Saptırıcılar – Tarih Tekerrür Etmeli!
-
Zülfikar Yamaç
- Kitap
- 20 Ağustos 2015
Zamanda seyahat etme fikri kime sorarsak soralım ilgi göstereceği bir konu şüphesiz. Öyle illa ki bilimkurgu konularına bir ilgi alaka gerektirmez. İnsanoğlu geçmişe gidebilse; yaptığı hatalardan dolayı biriktirdiği pişmanlıkları da yanında götüreceğinden, bu hatalara engel olmak için eline geçen fırsatı en iyi şekilde değerlendirmek ister. Zed için durum biraz farklı. O yapılan hataları düzeltmek için değil korumak için seyahat halinde.
2014 yılında Türkçe baskısına kavuşan -ve şu ana kadar tek baskı görmüş- Thomas Mullen’in kaleminden çıkan Saptırıcılar (Orj: Revisionist) adındaki kitapta durum aşağı yukarı böyle. Zamanında insanlık tarihine yön veren hataların düzeltilmesinden ziyade korunduğunu görüyoruz ve olaylar aşağıdaki gibi gelişiyor.
Zaman Her Şeyin İlacı…Mı?
Takvimler Amerika Birleşik Devletlerinin Kuzey Irak operasyonuna başladığı 2003 yılına yakın bir tarihi gösteriyor. Yaşadığımız zamanın çok daha ötesinden, “Mükemmel Şimdi” olarak adlandırılan gelecekten gelen Zed kod adlı ajanın sahneye çıkması ile hikaye başlıyor. Mükemmel Şimdi’nin en büyük nimetlerinden birisi kuşkusuz teknoloji ve bu sayede zamanda yolculuk gibi bir hadise mümkün. İşin güzel yanı devlet karşıtı örgütlerde kendi imkanları ile istedikleri tarihe yolculuk yapabiliyorlar ve bu sayede zamanın akışına müdahale ederek yaşanan felaketlere dur demeye çalışıyorlar.
Bu durumda devreye devlet adına çalışan Koruyucular giriyor. Özel eğitim alan Koruyucuların görevleri geçmişe seyahat ederek kendi yaşadıkları zaman dilimine ait olan dünya düzenini korumak. Bunun için de geçmişteki hataların, savaşların, felaketlerin aynen yaşanmasını sağlamak birinci öncelik. Asi olarak adlandırılan devlet karşıtı guruplar ile zamanda saklambaç oynayan Koruyuculardan biri olan Zed’in yeni görevi Amerika’da yaşanacak olan felaketi korumaktır. İşin güzel tarafı yapacağı en ufak bir hatanın mevcut akışı etkilemesi riski.
Koruması gereken büyük bir hadise varken bu uğurda birçok insanın hayatının akışına -istemeden de olsa- müdahale eder Zed. Yaptığı hata/hatalar sonucu görevden alınan CIA eskisi Leo Hastings ve erkek kardeşi Kuzey Irak’ta bir operasyonda kaybeden avukat Tasha Wilson bu insanlarda sadece ikisi ve belkide en önemli olanları. Her biri kendi mücadelesini, kendi içsel savaşını verirken zaman kovboyu Zed sağ olsun hepsinin yolları kesişir. Hemde ne kesişmek!
Son görevi sırasında hayatı boyunca görev aşkı ile binlerce belki de milyonlarca insanın -tekrar- ölmesine göz yuman Zed bir süre sonra bir çıkmazda bulur kendisini. Ya zamanın akışına engel olmanın ya da korumanın bir yolu yoksa. Ya kelebek etkisi ile fırtınaların koptuğu yalansa.
Şimdiki Zamanda Yaşayın!
Kolaymış gibi. Saptırıcılar adlı kitapta elimizde bolca zaman var. Gelecekten gelip geçmişin sorunlarına çözüm bulunacağı yerde içinde bulunulan zaman diliminin imkanlarının korunması amacıyla geçmişe müdahalenin engellenmesi konusu hoşuma gitti. İnsanoğlunun kendi yaşam şartlarını korumak için yapacaklarına (yapması gerekenler de denebilir) güzel bir örnek olmuş. Ne de olsa geçmiş zamanın telafisi olmaz -elinizde teknolojik imkanlar olursa eğer bu seferde telafi etmek istemezsiniz. Sahip olduğunuz zamanı geçmişe borçlusunuzdur nasıl olsa. Thomas Mullen adındaki genç arkadaşta bunu kitabında çok iyi işlemiş. Ancak bir bilimkurgu kitabından çok aksiyon-polisiye kitabı izlenimi uyandırdığını da söylemek gerek.
Bundan şikayetçi miyim? Asla. Tamam, zamanda yolculuk fikri bir miktar klişe kokuyor ama başarılı bir uygulama ile keyfile okunan bir kitaba dönüşmüş pekala. Kurgu ile bir sıfır önde başlayan kitap karakterler ve birbirleri arasındaki etkileşim ile bir skor daha alıyor. Kitapla ilgili tek problem -en azından benim için- orta bölümlere doğru biraz vites düşürür gibi oldu. Bunun sebebi de yukarıda değindiğim aksiyon dozajının genelde yüksek olmasına alışınca biraz bile düşse fark ediliyor.
Elime aldıktan sonra keyifle -daha çok merakla- okuduğum bir kitap oldu Saptırıcılar. Bilimkurgu kategorisinde macera ögeleri ile bezenmiş bir yapım. İthaki Yayınları etiketi ile birçok kitapçıda rahatlıkla bulabileceğiniz kitabın çevirisi ile ilgili herhangi bir sıkıntı olmadığını söyleyebilirim. Dipnotlarda verilen bilgiler için ayrıca teşekkürü borç bilirim.