Geçmişin Gölgesinde Devam Eden Bir Savaş: İkizlerin Savaşı

Üçleme şeklinde kitap okurken ikinci kitabın tadı diğerlerinden daha farklı oluyor. Tam ortadadır ikinci cilt, matematiksel olarak. Bu durum onu hem aksiyonun sonuna yakın olması sebebiyle insana hikayenin biteceğini hatırlatıyor. Hemde okuyucudaki heyecan seviyesinin son cilde zirve yaparak girmesini sağlıyor. Yazının devamında da bir ikinci hakkında yazacağım. Şu zamana kadar -zaten beş tane okuyabildim- okuması en keyifli olan Ejderha Mızrağı kitabı oldu İkizlerin Savaşı. Raistlin’in arayışında neler yapabileceğini, nelere göz yumabileceğini ve dünyanın başına neler gelebileceğini okuyoruz.

Ejderha Mızrağı evrenine ait koca külliyatın ikinci serisinin ikinci kitabı, ilk kitabın bıraktığı yerden konuyu çok güzel ele alıyor. İkizlerin Savaşında; Zamanda yolculuk yapan Raistlin, Caramon ve Paladine’ın rahibesi Crysania’nın maceraları, tempoyu yükselterek devam ediyor.

İkizlerin Savaşı

Bir Başka Zamanda

İkizlerin Zamanı’nda Raistlin’in daha fazla güç elde etmek ve hayatının amacına ulaşabilmek için geçmişe yolculuk edişini okumuştuk. Bilgisine bilgi büyüsüne daha fazla büyü katmak için her şeyi göze almaya hazır bir adama yakışır cinsten bir hareketti, takdir edilesi. Soluğu tanrıların gazabına uğrayan Istar şehrinde alan kara büyücünün peşinden giden, gitmek zorunda kalan Caramon ve Crysania’nın dahil olmasıyla birlikte olaylar iyice kaosa doğru evriliyor.

İkinci kitapta ise Istar’da işinin aradığını bulan, bittiğini düşünen Raistlin yeni bir hedefe, zamanda yeni bir yolculuğa çıkıyor. Bu sefer istemediği bir anda ayak bağı olmamaları ya da sürpriz yapmamaları için kardeşi ve rahibeyi de beraberinde götürür. Ya da belki de onlara ihtiyacı vardır. Aradığı güce kavuşabilmek için yaşadıkları zamandan yaklaşık olarak iki yüz yıl öncesine giderler. Tarih kitaplarında Cücekapısı Savaşı olarak anılan bir savaşın tam ortasında bulurlar kendilerini. Hem de tüm bu ölüm ve kıyımın ana karakterleri olarak.

İkizlerin Savaşı

Tarih bir kere meydana geldiğinde değiştirmek çok güçtür. Raistlin ve yanındakiler üstlerini düşeni yapmaktan başka çareleri olmadan tarihi tekrar yaşarlar. Öyle ki; tarih kitaplarının sayfalarında yer alan olaylar zinciri içerisinde kendilerini kapana kısılmış bir halde bulurlar. Ancak eğer işin içinde bir kender varsa -yoksa da bir şekilde işin içine etmek için bir şekilde gelir- hiçbir şeyin olması gerektiği gibi olmasını insan beklemiyor. Zamanın dokusunda değişime yol açma ihtimali bulunan -cidden- bir kenderin de olaya dahil olması işleri içinden çıkılmaz bir hale sokacaktır.

Daha önce tekrar tekrar okuduğun bir kitabı yaşamak gibidir geçmiş zamanda yaşamak. Ne olacağını bilip yaşamak zorundasın ve tek yapabildiğin boyun eğmek.

Bu yazı, "İthaki Kütüphanesi" adlı yazı dizimizin bir parçasıdır.

Yorumlar