olarak tehdit saçıyor. Buradaki bir diğer acayip durum “Hulk” ailesinin terör ve kötülük saçan çetevari bir formda karşımıza çıkması.
Hayatta kalmayı başarmış karakterlerden biri olan Logan; karısı ve iki çocuğuyla çiftlikte normal bir yaşam sürmeye çalışmaktadır. Alıştığımız “Wolverine” tarzından farklı olarak, onu beladan uzak duran bir aile babası formunda görüyoruz. İlk başta bunu sorumluluk duygusu ya da koşulların getirdiği bir sindirilme gibi yorumlasak da derinleşen konu ile içeri çektiği pençelerin, daha travmatik durumların yansıması olduğunu hissetmeye başlıyoruz.
Hulk çetesi kira toplamak üzere kapıya dayanıyor fakat aile zor durumda. Logan yediği dayak ile güç bela kirayı erteletmeyi başarıyor ama hala para sorunları var. Bunun üzerine bir iş teklifi ile kapılarına gelen yaşlı Clint (Hawkeye), ailesi için fazlaca paraya ihtiyacı olan Logan’ı tekrar belanın içine çekmeyi başarıyor. Birlikte çıkacakları yolculuk kaybolan “Wolverine” geçmişinin perdelerini aralıyor. Hikâye yol alıyor.
Konu anlatımı, yalınlığı ile keyifli bir okuma akışı sağlıyor. Sürükleme oranı pek çok sebepten yüksek. Bu sebepleri konu, kurgu, gizem ve “Wolverine” olarak özetleyebiliriz. Gerçekçi tabanlı işleyiş ile trajedi olgusunun lezzetini etkili bir şekilde alıyoruz.
Çizimler konu ile harika bir uyum yakalamış. Zaman ve mekân modellemeleri, kullanılan renk tonları, kurgunun içinde bulunduğu post apokaliptik atmosferi oldukça başarılı olarak yansıtmış. Yani, görsel olarak da başarılı bir yapım olmuş.
Wolverine zaten hem dünyada hem bizim ülkemizde ciddi bir sevilme oranı yakalamış bir karakter. Verilere göre 2008’de Wizard dergisinin yaptığı “En İyi 200 Çizgi Roman Karakteri” arasında 1.seçilme başarısını göstermiş. Aynı şekilde IGN tarafından yapılan “En İyi 100 Çizgi Roman Kahramanı” seçiminde 4.olma başarısını göstermiş. Fakat bu çizgi romanda kör bir şekilde karşımıza çıkan Clint (Hawkeye) karakterinin de hakkını teslim etmemiz gerekiyor. Her şeye rağmen yitirmemiş olduğu kahraman hisleri ile hikâyenin aydınlık yüzü olma rolünü üstlendi ve çoğumuzun kalbinde yer etti.
İhtiyar deyip geçmeyin, bir bakın bu çizgi romana. En kötü durum senaryosunun keyfine varın, trajedinin lezzetini damardan alın. “İhtiyar Logan” çılgınlığı, farklı ve gerçekçi yapımlara şans vermeyi sevenler için sürükleyici bir yapım. Hepimizin raflarında yer almayı hak ediyor. İyi okumalar!