Limitsiz bir hafıza gücü ve bu denli kısıtlanmış görsellik bizi biraz üzmüyor değil.  Aslına bakarsanız Limitless’in sonra çıkan aynı kategorideki bir kaç filmden çok daha iyi olduğunu da söyleyebilirim. Özellikle Scarlett Johansson oynadığı için sonuna kadar izlemek zorunda kaldığım Lucy’nin Limitless’in gölgesinde kaldığı apaçık ortada. Bradley Cooper’ın da hakkını yememek lazım şimdi. Konusu kadar Bradley’nin de şaheser oyunculuğu kurtarmış biraz filmi.

Film hakkında bu kadar konuştuğumuz yeter, asıl konumuza gelelim: Limitless’in dizisi çekileceğini duyduğumda sonunda dizi arşivimize bir dosya daha açalım dedim, fakat pilot bölümündeki yetersizlik ve Nzt kavramının değişmesi beni diziden biraz soğutmuş olabilir. Filmde Nzt alındığında hafıza ve yeteneklerinin geliştiği görülürken dizisindeyse sadece geçmiş hafızanın hatırlanabileceği ele alınmış. Özellikle kafamda canlanan ve canımı sıkan birkaç bölüm var; Bradley Cooper’ın yani sinema filmindeki Eddie Morra’nın metroda birkaç kişiyi izlemiş olduğu dövüş teknikleri ve Bruce Lee’nin filminden etkilenip çocukları insafsızca patakladığı görülüyor. Dizideyse Brian Finch rolündeki Jake McDorman televizyonda izlediği dövüş tekniklerini uygulamaya kalktığında çok fazla güç sarf etmeden yere kapaklandığını görüyoruz.

Dexter’daki rolünden tanıdığımız Jennifer Carpenter’ın dizide!

Filmin yapımcılarından biri olan Bradley Cooper’ı bir kaç bölümde daha görecek gibiyiz, fakat fazla ümitlenmemek gerek, bana sezon finalinde falan iki üç dakikalık kısa sahneli bir oyunculuktan fazla olmaz gibi geliyor ve “The End” birinci sezon bitmiş.

Nzt’nin Yeni Bir Yan Etkisi mi Var?

Çok kısa, spoiler vermeden dizi hakkında bir kaç şeyden bahsetmek istiyorum: Aksiyon, suç, dram içerikli film birden polisiyeye sarmış, asıl konu hakkında ne oluyor ne bitiyor hiçbir fikir yok. İnsanı meraklandıracak bir etki de yok dizide. Üstün bir zekânın suçları nasıl çözdüğü benimsetilmeye çalışılmış, ortada bir dedektiflik söz konusu fakat dava çözümü denildiğinde Mentalist’in ve Sherlock Holmes’un kalın harflerle kazıdığı “bu iş böyle yapılır” dediklerini duyar gibiyim. Daha derinlere indiğimizde dizide bir sahneyle karşılaşıyoruz, konu itibariyle ne kadar işlerler bilmiyorum fakat pilot bölümde senatör Eddie Morra’nın yakın kadrajda saniyelik yaşlandığı gösteriliyor. Bu da akıllarda soru işareti bırakıyor: “Nzt’nin yeni bir yan etkisi mi var?” Ayrıca dizide Eddie Morra karanlık tarafa geçmiş gibi gösteriliyor bundan rahatsızlık duyduğumu söyleyebilirim. Halk insanının düştüğü durumlara bak, “para insanı bu kadarda bozmaz ki be!” dedirtiyorlar insana.

İzlemeye devam edelim, bakalım birinci sezonun sonuna kadar dayanabilecek mi?

Konuk Yazar: Göksel Yakışır