Uzaylıların Kısa Ziyaretinden Sonra – Uzayda Piknik

Strugatski kardeşlerin, 1971 yılında yayınlanan “Uzayda Piknik”  adlı bilimkurgu romanı bizlere Dünya dışı varlıkların, gezegenimize yaptıkları kısa bir ziyaret sonucunu anlatmakta.

Uzaylılar Dünya’mıza bir nedenini anlayamadığımız şekilde anda geliyorlar ve çok kısa bir süre içerisinde ise terk ediyorlar. Bu kısa çaplı ziyaretin gerçekleştiği bölgede uzaylıların bazı teknolojik aygıtları, cihazları bırakılıyor. Redrick Schuhart gibi Stalkerlar bu teknolojik aygıtları bu bölgeden çıkararak bir nevi uzaylıların atıkları halinde olan bu aygıtlara ilgi duyan endüstri ve bilim çevrelerine satışını yaparak geçinmeye çalışırlar. Ancak bu bölgede cadı jeli gibi insanlara zararlı olabilecek, Dünya dışı tehlikeler bulunmaktadır. Olaylar örgüsü Redrick yani nam-ı değer Kızıl’ın bu tehlikeli bölgeye para kazanmak için gitmesi sonucunda gerçekleşen beklenmedik olayların etrafında gelişiyor.

Tarkovski’nin çektiği kült bir film olan Stalker’a için bu kitaptan ilham aldığını da eklemden geçmemek lazım.

Tarkovski’nin çektiği kült bir film olan Stalker.

Ziyaret Bir Uzay Pikniğimi miydi? Yoksa Bir Plan mı?

Ziyaretten sonra birçok bilim insanı ziyaretin amacı hakkında düşünmeye başlamış. Bu bilim insanlardan biri de Valentine. Valantine’nin teorisine göre uzaylıların ziyareti bir grup gencin pikniği gibi. Teori şu şekilde:

“Bir arabaya atlayan gençler, kır yolundan sapıp çayıra dönerler. Arabada radyolar, yemekler, içecekler, fotoğraf makineleri vardır. Kır ateşi yakıyorlar, çadır kuruyorlar, müzik çalıyorlar… Ve sabah olunca çekip gidiyorlar. Arkalarında atıklarını, bir İngiliz anahtarını bırakıyorlar.”

Valantine teorisini bu hikaye ile bir diğer karakter Noonan’a anlatıyor. Ona göre uzaylılarda aynı bu şekilde bir tavır sergilediler. Sadece uzaylıların yaptığı çayırda bir piknik değilde uzayda bir piknikti. Kitapta ismini bu teoriden alıyor.

Bölgeden bir görüntü.

Birçok bilim insanı bu ziyaretin devamının gelip gelmeyeceği hakkında düşünmektedir. Uzaylılar bizi yani insanlığı gözlemlemek için mi gelmişlerdi? Yoksa sadece geldiler ve gittiler mi? Noonan bir bölümde şöyle bir cümle kuruyor:

“Bilim adamları ne kadar çok şeyi bilmediklerinin farkında oldukları için korkuyorlar.”

Bu cümle kitaptaki genel atmosferi oldukça iyi yansıtıyor diyebilirim.”

Bölge Hakkında

Yazımın daha başlarında bahsettiğim gibi uzaylıların ziyaretini gerçekleştirdiği bölgede çeşitli tehlikeler bulunmakta. Bu alana insanlar tarafından “Bölge” adı verilmiş.  Bölge ordu tarafından çevrelenmiş. Bölgeden bir şeyler çalmaya çalışan korsan stalkerlar eğer bölgede ölmez iseler ordu tarafından vurularak öldürülüyorlar. Bölgeden getirilen zamazingolar, bilezikler gibi uzaylı atıkları bilimsel çalışmalarda kullanılması için kullanılıyor.

Bölgedeki en tehlikeli şey ise cadı jeli. Kızıl gibi bir stalker olan Burbridge, bölgedeyken cadı jeline basmasından ötürü iki bacağı kesiliyor. İki bacağı kesilmesine rağmen Burbridge şanslı sayılıyor çünkü cadı jeli bir çok stalker’ın ölmesine neden olmuş. Cadı jeli olmasa da bir diğer stalker Kiril’de sırtını örümcek ağı benzeri bir şeye çarpmasından dolayı ölüyor. Bu tarz durumlar stalkerların başına oldukça fazla geldiğine kitapta üstüne basılıyor.

Bölge her zaman insanlık için kötü sonuçlarda doğurmuyor. Bölgede bulunan uzaylı atıkları ile tıpta, mühendislikte büyük atılımlar yapılabiliyor. Bu sebeple enstitüler bu atıklara oldukça ilgi duyuyor ve elde etmek amacıyla stalkerları bölgeye gönderip onlar için bu atıkları getirmelerini istiyorlar.

Ayrıca bölgede dikkat çeken bir diğer şey bölgedeki hiç bir şeyin eskimemesi. Demirler ne paslanıyor nede çatlıyor. Bölgede her şey ilk gün ki gibi. Bu tuhaflığın altında neyin yattığı da diğer bir çok şey gibi bir gizem.

Strugatski Kardeşler Hakkında

Arkadi ve Boris Srugatski, Sovyet bilimkurgu ustaları arasında önemli bir yere sahip. Tanrı Olmak Zor İş, Kıyamete Bir Milyar Yıl gibi popüler bilimkurgu romanlarını da kaleme alan ikili, 1977 yılında keşfedilen bir asteroide isimleri verilmiş.

Arkadi ve Boris Strugatski

Son Olarak

Kitap bize ziyaretin sonucunda doğan dramı, gizemi anlatmaya çabalıyor. Arkadi ve Boris Strugatski kitabı iyi şekilde kurgulanmış. İthaki yayınları tarafından dilimizde yayınlandı. Netflix’te yayınlanan Annihilation ( Yok Oluş) filminin konusuna oldukça benzer bir konuya sahip. Kızıl karakterini oldukça derin buldum. Özellikle hikayesinin son kısımlarında Kızıl’ı çok benimsedim. Bu tarz konulara ilginiz var ise mutlaka okumanızı tavsiye ediyorum.

Bu yazı, "İthaki Kütüphanesi" adlı yazı dizimizin bir parçasıdır.

Yorumlar