Jonathan Hickman’ın Avengers yazarlık serüvenini anlatmaya Avengers Dünyası ile başlamıştık. Şimdi de yine Gerekli Şeyler tarafından yayınlanan onun kardeş dergisi New Avegers’la devam ediyoruz. Karışıklığı engellemek için baştan söyleyeyim, bu dergideki ekibin Marvel Now öncesi dönemin, bugünlerde Zehir’in incelediği New Avengers‘taki ekiple hiç alakası yok. Neden bu ismi seçtiler derseniz, çünkü New Avengers ismi para ediyor ve ekibin asıl ismini bir süper kahraman serisinde kullanmaktan çekinmiş olabilirler. O isim de:

Illuminati

Marvel evrenindeki Illuminati bizimken az biraz farklı bir konsept: gizli kapılar ardından dünyayı yönet ..öhöm daha doğrusu dünyayla ilgili önemli kararları verme yetkisine sahip olduğunu düşünen bir grup adamdan oluşuyor. İlk olarak Iron Man önderliğinde toplanan grup Proffesor X, Doctor Strange, Reed Richards, Black Bolt gibi her biri kendi alanında çok önemli karakterler tarafından kurulmuştu. Infinity Stone’ları toplamak, Hulk’ı uzaya yollamak (bu başarılı kararlarının sonucu için  World War Hulk) gibi kararlar veren grubumuzu bu sefer grubun kuruluş aşamasında davet edilen ancak bu daveti kesin bir dille reddeden Black Panther topluyor.

T’challa Bir grup genç Wakanda’lının sınavı sırasında gökyüzünde dünyaya yaklaşmakta olan başka bir Dünya?! görür. Gökyüzündeki bu Dünya kısa bir süre sonra kendini Black Swan olarak tanıtan bir karakter tarafından yok edilir (Evet, olaylar biraz hızlı gelişiyor.). Black Panther de bu olaya yani Aşım’a dair konuşmak için Illuminati’yi toplar.

Aşım

Bütün çokluevrende evrenler birbirlerine, çarpışma noktaları Dünya olacak şekilde yaklaşmaktadır ve engellenemediği takdirde çarpışan iki evren yok olmaktadır. Bu durumla ilgili bilinen tek çözüm de Black Swan’dan gelir: çarpışacak dünyalardan birini yok etmek ve bu sayede iki evreni de kurtarmak! İşte bütün seri boyunca karşı karşıya kalınan soru da bu:

“Kendi evrenini, gezegenini kurtarmak için başka bir dünyayı yok etmeye hazır mısın?”

Bu sefer kahramanlarımızın karşısında bir kötü adam yok. Dünyanın en zeki ve etkili adamlarını çaresizliğe sürükleyen kaçınılmaz bir durum var. Başta seriden Avengers’ın kardeş dergisi olarak bahsetmiştik olsak da aynı yazarın elinden çıkmış benzeri olayları işleyen dergiler ancak bu kadar zıt olabilirdi. Avengers ne kadar umut veren, epik işler başaran karakterleri işleyen bir dergiyse, bu seri de alabildiğine karamsarlık ve umutsuzluk dolu bir dergi olmuş. Doğru yolda amansızca ilerleyen karakterler yerine, yaptıkları her adımda daha da karanlığa saplanan, yapmak istedikleri için değil yapmak zorunda oldukları için bir şeyler yapan karakterler var elimizde.

Omuzlarında dünyanın bütün yükünü taşıyan karakterlerin, bu sorumluluk ve çaresizlik hissini çok başarılı bir şekilde hissettiriyor Hickman. Her bir karakterin diyalogları ve karakterizasyonu da aynı şekilde başarılı. Bunlardan özellikle ikisi de krallık yapmış olan Black Panther ve Namor çok başarılı işlenmiş. Cildin sonuna doğru Hickman’ın çok sevdiği bir başka kralla daha tanışıyoruz.

Çizimler ve genel tasarım da derginin karamsar ruhunu çok iyi yansıtıyor. Üzerine gölge düşmüş, genelde yere dönük yüz çizimleri; aksi belirtilmedikçe arka planın sadece siyahtan oluşması gibi detaylar seriye cuk oturuyor. Avengers’ın steril bilimkurgu hissi veren beyaz iç kapak ve özet sayfaları da yine yerlerini siyah ve gri tonlarına bırakmış. Bir de belirtmeliyim ki Avengers’ın kapağını ne kadar beğenmediysem, bununkini de o kadar beğendim.

Bitirmeden bir de derginin içime sinmeyen tek noktasından bahsedeyim. Yıllar içinde imkansız olarak anılan çok fazla olayla uğraşmış ve bütün bu olaylarda inançlarını koruyan karakterler, burada umutlarını çok çabuk kaybediyorlar. Çaresizliklerini izlemek güzel olsa da, bu umudu kaybetme durumunu bir kaç sayıya yararak işleselerdi daha etkileyici/empati kurulabilir olurdu.