Necrontyr… Necrontyr da görece olarak bu evrene yeni girmiş, ama en eski medeniyet. Basitçe Terminatör filmini hatırlayın. Ama bunların ölmeyen cinsinden ve boy boy tür tür olduklarını ve kendi tanrıları olduğunu düşünün. Öyle tanrılar ki, yıldız yiyorlar. Ve çok çook basite indirgenmiş biçimde evrenin reset butonu bu arkadaşlar. Hani Eldar ve Orktan bahsetmiştim ya? Hah! İşte bu ırklar şimdi kaybolmuş ve Necronlara karşı savaşan bir ırkın bunlara karşı kullanmak için geliştirdiği ırklar. Biri psişik olarak über, diğeri de mantardan türediği için ölemeyen cinsten arkadaşlar. Ve. Necronlar. Hala. Ayakta.

Benim bakış açım daha çok insan merkezli olacak onu belirteyim. Zira en fazla kaynak ve detay bu medeniyet için var. Diğerlerine de gireceğim ayrı ayrı. Yani Roboute Guilliman’dan bahsettiğim kadar Kharn’dan, Commander Farsight’tan, Ghazghkull Mag Thraka’dan, Eldrad Ulthran’dan bahsetmezsem olmaz. Necronlar ise en az detaylandırılan ırk. O konuda çok bir şey söyleyemeyebilirim.

İmparator ve Horus son Baba Oğul sohbetlerinde

Bu evrene literatürsel olarak başlamak istiyorsanız önereceğim başlangıç şöyle olur: Eisenhorn Serisi, Ravenor Serisi, Gaunt’un Hayaletleri. Bu üç seri size Warhammer 40k evreninde sadece Space Marinelerin olmadığını, normal bildiğimiz insanların da olduğunu söyleyen güzel eserler. Bu kitaplar 40k çağını anlatıyor, bunun haricinde de İmparator ve Primarchların hala ayakta olduğu 30k’yı anlatan Horus Heresy serisi de bulunmakta. Horus Heresy serisi şu anda 25. Kitaba ulaştı. Bu size Horus’un kaos tarafından cezbolmadan önceki dönemlerini ve sonrasını anlatıyor. Henüz Dünya’ya varmadılar bu arada. 5 sene ve 25 kitap sonra varamadılar evet.

Gelecek yazıda İnsan imparatorluğundan başlayacağız.