Jaime ve Brienne ikilisi hayran kitlesi tarafından çok yakıştırıldığından, ikisinin kıyaslamasını birlikte yapayım dedim, ama aslında 4. ve 5. kitaplarda birbirleriyle fazla zaman geçirmiyorlar. Bir önceki bölümde de söylediğim gibi Jaime’nin Dorne’a falan gittiği yok, Brienne ise… Ona geliriz.

Devam etmeden önce de uyarımı yapayım: Bu yazı Buz ve Ateşin Şarkısı serisinin 4. ile 5. kitaplarının ve dizinin 5. sezonunun  sonuna kadar SPOILER içerikli olacaktır. Aynı zamanda 6. sezonda kullanılmış öğeler ve bunun dışında dizide henüz kullanılmamış, kullanılıp kullanılmayacağı belli olmayan bir karakterden bahsetmek durumundayım o kısma gelince uyarırım.

Jaime Dorne’a gitmedi demiştim değil mi? Jaime aslında Dorne’dan başka her yere gitti diyebilirim. Öncçelikle Cersei ile araları dizide belirtildiği gibi çok da kötü değil – en azından Cersei onun Tyrion’u serbest bıraktığını düşünmüyor. Hatta Cersei ona Kral’ın Eli olmasını bile teklif ediyor ama Jaime böyle bir sorumluluk istemiyor. Bunun yerine Cersei ondan Riverrun kuşatmasını sonlandırmasını istiyor.

Jaime bu yolculuğa başlamadan kendine altın eli yaptırıyor, yanına da Ser Ilyn Payne’i alıyor. Payne’i yanına almasının sebebi sol eliyle kılıç kullanmayı öğrenmek için kimseye bu durumu anlayamayacak bir kişiyle çalışmak istemesi – Payne’in dilsiz olduğunu unutmayın. Jaime’nin Bronn ile bir ilişkisi olmuyor, hatta Bronn nişanlısıyla evlenip evinde oturuyor (Bir de Cersei’nin onu öldürtme çabası oluyor ama elinde patlıyor).

Riverrun yolcuğuluğunda Jaime birkaç yere uğrayıp ne sorun varsa çözüyor, akşamları Payne ile çalışıyor ve her daim Tyrion’un ona son söylediklerini düşünüyor: Cersei, Lancel ve Osmund Kettleback ile yattı. Bu işin bir kısmının gerçeğini Darry’e gidip Lancel’in (henüz Sparrow’lara katılmamışken) ona itirafta bulunmasıyla öğreniyor. Bu itirafın üzerine Tyrion’un yalan söylemediğini kabullenip Cersei’den soğumaya başlıyor.

(Bu ve sonraki paragraf 6. sezondan içerik bulunduruyor. ) Riverrun’a geldiğinde kısa bir sürede oradaki durumu da çözüyor. Bunu tutsak olarak tutulan Edmure Tully’i kaleyi teslim etmek karşılığında serbest bırakıp halkına ve karısı Roslin Frey’den doğacak çocuğuna zarar gelmemesi sözüyle başarıyor. Tabii Edmure bunu kabul etsede, kalede bulunan amcası Blackfish’in kaçmasına göz yumuyor.

Jaime henüz Riverrun’dan ayrılmadan Cersei’den tutsak olduğunu anlatan ve gelip onu kurtarması için yalvaran bir mektup alıyor. Jaime ise Tyrion ve Lancel’den duyduklarından dolayı bu mektubu ateşe atıp görmezden gelmeye karar veriyor.

Brienne’e gelelim. Öcelikle, Brienne King’s Landing’den Podrick’le birlikte ayrılmadı, Podrick’i onu takip ederken yakaladı. Podric, Tyrion’u arıyordu ve Sansa’nın Tyrion’la birlikte olacağını düşündüğünden Brienne’in peşine takılmıştı. Oradan Sansa’yı birlikte aramaya koyuldular.

Sansa hiç Eyrie’den ayrılmadığı için, Brienne’le Podrick’in kuzeye gitmek gibi bir durumları yok, aksine ordan oraya gerçekten umutsuz ipuçları peşinde koşturarak hiç ilerleme kaydetmiyorlar. Bir tuzağın sonunda dağılmış olan Brave Companions üyelerinin saldırısına uğruyorlar. Onları yendikten sonra Gregor Clegane’in yanında bir kızla (Arya) dolaştığı haberini alarak Riverrun’a doğru yola çıkıyor.

Yolculuğunda tanıştğı bir septon ile birlikte Quiet Isle denen bir adaya gidip Elder Brother diye bir adamla görüşüyor. Elder Brother ona Hound’un öldüğünü söylüyor, Brienne de araştırmalarını başka yöne doğrultmak zorunda kalıyor. Daha sonra Hound’un miğferiyle onun adını almış olan Rorge’un yönettiği bir grup Brave Companions ile daha karşılaşıyor. Ufak bir çatışmadan sonra (Bu çatışmadan Sezon 4’ün son yazısında bahsetmiştim), yaralı Brienne’i Gendry ve Brotherhood without Banners askerleri kurtarıyor.

Kurtarıyor dediğime bakmayın, sorgulamak için tutsak alıyorlar. Tutsaklığında Brienne, Brotherhood’un artık Beric Dondarrion tarafından değil – Lady Stoneheart tarafından yönetildiğini öğreniyor (Lady Stoneheart’ın kim olduğunu Sezon 4’ün son yazısında anlatmıştım, fakat büyük spoilerlar içerme olasılığını göz önünde bulundurun). Lady Stoneheart, Brienne’in Sansa’yı aradığına inanmıyor, hatta Lannister’lar için çalıştığını düşünüyor. Hatta Stoneheart Jaime Lannister’ı Red Wedding’den sorumlu tutuyor (Kitapta Red Wedding sırasında “Lannister’ların selamı var” değil, “Jaime Lannister’ın selamı var” denmişti).

Brienne’e ya Jaime’yi bulup öldürmesi ya da asılmayı seçmesi isteniyor, Brienne seçim yapamayacağını belirtiyor fakat Podrick’in ölümüne sebep olmamak için şartı kabul ediyor. Jaime’nin işleri Riverrun ile bitmiyor, etrafta başka sorunlar da çözüyor, ama Riverrun’a dönüşü sırasında Brienne ile karşılaşıyor. Brienne ona Sansa’yı bulduğunu, Hound’un elinde olduğunu ve birlikte onu kurtarabileceklerini söylüyor – ama yalnız gitmeleri gerektiğini de belirtiyor.

Ne yazık ki Jaime ve Brienne’in beşinci kitaptaki son durumları bu, bundan sonrası artık altıncı kitaba kayıyor.  Şimdilik sizleri Jaime’nin Brienne’e söylediği bu sözlerle bırakıyorum:

“Hangi hakla bir kurt, bir aslanı yargılar?”