Sanayinin Altın Çağlarında Bir Oyun: Brass
Her sabah erkenden kalktığımız için saate kızmamızın, trafikle mücadele etmemizin, yoğun mesailer geçirmemizin başlıca sebebi Sanayi Devrimi. James Watt’ın buhar makinesini geliştirmesiyle büyük nüfuslar yoğun bir şekilde köylerinden göç edip, kentlileşmekte ve biz de bugün bunun sonucunda şehirleşme sorunlarıyla uğraşmaktayız. Buhar makinesinin keşfiyle verimi düşük imalathanelerin yerine kömürle çalışan koca fabrikalara geçildi. Medeniyeti değiştirip dönüştüren başlıca olaylardan birisi olan Sanayi Devrimiyle beraber, tarımla uğraşan milyonlar köy hayatını özler, şehirde kasabada yaşar, uzun mesai saatlerinde pastoral hayatı hayal eder hale geldi.
Brass oyunculara Britanya adasında sanayi devrimi sırasında bir girişimci olma imkanı veriyor. Oyun boyunca fabrikalar, madenler, demiryolları, limanlar, tersaneler inşa edebiliyor. Böylelikle üretim ağları yaratabiliyor ve üretilen ürünleri de satabiliyor. Yani Brass’te endüstriyel kapitalizmi bütün şartlarıyla yerine getirmek gerekiyor. Brass birer girişimci olan oyunculara oyunu kazanmaları için bir çok yol sunuyor. Oyunun asıl amacı zengin olmak gibi anlaşılsa da, en çok para kazanan oyuncu oyunun kazananı olmayabiliyor. Oldukça güzel tasarlanmış gelir ve puan mekanizmasına sahip olan oyunda hem gelirin arttırılması hem de puan kazanılması gerekiyor. Üstelik her tur harcanan para bir sonraki turun sıralamasını etkiliyor. En çok para harcayan en sona kalıyor. Brass’te binalar hem para hem de puan getirdiği için dengeli strateji gütmek gerekiyor.
Tıpkı Sanayi Devrimin’de olduğu gibi Brass da lojistik evrelerine göre iki periyoda ayrılıyor. Oyun, ürünlerin akarsu ağıyla taşındığı ve üretim ağlarının su kenarlarında kümelendiği kanal periyoduyla başlıyor. Tarihte Richard Trevithick’in kanallarla taşımanın düşük verimi ve zorluğundan yakınan sanayicileri kıramayıp buharlı treni icat etmesiyle, demiryolları ortaya çıkmış oldu. Lojistik imkanların artmasıyla kömür bulunan her yere üretim tesisi kurulabilir ve demiryollarıyla ürünler limanlara taşınıp bütün dünyaya satılabilir hale geldi. Tarihteki imkanlarda yaşanan bu artış oyuna da yansıyor, kanal periyodu oyuna yeni başlayanlar için kolay bir öğrenme ve ısınma sağlarken, icatlarla gelen demiryolu periyodu imkan ve fırsat bolluğuyla oyunda da rekabeti kızıştırıyor.
Başlangıçta bir miktar para ve geliri olmadan başlanan oyunda, oyuncular hızlı gelişim için borç alabilir, oluşacak talebi karşılamak için kömür veya demir madeni yapabilir hatta kartelleşebilir, limanlar inşa edip ihracatı regüle edebilir, dokuma fabrikaları kurup fabrikatör olabilir, tersaneler kurabilir, kanal ya da demiryolları döşeyerek nakliyeden puanları vurabilir ya da diğer oyuncular daha gelişmemişken Ar-Ge çalışması binalarını ileri seviyelere getirip daha iyi gelir ya da puan kazanabilir.
Bu çeşitlilik oyun sırasında gerçekten baş döndürüyor ve ne yazık ki bekleme süresinin uzamasına sebep olabiliyor. Öbür yandan girişmci ruhu kışkırttığı ve sayısız olasılıklara sahip olduğu için yenilseniz de oynama iştahınızı kamçılıyor. Yenilen pehlivan Brass’e doyamıyor yani anlayacağınız. İşi en çok kızıştıran noktalardan birisi de inşa edilen binaların kullanılmadan puan ve gelir kazandırmaması. Oyun sonlarına doğru hamle imkanları sıkıştığında rakibinizin binalarını kullanmak ve puanları paylaşmak zorunda kalabiliyorsunuz.
Brass hamle çeşitliliği konusunda bu kadar bonkör iken, hamle seçerken çektiğimiz kartlara bizi mahkum ederek çoğu zaman şans faktörünü beceri ve sezilerin önüne çıkarabiliyor. Yine de maden çıkartmayı, üretmeyi, ürettiğini satmayı, hatta uzak marketlerde şansını denemeyi sağlayarak, kapitalizmin kurallarını bir bir işletiyor.
Oyun mekaniği kartlarla hamle yapılması üzerine kurulu. Oyunculara dağıtılan kartların üzerinde haritada yer alan şehir isimleri veya bina tipleri yer alıyor. Hamle yapmak için kart kullanmak gerekiyor. Borç almak, Ar-Ge yapmak, satış yapmak için kullanılan kartın bir önemi yok. Lakin inşa hamleleri için ya inşa edilecek şehrin kartıyla o şehirde inşa edilecek binaya uygun bir yer bulunması gerekiyor ya da bina kartını kullanmak gerekiyor. Bina kartı kullanılacağı zaman da inşa edilecek şehirde inşa edecek oyuncuya ait bir binanın bulunması gerekiyor. Eğer yeni bir şehirde bina kartıyla bir bina inşa edilecekse, binası bulunan başka bir şehirden kendi kanal ya da demiryoluyla o şehire ulaşıyor olması gerekiyor. Kanal periyotunda her şehirde bir bina bulundurabiliyor olmak, inşa için kartların önemini daha da öne çıkarıyor.