NBA Efsaneler Kuşağı 4 – Günümüzün ve Tüm Zamanların En İyi Power Forvetleri
NBA’in son yılları gerek fiziksel gerekse de istatistik olarak canavarlaşan pek çok oyuncuyu barındırıyor. Özellikle son dönemde etkinliklerini arttıran bu süper starların uzun vadedeki amaçları öncelikle şampiyonluk ve sonrasında da isimlerini efsanelerin arasına yazdırarak ölümsüzleştirmek. Fakat bunu yapabilmeleri için önlerinde geçmeleri gereken pek çok oyuncu var.
Ligin kaderine etki eden oyuncuların genelde pivot ya da oyun kuruculardan çıktığını fakat kısa forvetlerin de büyük etki yarattığını önceki yazılarda şutör guardların da Jordan sonrası dönemde ön plana çıktığını görüyoruz. Fakat istisnai bazı örnekleri dışında power forvet (4 numara) oyuncuların büyük kısmı ligi ya da şampiyonlukları domine edememiştir ve NBA’de genelde tamamlayıcı rollerde olmuşlardır.
Tüm Zamanların En İyi Power Forvetleri
Tim Duncan
Sessiz kişiliği, gösterişsiz oyunu ile birleşince insanların tüm zamanların en büyük oyuncuları listesinde sıklıkla unuttuğu ancak sonradan “Eee listede Duncan yok mu?” denildiğinde akıllarına gelen isim. Çoğu otoriteye göre tüm zamanların en iyi 4 numarası.
Duncan, rakamların ötesine bakılması gereken en önemli oyunculardan biri olarak görülmelidir. Etrafındaki ortalama oyuncuları yıldız seviyesine, takımı Spurs’ü de tarihin en başarılı ekipleri arasına taşımıştır. NBA’deki ilk yıllarında “bu ligde işi yok” denilen Parker’ın final mvp’si ve all-star, Avrupa basketbolu kökenli Ginobili’nin fark yaratan büyük bir oyuncu, Bowen gibi çoğu takımda yer bulamayacak takoz savunmacının ligin elit savunma oyuncularından birine dönüşmesindeki en büyük etkenlerden biridir.
Çalışma azmi, maçlarda soğuk kanlılığını koruması, hem lig genelinde hem de clutch anlardaki performansı, savunma ve hücumda eşit etkinliği koruması, kazandırdığı 5 şampiyonluk ile şüphesiz ki lige etki edebilmiş en önemli power forvettir. “The Big Fundamental” lakabı, oyuncuların kişisel teknikleri için kullanılan fundamental terimine bir göndermedir, bu pozisyon için eğitilecek herhangi bir genç oyuncuya mutlaka Duncan kasetleri izletilmelidir.
Ayrıca iyi bir geek olduğunu, FRP oynadığını, conventionlara katıldığını da belirtmek gerekir. Tüm bunlar ve Spurs taraftarı olmamı bir araya katarsanız, gelmiş geçmiş en sevdiğim oyunculardan biri olduğunu görmeniz zor değil. Yine de yazıda herhangi bir torpil durumu olmadığına emin olun zira göreceğiniz çoğu listede (nba.com, espn ve ranker dahil) bu pozisyonun zirvesinde hep Duncan’a rastlarsınız.
Dirk Nowitzki
Almanya 2. liginden NBA’e… Bir peri masalı gibi duruyor değil mi? Çoğu otoriteye göre gelmiş geçmiş en iyi Avrupalı olan Nowitzki, sıska ve sadece şut yeteneği olan bir gençten ligi belirli bir seviyeye kadar domine edebilen ve şampiyonluk kazanabilen bir seviyeye kadar ulaşmıştır.
Geriye çekilerek attığı fade away şutları, hem yüzü dönük hem de potaya yakın mesafelerden inanılmaz bir hücum tehditi taşıması ile kendi pozisyonunun en elit hücum güçlerinden biri olarak görülmektedir. Halen aktif oynamasına rağmen yaşı ilerlediği ve süreleri azaldığı için listeye aldım. Fakat maçlarda pek az etki etmesine rağmen Dallas Mavericks yönetimi ve taraftarları arasında o kadar çok seviliyor ki çok az oyun süresine rağmen iyi bir kontratı halen kendisine verebiliyorlar. Lige gelen Avrupalı tüm oyuncular için geçilmesi gereken eşik halen Nowitzki seviyesidir.
Karl Malone
“Postacı” Karl Malone, adrese teslim ettiği paketleri ile ünlüdür. Kariyer ortalaması 25 sayı ve 10.1 ribaund olan Postacı, halen tüm zamanların en çok sayı atanları listesinde 36928 sayıyla ikinci sıradadır.
Yine tarihin en büyük oyun kurucularından biri olan Stockton ile Utan Jazz’de kurdukları ortaklık Jordan’ın prime dönemine denk gelip kendilerine bir şampiyonluk getiremese de tarihin gördüğü ikililerden en uzun süreli ve verimli olanıdır.
Power forward terimindeki “power” kısmının en iyi uyduğu oyunculardan biri olan Malone, durdurulamaz bir orta mesafe şutun yanı sıra heybetli bir fiziğe ve güce sahiptir.
Charles Barkley
Bu listedeki adaylar arasında en büyük kültürel etkiye sahip olan “Sir” Charles Barkley, şüphesiz ki hırçınlığını ve kibirli davranışlarını karşılayacak ölçüde bir yeteneğe sahipti.
NBA tarihinde ribaund kralı olan en kısa oyuncu (1.96) olan Barkley büyük bir fiziksel güce, atletizme ve oyun görüşüne sahipti. Günümüzde Lebron James’i izleyenler, tarzının büyük oranda Barkley’e benzediğini fark edeceklerdir. Kariyerinin son yıllarında rakamları düşse de toplamda 22.1 sayı, 11.7 ribaund ortalamaları tutturmuştur. Malone gibi Jordan’ın prime dönemine denk geldiği için şampiyonluk kazanamasa da Jordan ile hem iyi bir dostluk hem de büyük bir rekabet içindeydi ve kültürel etkisi ile bir noktaya kadar karşıtlık oluşturabiliyordu.
Jordan, Bird, Magic, Malone, Pippen, Stockton, Ewing gibi efsane oyuncuları barındıran 1992 Barcelona olimpiyatlarındaki orjinal Dream Team takımının 18 sayı ortalaması ile sayı kralı olduğunu ve en yakın rakibinin maç başına 14.9 sayı atan Jordan olduğunu da belirtelim. Böyle bir takımda ön plana çıkmanın ne kadar önemli olduğunu göstermesi açısından iyi bir örnektir.
Kevin McHale
Boston hegamonyası Bird’in sırtında yükselirken o takımın en önemli oyuncularından biri bir diğer beyaz ve gösterişsiz oyuncu olan McHale idi. Modern basketbolun çoğu elit oyuncusuna teknik anlamda mentorluk yapıp fundamental dersleri de veren McHale, 3 şampiyonluk, 17.9 sayı, 7.3 ribaund kariyer ortalamalarına sahiptir.
Takımı Boston ile lige büyük bir etki etmiş olsa da takımın birincil oyuncusu olmadığı için listede biraz daha alt sıralarda kalsa da daima ilk 10 içinde kendine yer bulur.
Kevin Garnett
Garnett için biraz zamanının ötesinde bir oyuncu demek daha doğru olacaktır. 4 ve 5 numaralı oyuncuların daha çok alçak posttan oynadıkları dönemde, sahanın her kenarından potaya ulaşabilecek tekniğe, ideal bir basketbol fiziği ile mücadeleci kişiliğe sahip olan Garnett’in NBA’e etkisi günümüzde daha da büyük olurdu.
Oynadığı dönemde NBA’in en popüler oyuncularından biri olan Garnett’in lakabı hak edildiği şekilde “Franchise”dır. Fakat şampiyon olan Boston ekibinde Ray Allen ve Paul Pierce gibi başka elit süper yıldızların da olduğunu hatırlamak gerekir. İyi bir winner, harika bir trash talk ustası olan Garnett, çok daha popüler olsa da ligi Duncan gibi domine edememiştir.
Diğer Efsaneler
26.4 sayı, 16.2 ribaund kariyer ortalamaları ile ağızları açık bırakan Bob Petit, güçlü fiziği ile Malone gibilerine örnek olan Elvin Hayes, inanılmaz smaçları ile ünlü Shawn Kemp, belki de tüm zamanların en deli oyuncularından olan Dennis Rodman gibi oyuncuları da unutmak olmaz.
Hem power forvet hem de pivot oynayan, Lakers’ın son şampiyonluklarında Kobe ile çok iyi işler çıkaran, İspanya milli takımı ile madalyalara ambargo koyan, gelmiş geçmiş en iyi Avrupalılardan olan Pau Gasol’un de tüm basketbol tarihindeki yeri ayrıdır. Yine Gasol gibi iki pozisyonu da oynayabilen, inanılmaz yetenekli bir oyuncu olan ancak şampiyonluk kazanamayan Chris Webber’i unuttuğumu ve yorumlarda hatırlatıldıktan sonra eklediğimi belirtmem gerekir.
Tarihten yeni yüzler keşfetmeye meraklı olanlar için ise ilk önereceğim isim (diğerleri kadar popüler olmayan) Shareef Abdül-rahim’dir. Çok klas bir tekniğe sahip olsa da kazanan takımlarda olmadığı için ön planda olmayan Shareef, izlenesi bir oyuncudur.
Günümüzün En İyi Power Forvetleri
Günümüzde tüm uzun oyuncuların, yeni gelişen oyuna ayak uydurmak için evrildiklerini görüyoruz. Bu yüzden power forvet tanımlaması da gittikçe değişiyor ya da Durant, Giannis gibi pek çok kısa forvetin bu pozisyona kaydığını görüyoruz.
Anthony Davis
Bu sezon 28 sayı, 12.3 ribaund, 4.7 asist, 1.8 top çalma ve 2.8 blok ortalamaları ile oynayan Davis, an itibarı ile ligin kaderine en çok etki edebilecek oyunculardan biri. Geçen sezonun bazı kısımlarında 40-20-8-5 gibi korkunç rakamlara ulaşan Davis’in yetenekleri inanılmaz seviyede.
Henüz 25 yaşında olduğu için devamlılık ve maç kazanma sorunları bulunsa da Davis, şüphesiz ki yakın dönemin en büyük power forvetlerinin başında geliyor. Fakat yeni nesil oyun, çok iyi kısalar olmadan ligin zirvesini zorlamayı güçleştirdiği için şu anda Pelicans ile şampiyonluk civarında gezinmesi zor görünüyor. Fakat takıma yapılacak bir iki takas ya da draft, olmazsa da Davis’in içinde olacağı bir takas senaryosu NBA’de güç dengelerini yeniden tanımlayacaktır.
Draymond Green
Green, görebileceğiniz en tuhaf oyunculardan biri. Pozisyonu için ne çok güçlü ne de atletik. Ayrıca hücum etkinliği çok az zira nadiren hücumda sorumluluk alıyor. Fakat mühiş bir savunma sezgisi var ve topa bu kadar az dokunmasına rağmen hücumda müthiş bir yönlendirici. Topla oynayamadan ve 4 numara oynayarak oyun kurulur mu? Söz konusu Draymond ise bu olabilir. Hem de Durant, Curry ve Klay Thompson gibi kendi pozisyonlarının zirvesindeki elit hücum oyuncuları varken.
Green’in inanılmaz savunması, oyun bilgisi ve zaman zaman itici gelse de takımına olan katkısı onu ligin en değerli power forvetlerinden biri haline getiriyor. 9.2 sayı, 6.9 ribaund, 4.7 asist ortalamasına sahip bir oyuncunun bu kadar etkili olmasını başka nasıl açıklayabiliriz ki? Gelen 3 şampiyonluk ve henüz yolda olan diğer şampiyonluklar da Green’de olup diğer oyuncuların çoğunda olmayan en önemli istatistik. Fakat bu sene hücumdan iyice kopuk olması, Green’in önemli bir eksiği.
Blake Griffin
Kariyerinin ilk dönemlerinde akıl uçuran hava harekatları ile ünlü olan Griffin, çoğu kişinin gördüğü gibi sıradan bir jumper değil. Her zaman iyi bir oyun görüşüne ve pas yeteneğine sahip olan Griffin, Detroit’e geldikten sonra oyunu resmen evrimleşti.
Yaz boyunca çalıştığı dış şutunu oyununa ekleyen Griffin, kas kütlesini arttırıp atletik yeteneği azalmasına rağmen değerini arttırdı. Bu sene 25.7 sayı ile kariyerinin en iyi dönemine ulaşan Griffin, muhtemelen şampiyon olmadan kariyerini bitirecek olsa da 2010’lu yıllara damga vuran bir power forvet olmuştur.
Paul Millsap
Elvin Hayes ve Karl Malone gibi oyuncuların ardılı olan Millsap, güçlü fiziği ile lige girdiği günden bu yana elit bir power forvet olmuştur. Fakat yeni düzene uyum sağlayamamış oluşu ve an itibarı ile bu tür oyuncuların tüm maçta kullanılamaması, oyun süresi ve etkisi üzerinde negatif bir durum oluşturmuştur.
Ve Diğerleri
Geçen sene 22.7 sayı ortalama ile oynayan ve bir dış oyuncunun yumuşak bileğine sahip olan 2.20’lik Porzingis gelecek için büyük umut vaat ediyor. Benzer özelliklerdeki bir diğer Avrupalı Markkanen’de sakatlıklar ile boğuşmasına rağmen önemli bir etki yaratabilir. Lebron sonrası tam bir depreme uğrayan Cleveland’ın all-star’ı Kevin Love zaman zaman pek çok eleştiri alsa da harika kariyer rakamlarına, pozitif bir liderliğe ve iyi bir oyun görüşüne sahip.
Duncan sonrası Spurs’ün pota altını sırtlayan veteran all-star Lamarcus Aldridge, İspanya’nın ürettiği bir diğer yıldız Serbe Ibaka’da ligin önemli oyuncuları.
Bu yıl müthiş bir ilerlemeye kaydeden Pascal Siakam, uzun vadede izlenmesi gereken çok önemli bir oyuncu olacağa benziyor.
Yazarın EN’ler Listesi
Yazının içinde zaten bu pozisyonun tepesinin çok tartışılmadığına değindim. Genelde de NBA içinde domine edebilen oyuncuları içeren bir yapısı olmayan power forvet pozisyonu, an itibarı ile ligde çok da parlak gibi görünmüyor. Uzun boylu 3 numaraların sıklıkla buraya kaymasından dolayı pozisyonlar arası önemli bir geçirgenlik oldu ve power forvetler de pivot pozisyonuna geçmeye başladılar. Yine de tarihteki yerleri belirgin olan bu oyuncular için benim listem aşağıdaki gibidir yorumlarda tartışmayı unutmayalım ;
- Tim Duncan
- Karl Malone & Charles Barkley
- Kevin McHale
- Dirk Nowitzki
- Kevin Garnett & (ve şimdiden) Anthony Davis