Oyundaki karakterlerin çok sayıda farklı özelliği var ve bu özellikleri yapacağınız geliştirmelerle kuvvetlendirmeye çalışıyorsunuz. Karakterler çeşitli sebeplerle fiziksel/psikolojik yara alabildiği ve hatta oyun dışı kalabildiği için, sürekli aynı karakterleri oynayıp geliştirmek çok tehlikeli olabiliyor. Oyun zorluk konusunda acımasız ve bulacağınız en iyi sinerji ve kombinasyonları uygulamanız çok önemli. İçiniz acımadan kurallar dahilinde her türlü cinliği yapabilirsiniz, çünkü buna gerçekten ihtiyacınız olacak.

Oyunda bulunan kutulardan biri sadece oyunu üst üste 4 kere kaybettiğinizde açılıyor. İçinde ne olduğuna dair de etrafta çok muhteşem espriler dönmekte. (Orjinal webcomic penny-arcade.com’a aittir.)

Henüz ekibimle beraber Nisan ayında olmamıza rağmen oyunun çok heyecanlı gittiğini ve gelecek ayları büyük bir hevesle beklediğimi söylemeliyim. Seanslar ortalamada 45 dakika – 1 saat civarı sürse de bu durum oyun tarzınıza göre 1.5-2 saate de çıkabilir veya bizim gibi Ortadoğu’da aniden kontrolden çıkan bir hastalıkla 15 dakikada da kaybedebilirsiniz. Oyun kazandıkça zorlaşan, kaybettikçe kolaylaşan bir yapıda olduğundan tarzınız zamanla oturacaktır.

Pandemic Legacy’nin zaten zor bir oyun olan Pandemic’in zorluğunu bir kademe daha yükselttiğini düşünsem de kaybetmenin oyunun hikayesinin bir parçası olması ve kaybederken bile haritaya sonraki oyunlar için minimum zararı verme çabası oyundan hiç kopmamanızı sağlıyor.

Eğer tematik oyunları seviyorsanız, rekabetten çok işbirliğine önem veriyorsanız ve oynadığınız oyunların bir hikayeye dönüştüğünü görmekten zevk duyacaksanız bu oyun tam size göre. Bu özellikleri sevmeseniz bile oynamakta olan bir gruba bir seanslığına katılıp deneyebilirsiniz. 12. Ay bitip oyun sonlandığında oyunun var olan halini bir anı olarak saklamak isteyebilir veya son oyunun kuralları ile oynamaya devam edebilirsiniz.

Ufak bir bitiş notu: Pandemic Legacy mavi ve kırmızı kutularda satılsa da bu iki kutunun rengi dışında hiçbir farkı yok. Amaç aynı anda 2 oyun götüren insanların “bu hangisiydi acaba” şeklinde kafalarının karışmaması.

– Ben Kim Yeong Jun, eğer bu mesajı dinliyorsanız şu anda tahminen binlerce kilometre uzakta bir yerlerde Dünyayı kurtarıyorum ve muhteşemim, çak bi beşlik! ****beeeep****
– Hey Kimmie, ben Elise. Chicago’dan beri çok konuşamadık biliyorum ama senin için endişeleniyoruz. Şu anda Paris’te bir karantina işlemini bitiriyorum ve Sao Paolo’ya uçacağım. Johannesburg dönüşü bana uğrayıp elimdeki bakteri örneklerini Atlanta merkez’e taşır mısın? Teşekkürler… ve şey… kendine iyi bak…

BGG Puanı: 9.00 (10. Sıra)
Benim Puanım: 9.5