Venedikli Büyücü Arsat: Conan Okumadan Önceki İlk Çizgi Roman Durağım

Çizgi romanla tanıştığım yaşlarımdan hatırladığım bir öykü vardı: Timsahsı bir canavar insanları tehdit ediyordu ve bir gün bir büyücü ona aynada kendisini gösterince yaratık korkup kaçıyor, insanları da rahat bırakıyordu. Bu hikayenin yer aldığı çizgi roman dizisini Spuk Geschichten (Hortlak Öyküleri), büyücü kahramanın adı da Arsat’tı ve yıllardan muhtemelen 1979-80’di ve galiba ben 7-8 yaşlarındaydım.

Ayrıca da fantastik-büyü öykülerinden hoşlandığımı da o yıllarda bu diziyle öğrenmiştim. Zaten bir sonraki adım bu yüzden olsa gerek, tapınarak okuduğum diziye başlamamdı: Conan

Almanya’daki çocukluk dönemlerinde aslında şanslı sayılırdım. Çünkü ortalık çizgi roman doluydu. Ancak şanssız da sayılırdım çünkü öğretmenlerim Almancamın gelişmesi için roman okumamı önermişlerdi babama ve babamın aklına gelen çözüm; çizgi romanı yasaklamak olmuştu. Çok çemkirmiş ve karşı koymuştum… Bununla birlikte yıllar sonra eski almanca çizgi romanlara bakınca gördüm ki; öğretmenlerim Almancadan çok atmasyonca sayılabilecek çevirilerle, o çizgi romanların çoğu aslında beş para etmez bir dil yapısına sahipmiş…

Arsat

Ayrıca eklemek isterim; O yıllar benim New-York gibi gerçekçi mekanlarda maceralar geçtiği için Marvel Comics’i Amerikan, Gotham, Coast City, Metropolis gibi şehirlerde geçen maceralar sebebiyle de DC Comics’i Alman işi sandığım yıllardı.

Ha, bir de okuduğum çizgi romanlar renkli olduğundan siyah-beyaz Tommiks/Teksas nam-ı diğer Fumettilere bir türlü alışamamıştım Türkiye’ye geldiğimde. Siyah-beyaz basılan Örümcek Adam, Conan, Kral Kull, Red Sonya, Superman’leri de ancak alışkanlık ve türe yatkınlıktan takip etmiştim açıkçası. Bir de okuyacak bana uygun başka bir şey olmamasından…

Aydınlanma Zamanı

Açıkçası o kadar gerilerde kalmış ki; ben girişte bahsettiğim öykünün dışında neredeyse hiçbir şeyini hatırlamıyorum Spuk Geschichten (Hortlak Öyküleri) / Arsat maceralarının. Ama renkli, comics boyutunda, ince kuşe(!) kapaklı, girişte Arsat maceralı, sonuna doğru bağımsız kısa korku öykülü bir yapı hatırlıyorum. Son olarak hatırladığım şey de efsanevi kale-kule-burç birleşimli BASTEİ logosuydu. Başka… Bu kadar. Yıllar var ki, hakkında araştırma yapmadım, maceralarını okumadım, adını bile zor hatırladım.

Ta ki; Ege Görgün bana Almanca çizgi roman topladığım için bir karış Spuk Geschichten (Hortlak Öyküleri) ve Gespenster Geschichten fasikülü ayırıp satana kadar. Olay bu ya, aldım, okudum, anılarım depreşti, hemen bilgisayarın başına oturdum ve Arsat’la ilgili bilgi aramaya koyuldum. Ama tabi değerli büyüklerimiz Wikipedia’yı yasakladığı için öylece ekrana bakakaldım… Bir süre. Neyse ki bilgi paylaşımında sınır yoktu da başkaca yerlerden derleyebildim bazı ayrıntıları.

Kuşbakışı Arsat

İlginçtir, belki doğru yönlendirilseydim Arsat uzun soluklu okuyacağım tek çizgi roman olurmuş çünkü diğer Almanca çizgi roman örneklerinin aksine 492 sayı çıkan Spuk Geschichten (Hortlak Öyküleri) dergisi son derece özgün bir Alman eseriymiş. Haliyle dili de abuk çeviri değil öz be öz Almancaymış… Ama konumuz bu değil, dağılmayayım…

Çizgi roman dizisinin yayıncısı Bastei- Verlag, kökeni 1950’lere uzanan bir yayıneviymiş. Halen yayıncılığa devam eden işletme, bugüne kadar çoğu fantastik eserlerden oluşan binlerce kitap ve çizgi roman basmış. Arsat, bunların arasında özel bir yere sahip görünüyor desem yanlış olmaz. 1978 yılında başlayan ve 1995 yılına kadar süren yayın yukarıda da belirttiğim üzere 492 sayı çıkmış. 1989 yılındaysa iki adet radyo oyunu yayınlanmış.

Bu dizinin birçok yazarı olmuş. Ancak gördüğüm kadarıyla yazarları Alman sanatçılardan oluşurken çizerleri farklı ülkelerden oluşmaktaymış:

  • Yazarlar – Hajo F. Breuer, Peter Mennigen, Jürgen Drescher, Ewald Fehlau ve diğerleri.
  • Çizerler – En uzun süreli çizer Jesus Pena’yken diğerleri; Acciari, Boix, Deu, Pascolini, Puerta, Roro, Solé, Stizza, Studio Giolitti, Studio Ortega und Torente

Ve Arsat’ın Hikayesi

Venedikli Büyücü Arsat (Arsat, Der Magier von Venedig) adında her ne kadar Venedik yer alsa da aslında Venedikli değil Mısırlıymış. Arsat İ. Ö. 1700’lerde Mısır’da yaşayan bir yargıç, rahip ve doktor. Öldükten sonra naaşının zarar göreceğini öğrenerek hayalet bir gemiyle geleceğe geliyor ve Venedik ve çevresinde birçok olağanüstü yaratık ve büyüyle mücadele ederken Boğa Başlı İblis Efendisiyle uzun soluklu bir savaşa girişmiştir. İki etkili büyü silahına sahip Arsat: “Theb’in kristal çift gözü” ve “Büyülü enerji atan Yılandiş”

Arsat’a macera dolu yolculuğunda eşlik eden bazı dostları da olur gelecekte;

  • Gino – Pallazzo’da (sarayda) yaşayan kör Scorra’nın yardımcılığını yapan bir gençtir. Hayat deneyimi az bir gençten 492 sayılık kahraman yardımcılığına evrilir.
  • Carmilla – Ünlü bir sihirbazın kızı ve güçlü bir cadıdır. Ona güç kazandıran Yıldız tılsımını taşımaktadır. Scorra’nın ölümünün ardından Arsat’ın yoldaşı olmuştur.
  • Scorra – Kör bir medyum ve cadıdır. 145-149 sayıları arasındaki ölümüne kadar Arsat’a destek ve yardımcı olmuştur. Onun ölümünün ardından Arsat’la Gino Venedik’i terk etmişlerdir.
  • Ogun – Arsat’la aynı zaman diliminde yaşamış olan, Ogun kötü Boğa Başlı İblis Efendisiyle ittifak kurmuş bir yargıç, rahip ve kosmozun koruyucusudur. Venedik’te yaşayan ve Arsat’la dostluk kuran Ogun’un asıl amacı gizliden gizliye onu yok etmektir. Yine de kaybeden ve ölen kendisi olur.
  • Boğa Başlı İblis Efendisi – Arsat’ın baş düşmanıdır. Tüm iblislerin üstündedir ve dünyayı yağmalama peşindedir.

Ve Sonuç

İşte o çok anımsamadığım Arsat’la başlayan fantastik-büyü okuma yolculuğum zaman içinde Conan okumaya dönüştü. Ancak yine de atlamamak lazım, Arsat hayli başarılı korku ögeleri de barındırıyordu içinde. Böyle olunca Türkiye’ye geldiğimde “Korku” çizgi romanlarını takip etmem de kaçınılmaz olmuştu. Bir de tabi aynı yıllarda yayınlanan aynı teknik özelliklere sahip olmakla birlikte, hepten kısa korku çizgi öykülerini barındıran “Gespenster Geschichten” (Hayalet Öyküleri) dergisinin de katkısını azımsamamak gerek.

Conan’a nasıl geçiş yaptım? Nasıl tamamladım içimdeki eksiği? Conan kim? Belki bir gün ek bilgilerle bu yanıtsız soruları da yanıtlarım, kim bilir… Şimdilik tek derdim Arsat olsun…

Bilinmeyen bir çizgi romanla tanışan herkese selam olsun.

Yorumlar