Mazisi 2. Dünya Savaşı yıllarına dek giden Marvel’ın zaman içerisinde tarz değişiklikleri okuyucuları hem olumlu, hem olumsuz yönde ikiye bölmüştür. Ama kaçınılmaz şekilde fikir birliği edilebilecek bir konu varsa yazar Warren Ellis’in, Marvel evrenini yeni başlayan izleyiciler için oldukça albenili gelecek şekilde stilize, ama aynı zamanda kaotik ve çizgi roman geek’leri kadar bir şekilde bu yapımları sağdan soldan duymuş yetişkinlerin de içinde kendilerinden bir şeyler bulacakları göndermeler de taşıyan, tüm Marvel tarihi göz önüne alındığında bir “deconstruction” görevi yapan işler ortaya konulmasına yaptığı katkıdır. Iron man Volume #4 olarak da bilinen Iron man Extremis bunun en bariz örneklerinden.

Ocak 2005 ile Mayıs 2006 arasında yayınlanan hikaye Iron man Volume #4’ün 35 sayısının ilk 6’sından oluşuyor ve ülkemizde de basılmış olan Avengers Disassembled hikayesinden hemen sonra gelişen bir arc içeriyor. Özetlemek gerekirse, bu dönemin Stark’ın hayatında oldukça karanlık bir dönem olduğu söylenebilir. Stark’ın alkolizmin pençesine düşmesi, eski sevgilisince vurulup en azından bir süreliğine sakat kalması, zırhlarının ticari rakibi Justin Hammer tarafından sanayi casusluğuyla ele geçirilip teröristlere satılması yüzünden hükümetle başının derde girmesi, Immortus’un yarattığı ve var olmamasını dilediğim retcon’lanmış malum hikayeyi saymazsak da, Volume #3’ten itibarende zırhlarından birinin bilinç kazanarak kontrolünden çıkması, Avengers’ın dağılması, bu kriz sırasında Scarlet Witch’in etkisi altına giren Stark’ın öfkesine hakim olamayarak BM toplantısında Latveria elçisini ölümle tehdit etmesi, Nick Fury’nin Spider-Man, Wolverine, Black Widow, Captain America ve Daredevil gibi kahramanlarla Latveria’ya örtülü bir operasyon düzenlemesi, fakat operasyonun hedefi olan Von Bardas’ın ABD’ye intikam saldırısı düzenlemesi, haliyle Earth-616’da Civil War’a sebep olacak olayların tetiklenmesi hep bu döneme rastlıyor.

Ülkemizde Hoz Comics tarafından ciltli olarak satışa sunulmuş olan Extremis’in (Iron man Volume #4 : 1-6) konusu ise şöyle: Savunma Bakanlığı’ndaki görevinden istifa edip SHIELD’le bağını kesmesine karşın giderek artan şekilde kamuoyunun teröristlere silah satmakla itham ettiği Tony Stark zor zamanlar geçirmektedir. Dahası Stark şirketindeki diğer yöneticiler onu bütçeyi ağzına kadar AR-GE’ye batırarak şirketi kısa vadede kâr edemez hale getirdiğini iddia ederek ona cephe almıştır. Bu da yetmezmiş gibi eski kız arkadaşlarından Maya Hansen’dan aldığı haberle, ordu için mikrobiyoloji alanında AR-GE çalışmalarından bir kısmını yürüten Futurepharm şirketi laboratuvarlarından bir grup aşırı sağcı terörist tarafından deneysel bir biyolojik silah olan Extremis’ten bir miktar kaçırıldığını öğrenir. Extremis bir tür süper asker serumu olmakla birlikte etkisini beyinde ölüm sınırına dek kullanılmayan algı noktalarını uyararak iyileşme faktörü, kas gerilme hızı ve vücut ısısı oranları gibi şeylerde ani yükselmeler yaratmaktadır. Fakat bu teknolojinin, vücudun kendi DNA haritasını yeniden yazabilme yetisine sahip olmasından ve hala stabil halini almamasından dolayı bu onu daha tehlikeli yapmaktadır.

Olaya bireysel olarak müdahale eden Tony, Mallen adlı teröristin çıplak elleriyle ölümüne pataklanır, birçok kemiği kırılan ve iç kanama geçirmekte olan Tony şimdi ya ölecek ya da onu sonradan karanlık bir dizi olaya itecek bir karar alacaktır.

1963 yılında yayın hayatına başlayan Iron man’de Volume #3’e dek gerçek anlamda bir orijin değişikliğine ihtiyaç duyulmamıştı, Extremis ise Warren Ellis’in gerek 11 Eylül sonrası olaylardan etkilenerek hikayeyi revize etmek istemesi, gerekse Iron man’i empati yapılabilir bir karakter haline getirmek istemesi nedeniyle bazı orijin değişikliklerine gidilmiş. Orijinal kurguda soğuk savaş dönemi Çin ordusuna esir düşen Stark, revize edilmiş kurguda ise El Kaide militanlarının eline düşüyor. Akabinde yaşananları biliyorsunuz, fakat bu orijinal kurguda ikide bir karşımıza çıkartılmayan bir olay iken; revize edilmiş kurguda Tony Stark’ın davranış motiflerine şu ya da bu şekilde etkileyen bir travma olarak dolaylı şekilde hatırlatılma gereği duyuluyor. Extremis’i yazana dek orijin hikaye dışında  pek fazla Iron man hikayesi okumadığını itiraf eden Ellis, Stark’ın suretinde kendi anlatmak istediği karakteri yaratmakta bir çekince duymamış, bu aslında iyi bir karar, zira gerek Tony Stark’ı ilk kez okuyup tanımak isteyenler, gerekse yetişkin işi bir kurgu görmek isteyenler için Extremis özel bir yapıt haline geliyor ve sonraki arc’ları okumak konusunda izleyiciyi kendisine çekiyor.