“İnsanları kurtarmak, yaratıkları avlamak, aile mesleği…”

Bu girişi yapmadan Supernatural ile ilgili bir yazı yazmayı düşünemezdim bile! Bildiğiniz üzere, 7 Ekim 2014’te Supernatural’ın 10. sezonu başlıyor. Seriyi izlememişler için spoiler içermeyen bir tanıtım paragrafı hemen aşağıda mevcut. Halihazırda diziyi takip edenler ve yeni sezonu heyecanla bekleyenler -ki; içinde ben de varım- için biraz daha aşağıda spoiler içeren bir inceleme de mevcut ve takdirinize sunulmuş durumda…

Hikaye Nasıl Başladı?

Herkes ufaktan da olsa peri masallarına ve korku hikayelerine aşinadır. Vampirler, zombiler, kurtadamlar, cinler, eski tanrılar. Supernatural, bunları konu alıyor. Nasıl mı? Seri, babaları çıktığı avdan uzun süredir dönmediği için endişelenen Winchester kardeşlerin, onu bulmak adına yollara düşmesiyle başlıyor. Lakin asıl öykü, bundan biraz daha eskiye dayanıyor. Sam ve Dean Winchester’ın hayatı, yıllar önce sarı gözlü bir iblisin sebep olduğu yangında annelerini kaybetmeleri, sonrasında ise babalarının olayı bir saplantı haline getirerek doğaüstü varlıkları avlamaya başlamasıyla şekilleniyor. Aile, o gün bugündür bir şekilde bir arada kalmaya çabalamış, ama nafile. Küçük kardeş hukuk fakültesinde, büyük kardeş babanın peşinde, baba ise intikam peşinde.

Seri, bu başlangıç ile dünyayı bize tanıtıyor ve arka plandaki gerçekleri göstermeye başlıyor. Günümüz Amerika’sında geçen keşif dizisi, büyük olay örgülerine bağlanarak devamlılığı sağlıyor. İzledikçe daha fazla şey ortaya çıkıyor. Doğaüstü konularla ilgili arkasında bıraktığı felsefik düşüncelerle insanı düşündürüyor.

Günlük hayatın dışına çıkmak ve izlemek üzere önünüzde iki yüzün üzerinde bölüm isterseniz, bu karanlık dünya sizi bekliyor!

(Dikkat! Yazının buradan sonrası diziyi izlemeyenler ya da güncel bölümlere gelmemiş olanlar için ağır spoiler içerebilir.)

9. Sezonda Neleri Geride Bıraktık?

9. sezonun ana konusu ve başlangıcı şüphesiz, görkemli görüntüler eşliğinde “Düşen Melekler” oldu ki; zaten 8. Sezon finalinin ismiydi bu. Ardından melek güçlerini kaybeden Castiel ve Winchester kardeşlerin tutsağı olan Crowley karşımıza çıktı. Bu arada Abaddon hala Cehennemin Kraliçesi olma yönünde kararlı adımlarla ilerliyordu. Sam’in içinde yine bir şeyler dolaşıyordu ama bu kez bir iblis değil, bir melek tarafından ele geçirilmişti. Melek, aslında 8. sezonun sonunda ağır yaralanan Sam’i, Dean’in izniyle iyileştiriyordu. Bu seçimi yapmak Dean için de zor olmuştu. Ezeikel adlı bu melek, aslında Lucifer’ı bahçeye alan melek Gadreel’dan başkası değildi. Gadreel, Metatron’un kendisini etkisi altına almasıyla sevimli elçimiz Kevin’ı öldürmüştü.

Sonuca gelirsek, Metatron -ki hepimiz ondan nefret ediyoruz- karşısında Gadreel ve Castiel’i, Abaddon ise karşısında Crowley ve Dean’i bulmuştu. Dean’in bu sırada “Kabil’in Mührü”nü almış olduğunu ve “İlk Bıçak” ile Abaddon’u öldürdüğünü unutmamamız gerekir. Her ne kadar Metatron ve Abaddon yenilmiş olsa da Metatron gitmeden önce son şakasını yaptı ve Dean’i ölü olarak görmemizi sağladı (Evet, bir kez daha!). “Kabil’in Mührü” sayesinde Dean tekrar gözlerini açtığında, iblis gözlerine sahip olduğunu görmüştük ve bu da 9. sezon finalimizdi.

Peki Şimdi Ne Olacak?

Crowley ile beraber takılan iblis Dean, kardeşini arayan bir Sam ve kaosun hakim olduğu bir cennet bizleri bekliyor. Ben bu yazıyı yazarken 10.sezonun başlamasına iki gün vardı. Hala heyecanlıyım! Güzel bir giriş olacağına dair kuşkum yok.

Şundan da bahsetmek isterim ki; çok sorulan bir sorudur. “Supernatural dile kolay 10. sezonunu bile gördü! Peki daha nereye kadar gidecek? Ropörtajlarda senaristlerin ve oyuncu ekibinin verdiği cevaplara göre bu sorunun yanıtı şöyle:

“Elimizde o kadar malzeme var ki, bırakın 10’u, 19. Sezon bile yapabiliriz.”

Anlaşılan, ben de dahil olmak üzere dizinin fanatik takipçilerinin içini rahat tutması lazım. Zira görünüşe göre Supernatural kolay kolay ekranlardan silinmeyecek ve daha uzun yıllar boyu bu heyecanı ve zevki yaşayabileceğiz. Tekrarlayalım. Yeni sezon 7 Ekim 2014’te hali hazırda sekiz sezondur yayınlandığı kanalı The CW’de başlayacak.

Sizleri her Supernatural sezonun son bölümünde çalması bir gelenek haline gelen, Kansas’ın “Carry On My Wayward Son” adlı parçayla baş başa bırakıyorum.