Geek Terminoloji – Blaxploitation Nedir?
Sömürü (yani exploitation) sineması, “YIRTTIK MAYKIL ABİ HARİKA BİR FİKRİM VAR! HALK BİZDEN X, Y ve Z BEKLİYOR!!” felsefesiyle yapılan filmlerin bütünüdür. Söz konusu “X, Y ve Z” çoğu zaman “heyecan, şiddet ve meme” olsa da, daha yan konular üzerinden sıralı tam liste yapıldığında, sömürü sinemasının içinden pek çok tür çıkar. İşte bu blaxploitation değil.
Vatandaşın hassasiyetlerine “fan service” dayamak ve o anda anaakım medyada dönen konulara abanmak kıstası üzerinden sayarsak, her devirde sömürü filmi çekilmiştir. Ammaaaaa… 1960 öncesi dönemde sömürü filmleri çok az ve yavandır, 1985 sonrasında da her film sömürü filmidir. Sömürü sinemasıyla “normal” sinema, sömürü sinemasının kendine ait kimliği olacak kadar semirdiği, ama hala daha piyasayı domine edemediği 60 ve 70’li yıllar döneminde en temiz kıyaslanır. Açıklama gerekirse: Sömürü sinemasına ket vuran tek şey sansürdür. Sansürsüz bir düzende yapımcılar, maksimum kar için filmlerde maksimum “fan service” sipariş edecektir. Bu ortamda rekabet ve pazar paylaşımı da “Kim, hangi toplum kesiminin hangi hassasiyetini daha iyi gondikliyor?” sorusuyla açığa çıkar.
60 ve 70’li yıllarda ABD’nin şehirli siyahi nüfusu belli bir refah seviyesine erişmişti. Çoluğun çocuğun cebinde ayda bir sinemaya gidecek kadar para oluyordu. Lakin her zaman olduğu gibi (sonraki paragraflarda o kısmı açacağım) siyahiler beyaz adamın pek umrunda değildi. Siyahi gençlik, beyaz adamın kendisi için çektiği filmlere mahkumdu. Sonra siyahi girişimciler, bu pazarı sömürmek için siyahi kültür öğeleri içeren düşük bütçeli filmler çektiler. Filmler dar gelirli kesimleri hedefledikleri için, aksiyon ve sosyal mesaj ağırlıklıydı. Suç, uyuşturucu, mahalle düzeni, siyahi ünlüler vs. gibi özellikle siyahilerin gündemini işgal eden mevzular bu filmlerle konu oluyordu. İşbu filmler yeni yeni harcayacak para sahibi olan siyahi kesimi hedeflediği için, “siyahların sömürüsü” manasında “black” ve “exploitation” sözcüklerinin ortadan çakılmasıyla elde edilen “BLAXPLOITATION” türünde sınıflandırılır.
Konuyla Alakalı şakalı komedili rap şarkısı
Sömürü zanaati (Bak sanat demiyorum, sanat sanatlıktan çıkınca zanaat olur) hep sinema sektörüyle anılsa da, bütün kültür sathında yaygındır. Özellikle ucuz baskı dergi sektörü her daim çok güçlü bir sömürü kültürü beslemiştir. Doğal olarak siyahi kesime özel kültür ürünlerinin üretildiği dönemde onlar da boş durmamış, siyahilere çalışan yayınlar ortaya çıkmıştır. Siyahi süper kahramanların çeşitli şekillerde ortaya çıkması da bu esnada yaşanmıştır. Çoğu seri, sömürü düzeninin ünvanına yakışır derecede leş edebiyattır, karakterlerin çok az bir kısmı çok yakın dönemde hale yola sokulmuştur.
Gelelim Mevzuya: Siyahlara Neden Ayrı Film Çekiliyor?
Az çok biliyoruz ki ABD dahilinde mahalleler çok net etnik çizgilerle ayrılır, ki en uç örneklerde “45. caddenin sol tarafından yürüme o kaldırım zenci mahallesinde” gibi laflar duymak mümkün. Bu fiziksel ayrışım, yanında kültürel ayrışımı da beraberinde getirir. İki mahalle yaşadıkları olayları bir şekilde paylaşmazsa zamanla iki alakasız mahalle kültürü oluşur. Malumunuz, endüstriyel devrimin temellerinden biri imalatçıların özelleşmesidir. ABD bunu da çok uç noktalara taşımayı sever. Mahallelerin yeteri kadar ayrıştığı ve şirketlerin yeteri kadar özelleştiği ortamlarda, bu iki koşulu üst üste koyunca farklı mahallelere hizmet götürmekte uzmanlaşmış imalatçılar ve servis sağlayıcılar açığa çıkar. Beyaz şirketlerin beyazlara hizmet vermek için çok özelleştiği, siyahların da daha tam yaygın olarak şirketleşmediği bir ara dönemde, beyazların idare ettiği şirketler siyahlara hizmet vermeyi becerememiş, beyazlar siyahlardan gelecek gelirden tamamen umudu kesmişti. İşte film endüstrisi de bu yaygın kanıya uyarak siyahları görmezden geliyordu. Blaxploitation akımının siyahilerin çektiği düşük bütçeli filmlerle başlaması tabii ki tesadüf değil.