Magic The Gathering #2 – Renkler ve Taktikler
Renkler kuşkusuz Magic The Gathering oyununu güzel yapan önemli unsurlardan, çünkü bu oyunda elementlerin kendi oturmuş karakterleri var. Bu karakterlerin kendi özgün doğaları, birbirlerine olan dengesi ve ayırt edici özellikleri oyun dinamiğine başarılı bir şekilde adapte edildiği için, oyuncu da kendi doğasına yakın bulduğu oyun modelini yakalayabiliyor.
Tek sorun var ki; yeni başlayanlar renklerin karakterlerinden bihaber oldukları intro desteler ile kendilerini aksiyon içinde buluyorlar. Pek çoğunun kafasında “Acaba hangi renge yönelmeliyim?” yada “Hangi renk destenin ne tür aksiyonları var?” gibi sorular dolaşıyor. Haksız da değiller renklerin oyun yapısını çözmek belirli bir oynama ve kart tanıma süreci gerektiriyor. Bende bu yazımda renklerin oyun karakterlerini anlatıp süreci hızlandırarak, yeni başlayan arkadaşlara deste seçimlerinde yardımcı olmaya çalışacağım.
Öncelikle renkler; beyaz, mavi, siyah, kırmızı ve yeşil olarak beş gruba ayrılıyor. Renksiz “Artifact” desteleri de mevcut fakat o başka bir konu o yüzden ana renklerden bahsedelim:
1) Beyaz
Beyaz renk kartlar oyunda düzen, korunma ve ışığı temsil ediyor. Birbiriyle çok organize yaratık desteleri yapabiliyor, peygamber gibi can alabiliyor, takviye büyülerle alan kontrolü yapabiliyorsunuz. Can alma tipli ability özellikleri en çok beyaz kartlar ile mümkün. Ayrıca, yaratıkların aynı anda hem saldırı hem savunma yapabilme becerisi, size gelen hasar değerlerini boşa çıkartma büyüleri, en çok beyaz kartlar ile mümkün. Yani beyazın biraz defansif bir yapıda olduğunu söyleyebiliriz fakat en çok nova kartı (alandaki tüm yaratıkları patlatma kartı) yine beyaz renk kartlarda bulunuyor. Gandalf kafası yaşamak isteyen bir oyun tarzına hükmedecekseniz, beyaz kartlar sizi oldukça tatmin edebilir.
2) Mavi
Mavi kartlar oyunda bilgelik, manipülasyon ve ilizyonu temsil ediyor. Genelde maviyseniz işiniz oyunu kontrol etmek. Bunu yapmak için rakibe tur kaybettiren hamleler ile oyunu kendi lehinize yönetiyorsunuz. Örneğin; bolca kart çekerek tur kazanabilir, rakibin oynayacağı kartları oyuna giremeden engelleyebilir, girdiği kartları eline geri yollayabilir, rakibinizin yaratıklarıyla uğraşan bin bir çeşit gıcık kart atabilirsiniz. Benim en çok sevdiğim oyun tipi olmasının başlıca sebeplerinde biri ise; ilizyonist doğası gereği en yaratıcı kartları oynama imkânı vermesi. Örneğin “Mind Control” gibi kartlar oynayıp pat diye rakibin yaratığını kendinize alabiliyorsunuz. Mavi desteler, yaratık yönüyle yavaş kalıyor fakat uçabilen de pek çok yaratığa sahip. Oyunda çok yeniyseniz mavi size biraz ağır ve karışık gelebilir fakat eğlence, dalga geçme ve yaratıcılık arıyorsanız mavi sizin oyun modeliniz!
3) Siyah
Siyah kartlar oyunda karanlık, hırs ve ölümü temsil ediyor. Yaratık hakimiyeti kurabiliyor, çirkin büyüler ile alan kontrolü yapabiliyor, güçlü yaratıkları ucuz büyülerle öldürebiliyor, gölgelerden hileli saldırılar yapabiliyorsunuz. Aslında hemen hemen bütün oyun mekaniklerini uygulayabiliyorsunuz. Bunun sebebiyse siyah kartların kara büyünün temelinde olduğu gibi “kendinden bir şey feda etme” prensibine sahip olması. Örneğin 2 can kaybederek kart çekebilmek siyahın olayıdır. Ya da kendi yaratığınızı kurban ederek rakibin güçlü yaratığını patlatmak tam bir siyah hareketidir. Mezarlığınızdan faydalanabilir, ölüleri diriltebilir, rakibin daha girmediği kartları elinden discard etmesini sağlayabilirsiniz. Siyahında ayrı bir karizması olduğu su götürmez, kendime zarar veririm fakat hepinizi lanetlerim diyorsanız siyah deste sizin oyununuz.