Son dönemlerde, uzun soluklu oyunlara doyduktan sonra kutu oyunu arayışım 30 dakika gibi sürelerde bitebilen biraz daha pratik olan oyunlara geçiş yaptı. Özellikle İstanbul’da yaşıyorsanız zamanla çok probleminiz var demektir. Bu da ister istemez sizi bir noktada daha pratik olan oyunlara itiyor. Yıllardır Magic the Gathering kart oyununu benim için cazip kılan önemli özelliklerden biri tanıdığı vakit esnekliğiydi. Kartlarınızı 15 dakikalık bir oyun ile kutusuna geri koyabiliyor veya elinizdeki süreye göre 2 oyun daha atabiliyordunuz. Bu özgürlüğü yakalayabildiğim yeni kutu oyunu arayışındayken beni “Dixit” adında harika bir keşif bekliyordu. 30 dakika gibi makul bir sürede bitebilen aynı zamanda çok ilginç oynanışa sahip bu şahane kutu oyununda masa çok karışıyor. Anlatması da keyifli olacak, peki biraz bahsedelim Dixit nasıl bir oyun?

Oynanış

Almanya’da üretilmiş olan bu oyun; hem aile hem arkadaşlar ile 3-6 oyuncuya kadar oynamaya uygun pek lezzetli bir resim yorumlama oyunu. Ben kabaca “resim yorumlama” dedim ama bundan çok fazlası var.

İlk etapta çektiğiniz 6 kartın resimlerine bakıp hangi resmin ne çağrışım yaptığını değerlendiriyorsunuz. Tur sizin turunuz ise, elinizden bir kartı, verdiğiniz bir ipucu ile birlikte kapalı şekilde ortaya atıyorsunuz. Diğer oyuncular da verdiğiniz ipucunu değerlendirerek ellerinden bir kartı peşi sıra kapalı şekilde ortaya atıyorlar. Bunu yaparken tur sahibinin verdiği ipucuna çağrışım yapan görsel içerikte kartlar ortaya koyarak sonrası için avantaj elde etmeye çalışıyorlar. Tüm oyuncuların ortada bir kapalı kartı oluyor ve kartlar açılıyor. Tur sahibi hariç tüm oyuncular açılan kartların resimlerini değerlendirerek, hangi kartın tur sahibine ait olduğuna dair eşzamanlı tahmin yapıyorlar. Yanıltma ve yorumlama başarılarına göre puanlama yapılıyor ve atılan yeni bir kart ile birlikte sonraki tura geçiliyor. Puan başarılarına göre belli bir kademede oyun bitiyor.

Oyun Hangi Yönlerden Verimli

Oyunun belki en muhteşem özelliği; hayal dünyalarımızı birbirine bağlayan bir oynanış mekaniğine sahip olması. Resimleri yorumlarken devamlı olarak hayal gücünüzle bağlantı kuruyorsunuz. Bir cümleden 5 kişi farklı anlamlar çıkarıyor bu 5 farklı anlam içerisinden seçim yaparken çok eğlenceli zeka, tahmin savaşı oyuna yansıyor. Yeri geliyor küçük detayları yakalayıp doğru resmi ayırt edebilen oyuncu öne çıkıyor böylece dikkat ve odaklanma becerileriniz gelişiyor. Eğer yakın arkadaşlarınız ile oynuyorsanız ortalık daha da kızışıyor, özellikle çok yakın arkadaşlar birbirlerinin nasıl düşüneceği konusunda daha başarılı tahminler yapıyor, yani oyun ilişkilerinizi de güce çeviriyor. Kullandığınız kartların illüstrasyon çizimleri hem göze hitap ediyor, hem yoruma açık tasarımlarla oynanışı daha verimli hale getiriyor. Puanlama sistemi oyundaki dengeyi oldukça iyi koruyor. Tur sahibi oyuncunun ortaya attığı kartı herkes doğru tahmin edecek olursa oyuncu kendi turunu puansız kapatıyor. Aynı şekilde kimse bilemeyecek olursa, oyuncu yine kendi turunu puansız kapatıyor. Hal böyle olunca oyuncunun kolaylıkla tahmin edilebilir veya asla tahmin edilemez bir kart atmaktan kaçınıp daha orta karar bir hareket ayarlaması gerekiyor. Denge yönüyle de oyundan verim alıyorsunuz.

Yıllardır aile oyunları kategorisinde üst sıralarda olup dikkat çeken bu oyunun yığınla da ödülü bulunuyor. Bunlardan bir tanesi 2010 yılında oyun tasarımları için verilen “yılın en iyi aile oyunu”  ödülü.

Görsel olarak doyurucu, vakit olarak esnek, sistematik olarak dengeli, oyuncuları birbirine kenetlemeyi başaran bu oyunu her yönden keyifli buldum.  Umurum yolunuz kesişir çünkü kutu oyunu rafınızda kendine bir yer edinmeyi hak ediyor.