Kral Kull Çanakkale’de mi Hükmetti Acaba?
Bilmem Tezim Biraz Daha İnandırıcı Olmaya Başladı Mı?
Atlantis’in Atlas okyanusunda değil de, görüşlerden birine göre Minos uygarlığı ve Girit adası olduğunu söylesem, Valusia’nın Hititlerin kadim şehri Wilusa’dan esinlenerek yaratıldığını söylesem, Robert E. Howard’ın Anadolu kültürlerini incelerken nasıl diğer iki karakterini dolaylı olarak bu topraklarla ilişkilendirdiyse Kral Kull’un dünyasını da yine bu coğrafyanın kültürlerine dayandırdığını söylesem yanılmış olur muyum?
Ve Kral Kull’un kullanmayı sevdiği ve özdeşleştiği çift ağızlı baltası… Çift ağızlı balta Anadolu kültüründe ilkel çağlardan Osmanlı Kültürüne kadar kendine her daim yer bulabilmiş olan bir silah/semboldür. Labris adı verilen çift ağızlı balta ilginç bir şekilde yine Girit kültüne özgü bir anlam taşımaktadır: Kutsal Boğa. Tek sapa bağlı zıt tarafa bakan iki balta Girit uygarlığına göre kutsal boğanın boynuzlarını simgelemektedir. Anadolu kültürü içinde yer alan ve çifte ağızlı baltayı simgeleştiren Karların (Karia) kendilerini Girit kökenli olarak gösterdikleri de bilinmektedir.
Son olarak da eklemek gerekebilir, Sophokles’in ünlü oyunu “Oidipus”tan da bildiğimiz üzere, Akdeniz kültüründe bir şehir devletinin karlını öldüren kişi yeni kral olabilmektedir.
Kendi döneminin en görkemli şehirleri olarak tasvir edilen Wilusa/Valusia ile Volkan patlamasıyla bir gecede kaybolan Atlantis uygarlığının Girit/Minos adasıyla benzerlikler göstermesi üzerinde tartışılması bir konudur bence.
Elbette Robert E. Howard’ın bu konularla ilgili herhangi bir açıklaması olmadan kesin bir şey söylemek mümkün olmaz. Ancak yazılı eserleri incelerken, metinlerin bilgilendirme yapmayan yazarlarından bağımsız olarak ele alındığını, metinlerin bazı ek bilgilerle ilişkilendirilerek ve parçalanarak çözümlendiklerini de biliyoruz. Bu noktada en azından bir tez olarak düşüncelerimin kabul göreceğini umuyorum.