Star Trek: Voyager (VOY)
Paramount, Star Trek: The Next Generation’ın yayından alınmasından sonra, Deep Space Nine’ın yanında yer alacak yeni bir Star Trek serisi daha istiyordu. Sözkonusu serinin, Paramount tarafından yeni kurulacak olan UPN adlı kanalda yayınlanması, dolayısıyla yeni kanalın izlenme oranlarına olumlu katkıda bulunması bekleniyordu. Benzer bir plan, vaktiyle asla gün yüzüne çıkmamış Star Trek: Phase II projesi için de düşünülmüş, ancak uygulanmamıştı.
1994 yılında çekimlerine başlanan Star Trek: Voyager, 1995 yılında planlandığı gibi UPN adlı kanalda izleyiciyle buluştu.
Bir Eve Dönüş Hikayesi
Star Trek: Voyager, zaman çizgisinde Deep Space Nine’ın dördüncü sezonundan itibaren aynı dönemde cereyan eden olayları konu alır. Ancak Deep Space Nine ile aralarında binlerce ışıkyılı mesafe vardır!
Kaptan Kathryn Janeway yönetimindeki USS Voyager, ilk seferine çıkacaktır. Voyager, Federasyon’un Cardassian’larla imzaladığı tarafsız bölge antlaşmasını tehlikeye atan Maquis adlı örgüte bağlı bir gemiyi yakalama görevindedir. Badlands adı verilen bölgede yaşanan kovalamaca sırasında her iki gemi de istekleri dışında galaksinin diğer ucuna, Delta Çeyreği’ne sürüklenir.
Başka bir galaksiden gelen Nacene adlı son derece gelişmiş bir ırk, uzun süre önce bilimsel araştırmalar yaparken Ocampa’ların yaşadığı gezegenin ekolojik dengesini yanlışlıkla bozmuştur. Aralarından ikisi, Ocampa’larla ilgilenmek üzere geride kalmaya gönüllü olur. Zaman içinde bir tanesi yaşadıkları istasyondan ayrılır. Yanlız kalan diğeri ise, uzunca bir zaman sonra ölmekte olduğunu farkeder. Ölmeden önce üreyebilmek, yani ölümünden sonra Ocampa’larla ilgilenecek birisini yaratabilmek için kendine genetik olarak uygun bir eş aramaya koyulur. Galaksinin çeşitli noktalarından düzinelerce gemi kaçırır ve mürettebatları üstünde uyumluluk deneyleri yapmaya başlar. Umut veren sonuçlar elde ettiği denekleri Ocampa’lar arasına yerleştirir. Ancak sağ kalan hiç denek olmamıştır.
Voyager ve Maquis gemisi de Ocampa’ların “Caretaker” adını verdiği varlık tarafından alıkonmuştur. Her iki mürettebattan da birer kişi “genetik olarak uyumlu” olabilecekleri için Caretaker tarafından için alıkonmuştur. İki geminin mürettebatı, işbirliği yaparak hem alıkonan tayfalarını geri almak, hem de eve geri dönüş yolunu bulabilmek için Caretaker’ın istasyonuna geri dönerler. Ancak Caretaker, onlar ulaştıktan kısa bir süre sonra ölür.
Başıboş kalan istasyonda kalan teknolojik ekipmanı yağmalamak için olaya müdahil olan Kazon adlı son derece saldırgan bir ırkın Ocampa’lara yapacağı soykırımı engellemek için Kaptan Janeway, Caretaker’ın istasyonunu yok etmek zorunda kalır. Dolayısıyla eve geri dönüş yolu da yok olmuştur. En yüksek hızla, hiç durmadan seyahat edilse bile 70 yıl sürecek bir yolculuk önlerindedir (Yaklaşık 70 bin ışıkyılı). Olaylar sırasında Maquis gemisi yok edilmiş, her iki geminin de mürettebatı neredeyse yarı yarıya hayatını kaybetmiştir. Kaptan Janeway, Maquis gemisinin komutanı Chakotay’ile uzlaşır ve her iki mürettebatı da Voyager çatısı altında birleştirerek eve dönüş yoluna koyulurlar.
Mürettebat
Şüphesiz, Voyager kadrosunun en çarpıcı üyesi Kaptan Janeway’dir. Star Trek evreninde Janeway kadar prensiplerine bağlı ve gözükara bir kaptan daha yoktur! Sıklıkla kendinizi Janeway’in aldığı çılgın kararları ve düşman gemi kaptanlarına verdiği ayarları ağzınız açık izlerken bulursunuz. Ayrıca mürettebatına olan anne edasıyla bağlılığı seride çok iyi işlenmiştir.
İkinci kaptan görevindeki, kızılderili kökenli Chakotay ise Janeway’in kimi zaman tavan yapan agresif yaklaşımlarını dengeleyecek unsur olarak ruhani yönü oldukça kuvvetli, yumuşak başlı bir karakterdir. Geminin taktik subayı Vulcanlı Tuvok ise keskin zekası ve Vulcanlara has mantıklı argümanlarıyla Janeway’i yönlendirmektedir. Dikkat ettiyseniz bu formül aslında Star Trek: The Original Series ile birebir aynıdır.
Voyager’ın eve dönüş yolculuğu, mürettebat için tam bir özünü bulma serüvenine dönüşmüştür:
Janeway tarafından hapisten şartlı tahliyeyle çıkartılan, hayatta her şey kendisine sunulduğu halde berbat etmeyi başarmış efsane pilot Tom Paris, öfke kontrol sorunları yüzünden kariyerini mahveden yarı-klingon şef mühendis B’lanna Torres, Delta çeyreğinde bir baltaya sap olamadan bir oraya bir buraya sürüklenmiş, on parmağında on marifet Neelix, kendine güven sorunlarını aşmaya çalışan Harry Kim, geminin gerçek doktoru öldükten sonra yerine görevlendirilen, programının dışına çıkmak zorunda kalan holografik “The Doctor” ve çocuk yaşta asimile edildiği Borg’un elinden kurtarıldıktan sonra birey olmak için mücadele veren Seven of Nine.
Hikaye Döngüsü
Serinin hikaye örgüsü TNG’ye çok benzemektedir. Zira Kaptan Janeway her ne kadar evden binlerce ışıkyılı uzakta, bilinmeyen ve saldırgan bir bölgede olsalar da Prime Directive’den asla vazgeçmemiştir. Seride ahlaki baskılar bir yanda, imkansızlıklar sebebiyle neredeyse inip gemiyi itmek zorunda kalan mürettebatın cefası bir yanda, Voyager’ın sahip olduğu teknolojiyi ele geçirmek isteyen Kazon gibi saldırgan ırklar başka bir yanda, Borg ve Species 8472 gibi galaktik tehditler de tüm sorunların üstüne tuz-biber olarak karşımıza çıkar.
Seri, “haftanın kötü adamı” formülünü gereğinden fazla kullanması, kaptanın çok fazla dış göreve çıkması ve dediğim dedik tavırları, Chakotay’in fazla pasif kalması gibi konularda eleştiri bombardımanına tutulmuştur. Ancak bunlara rağmen en popüler Star Trek serilerden biri olmayı başarmıştır.
Voyager, serilerde gerçekçi görünmesi için maket kullanma geleneğini ilk bozan Star Trek serisidir. İlk defa gemiler CGI (computer generated imagery) kullanılarak modellenmeye başlamıştır.
Artıları:
- Roddenberry’nin açtığı yoldan devam eden, utopik anlayışa sahip bir Star Trek serisi izlemek.
- Kaptan Janeway, The Doctor, Seven of Nine ve Tuvok karakterleri.
- Kaptan Janeway’in kabadayı tiplere verdiği efsanevi ayarlar.
- Serinin giriş müziği ve geminin şahane tasarımı.
Eksileri:
- Seride “haftanın kötü adamı” tekniğinin fazla kullanılması.
- İkinci Kaptan olan Chakotay’in çok geri planda kalması, koskoca Kaptan’ın bizzat dış görevlere gidiyor olma durumu.
- Henry Kim ve Tom Paris gibi pek iyi işlenememiş karakterler.
- Prime Directive’e aşırı bağlılığı sebebiyle Kaptan’ın bazen kendini enayi yerine koyması.
Tavsiye Edebileceğim Bölümler:
- Caretaker (s01e01 – 02)
- Deadlock (s02e21)
- Scorpion Part I & II (s03e26 – s04e01)
- Year of Hell Part I & II (s04e08-09)
- The Killing Game Part I & II (s04e18 – 19)
- Living Witness (s04e23)
- One (s04e25)
- Latent Image (s05e11)
- Timeless (s05e06)
- Bride of Chaotica (s05e12)
- Equinox Part I & II (s05e26 – s06e01)
- Blink of An Eye (s06e13)
- Live Fast and Prosper (s06e21)
- Endgame (s07e25 – 26)